Olay, geçen yılın 2 Ekim günü merkez Yakutiye ilçesinin tarihi Taşmağazalar semtindeki çarşıda meydana geldi. İş yerini kapatıp otomobili ile evine giden İbrahim Abay'ın arkasından gelen M.Ş. O.Ş. ve B.P., gözüne biber gazı sıkıp, ağzını kapattıktan sonra ellerini de arkadan plastik kelepçe ile bağlayarak kiraladıkları otomobilin bagajına koydular. Soyguncular kuyumcu Abay'ı Palandöken Dağı eteklerine götürdü ve bagajdan çıkarıp, dükkanın anahtarını aldılar. Yüzlerini ameliyat maskesiyle kapatan soygunculardan biri otomobille dükkana gitti. Kumanda ile iş yerinin kepenklerini kaldırıp kapıyı açan şüpheli, bu sırada çalan alarmı susturamayınca telefonla arkadaşlarını arayarak Abay'dan alarmı nasıl susturacağını sordu. Abay'ın tarif etmesine rağmen alarmı susturmayı başaramayan soyguncu, kuyumcu dükkanı kapatıp arkadaşlarının yanına gitti. "Bize yanlış yaparsan 2 çocuğun ölür" diyen soyguncular, Abay'ın tarifine rağmen ikinci denemede de kapısını açtıkları dükkanın alarmını susturamadıkları için üçüncü kez kuyumcu İbrahim Abay'ı yanlarına alıp dükkana gittiler. İbrahim Abay'ın iş yerini açması ve alarmı susturması üzerine elinde bıçakla dükkana giren soyguncular yaklaşık 300 bin lira değerinde altın ve nakit parayı alarak kaçtılar. 2014 yılında da biber gazıyla iş yeri soyulan İbrahim Abay, polise durumlu bildirdikten 4 gün sonra 6 Ekim'de Erzurum'a gelen ve esnaf gezisinde iş yerine uğrayan Başbakan Ahmet Davutoğlu'na da olayı anlattı, kapatılan polis karakolunun yeniden açılmasını istedi. Olayın ardından Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Cinayet ve Gasp Büro Amirliği ekiplerinin çalışmaları sonucu kimlikleri tespit edilen şüpheliler teknik ve fiziki takibe alındı. İş yerinden yağma ile elde ettikleri altınları piyasaya sürmek istedikleri tespit edilen soyguncular düzenlenen operasyonla gözaltına alındı. Yakalananların üstlerinde, ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda bilezik ve yüzükleri gizlemiş oldukları peynir ve pekmez bidonları ile kadayıf dolması tatlısı içerisine saklanmış olarak bulundu. İlk sorgunun ardından 3 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. AĞIR CEZA BAŞKANI: DOĞRU SÖYLEYİN, DELİKANLI OLUN Toplam 11 sanık hakkında 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada, sanıklar hakkında 'cebir ve tehdit kullanılarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma' suçlarından 12 yıldan 22 yıla kadar hapis cezası istendi. 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülen ilk duruşmada tutuklu sanıklar ile 7 tutuksuz sanık ve avukatlar hazır bulundu. Mahkeme Başkanı Saim Köroğlu, sanıklara olayı doğru anlatmaları yönünde uyarıda bulundu. Köroğlu, "Susma hakkınız var ama konuşacaksanız doğruyu söyleyin, delikanlı olun. Yalan kaybettirir" dedi. Sanıklardan S.Ş.'nin kardeşi R.Ş., O.Ş. ve F.Ş.'nin de amcasının oğlu olduğunu belirten inşaat işcisi M.Ş., hakkında yakalama kararı çıkarılan Y.Y. 'nin arayarak buluşmak istediğini anlattı. Kayakyolu'nda bir kahvede buluştuklarını ve Y.Y. ile soygunu planladıklarını anlatan M.Ş., ifadesinde şunları söyledi: "Kuyumcuyu soyacağımızı ve 6 trilyonluk bir iş olduğunu belirtti. Kuzenim O.Ş. ile benim tefeciye 30 bin lira borcumuz vardı. 1.5 ay önce olayı planladık. İbrahim Abay'ı evinin önünde bekledik. Anahtarla iş yerini açtık alarm çaldı. Susturamayınca panik yaptım ve o an çok pişman oldum. Ama dönüşü yoktu. 54 bin 500 lirayı O.Ş., B.P. ve ben bölüştük. Olaydan iki gün sonra O.Ş. ile İstanbul'a gittik. Akrabalarımda kaldım, korkumdan dışarıya çıkamadım. M.N.İ. bize ulaşarak '100 bin lira vereceksiniz yoksa her şeyi polise anlatırım' diye tehdit etti. Kendisine 10 bin lira verdik. Ailem İbrahim Abay'ın zararını karşılamış." Duruşmayı izleyen Kuyumcu İbrahim Abay şikayetini geri aldı. Mahkeme sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi. Kaynak: Cumhuriyet.com.tr