İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal’ın başörtülü öğrencileri Staj Eğitim Merkezi’ne almadığı gerekçesiyle Adalet Bakanlığı’nın izniyle hakkında soruşturma başlatıldığı iddia edildi. Radikal'den Serkan Ocak'ın haberine göre, "İpe sapa gelmez iddiaların siyasi ve ticari rant için ortaya çıkarıldığını" belirten Kocasakal, tüm kuralların yönetmelik ve kanuna uygun olduğunu anlattı. Mazlumder ve bazı avukatlardan suç duyurusu İstanbul Barosu Genel Kurulu’nda 14 Ekim’de yapılan seçimlerde Kocasakal, bugüne kadar görülmemiş bir oyla yeniden başkan seçilmişti. 22 bin oyun 12 binini alarak tarihe geçin Kocasakal’ın adı bu kez de hakkında açıldığı iddia edilen bir soruşturmayla gündeme geldi. Baro yönetiminin imzasını taşıyan bir yazıyla, Staj Eğitim Merkezi’ne gelen başörtülü avukatlar derslere alınmamıştı. Bu durum karşısında Mazlum-Der ve bazı avukatlar Kocasakal hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Kocasakal: "İpe sapa gelmez bir iddia" Avukatlık Kanunu’na göre, baro başkanları hakkında soruşturma açılabilmesi için Adalet Bakanlığı’nın izni gerekiyor. İddiaya göre, başörtüsü ile ilgili Kocakasal hakkında yapılan suç duyurusu, bakanlık izniyle soruşturmaya dönüştü. Kocasakal, soruşturmayla ilgili şunları söyledi: “Soruşturmanın şu andaki aşaması hakkında bir bilgim yok. Seçim sonucu sonrasında baroyu derhal yıpratmak adına mı hareket ediliyor bilmiyorum. Suç duyurusu olduğunu basından duydum. Sonrasında ne olduğunu bilmiyoruz. İpe sapa gelmez bir iddia. İddiaların yüzde 90’ı yalan.” "Kanuna aykırı davranamayız" Kocasakal olayla ilgili de şunları dedi: “Baroya alınmama gibi bir durum. O çocuklar 7. kata benim yanıma gelebiliyorlar. Törenlere gelip oturuyor. Sosyal tesisleri kullanabiliyorlar. Yalnız ant içme töreninde bunu yapamıyoruz. Bir de Staj Eğitim Merkezi’ndeki derslere katılamıyorlar. Oradan da tutup çıkarmıyoruz. Medeni bir şekilde yasa ve yönetmeliği hatırlatıyoruz. Buradaki davranışımızda laiklik, Anayasa gibi durumlar söz konusu değil. Avukatlık Kanunu’nun 20. maddesi 'Stajyer ve avukatlar meslek kurallarına tabidir' diyor. Meslek kuralları da mesleki faaliyetlerde başın açık olması gerektiğini söylüyor. Avukatlık Kanunu Yönetmeliği de bunu söylüyor. Bunları bir araya getirdiğimizde kanuna aykırı davranma hakkımız yok. Kanun ve yönetmelikleri uyguluyoruz. Aksine davranış ciddi bir sorumluluk doğurur.” "İş baroya gelince mi zorlamalar oluyor" Adalet Akademisi’nde hakim ve savcıların başörtülü derslere giremediğini hatırlatan Kocasakal, “İş baroya gelince mi zorlamalar oluyor? Kanun ve düzenleme meselesi. Siyasiler yeni bir düzenleme getirir. Biz de ona göre davranırız. Benim buna karşı olma şansım zaten olamaz. Barodan kanuna aykırı davranılması bekleniyor. Bir baro hukuka ve kanuna aykırı nasıl davranabilir? ‘Özgürlükler lehine yorumlama yapın’ diyorlar. Türk Ceza Kanunu’nu bu şekilde yorumlayabilir miyiz? Mevzuat değişirse olur” dedi. "Kimsenin başıyla işimiz yok" “Bu işten siyasi ve ticari rant elde edenler var” diyen Kocasakal, şöyle devam etti: “Kişilerin başıyla, başörtüsüyle işimiz yok. Burada, biz bunların hepsini çözdük. Tamamiyle kanunu düzenleme meselesi. Var olan kanunları uyguluyoruz. Yine birkaç ay önce böyle bir girişim oldu. Araştırdım. Kadıköy Adliyesi, C bloğunda 2008’den kalma bir yazısı gösterdiler. Benim gözlemim, yüzde 60 oydan sonra baroya karşı yeni bir takım yüklenmeler yapılmaya çalışılıyor. Durum budur. Bunun yaratıcıları biz değiliz. Buna benzer yüklemeler de olabilir. Sandıkta yenemedikleri durum üzerine bir süre baroya karşı hesapları saldırıları beklemek lazım. Hiç bir zaman ardamarımızı gizlemedik. Neysek oyuz. O çocukları kullanarak onların üzerinden çeşitli amaçlarını gerçekleştirmeye çalışıyorlar. İnsanların vicdanlarına bırakıyorum. Hala en büyük güvencemiz vicdan. Doğru bildiğimiz yolda ilerliyoruz. Kimsenin başıyla işimiz yok. Çocukların üzerinden hem ekonomik hem de ticari rant elde ediliyor.”