HÜSEYİN ŞİMŞEK [email protected]IŞİD üyelerinin yakalanmalarının ardından tutuklanma yerine adli kontrol şartıyla serbest kalma ‘ayrıcalığı’nın devam ettiği ortaya çıktı. 10 Ekim’de Ankara Garı’nda IŞİD’in gerçekleştirdiği ve 100’den fazla kişinin yaşamını yitirdiği katliamın dava dosyasına giren belgelere göre Bingöl’de yakalanan IŞİD üyeleri Sulh Ceza Mahkemesi tarafından Mart ayında adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.IŞİD saflarına gidip geri geldi 10 Ekim failleri arasında da bulunan Ömer Hattab kod isimli Mehmedin Baraç, Mücahit Atlı, Samet Berdibek, Ahmet Arif Dağ ve Cihat Yılmaz’ın yargılandığı davada Sulh Ceza Mahkemesi, “çatışma bölgeleriyle irtibatlı şahıslar tarafından kurulan dernekte derslere katıldığı, Suriye’ye girip gelen şahıslarla irtibatlı olduğu, illegal yollardan Suriye’ye giriş çıkış yaparak IŞİD bünyesinde faaliyet yürüttüğü ve Suriye’ye gitmek isteyenlere yardımcı olduğu” tespitlerine rağmen sanıkları adli kontrol şartıyla serbest bıraktığı ortaya çıktı. Serbest bırakılan ve daha sonra 10 Ekim katliamı ile ilişkisi bulunduğu ortaya çıkan Baraç’ın hakkında da çarpıcı tespitler yer alıyor. Baraç’ın tutuklanmasına mahkemeyi ikna edemeyen deliller arasında Kilis’ten Suriye’ye geçerek IŞİD saflarında 4 ay çatıştığı ve IŞİD’e eleman kazandırdığı bilgisi yer alıyor. Baraç’ın telefon konuşma kayıtlarına da yer verilen dosyada, örgütün önemli isimlerinden olduğuna dikkat çekiliyor.İstihbarat nasıl toplanır Baraç ve beraberindeki IŞİD’çilerin serbest kaldığı soruşturma dosyasına giren deliller arasında militanların üzerinde yakalanan defterler de bulunuyor. Bingöl ve çevre illerde nasıl istihbarat toplayacaklarına ilişkin ‘taktiklerin’ yer aldığı defterlerde, “Takibe başlanacak günün belirlenmesi, takipten önce mıntıkanın çok iyi bilinmesi, takımdaki fertler arası görev dağılımının yapılması, kullanılacak kamuflajın mekana göre seçilmesi” gibi ifadeler yer aldı.Kafa kesmek eskiden beri var Baraç ile birlikte gözaltına alınan ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılan sanıklardan Mücahit Atlı’nın telefon konuşmaları ise IŞİD’in Türkiye’de de ‘kafa kesme’ için ‘lobi’ yaptığını ortaya koydu. Atlı’nın ‘X Şahıs’ olarak belirtilen kişi ile yaptığı telefon konuşmalarında, “Kafa kesmek vardır. Eskiden beri vardır. Sana olmadığını söyleyemezler. Sen eski kitapları, kaynakları okumuyorsun. Yeni değildir bu. Kafa kesilebilir. Dinsiz insanların kafasını vururlar” dediği görüldü. Atlı’nın bu açıklamaları da tutuklanma için yeterli delil sayılmadı.Kaynak: Birgun.net