Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü'nde 10 Mayıs 2013 tarihinde yapılan gösteride güvenlik görevlileri ile çatıştıkları, camları kırdıkları, çöp konteynerlerini yaktıkları iddiası ile 37 öğrenci hakkında 5 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davada beraat kararı veren Bakırköy 21. Asliye Ceza Mahkemesi'nin hakimi Yılmaz Alp, gerekçeli kararını açıkladı. Avukat Salim Şen: Başbakanı samimi bulmuyorum Hakim Alp, öğrencilerin eylem sırasında güvenlik görevlilerine direnme, cam kırma, çöp konteynırlarının yakılması görüntülerini içeren kamera görüntülerinin mahkeme izni ve savcılık talimatı ile çekilmediği gerekçesiyle delil olarak kabul etmedi. Dosya kapsamına göre öğrencilerin yasadışı gösteri yaptığı belirtilen gerekçeli kararda, “Sanıkların içinde bulunduğu iddia edilen bir gurup öğrencinin yasa dışı toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleyerek dağılın ihtarına rağmen dağılmadıkları, görevli memura birden fazla kişi ile suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güç ile direndikleri, üniversite kampüs alanında bulunan bilboard panolarını ve öğrenim binalarının camlarını kırarak zarar verdileri iddiasıyla kamu davası açılmıştır" denildi. Polisin olaya ilişkin tuttuğu tutanakta hangi olayın hangi sanığın gerçekleştirdiğine ilişkin herhangi bir tespit ve belirlemede bulunmadığı bilgisine yer verilen gerekçeli kararda, “Cumhuriyet savcılığı tarafından tanzim edilen iddianamede de genelleme yapılarak tüm sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediklerinin ileri sürüldüğü, tutanakta 50 kişi olduğu belirtilen gurup içerisinde somut olarak sanıkların bulunduğuna ilişkin soyut nitelik taşıyan değerlendirme dışında herhangi bir delil bulunmadığı, sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediklerine ilişkin olarak ne şekilde temin edildiği belirlenemeyen kamera CD'sinin çıktılarının gösterilmiş olduğu, eyleme ilişkin görüntülerden elde edilen fotoğraflarda sanıkların numaralandırılarak, bir kısım sanıkların ellerinde taş bulunduğu, bazı sanıkların yüzlerini kapattıkları, bazılarının ellerinde sopa olduğunun tespit edildiği, gurubun birlikte hareket ederek görevli çevik kuvvet ekibine taş ve materyaller atarak direndiklerinin iddia edildiği" belirtildi. "Görüntü ve fotoğrafa ilişkin delilin hukuka aykırı yöntemle elde edildiğinin kabulü…" Sanıkların kendilerine yüklenen suçlamaları kabul etmediği kaydedilen gerekçeli kararda, “Olaya ilişkin görüntünün bulunduğu CD ile ilgili mahkeme tarafından verilmiş herhangi bir karar ve Cumhuriyet savcılığı tarafından verilen herhangi bir emir bulunmadığı, bulunsa dahi sanıkların üzerlerine atılı eylemlerin CMK 140. maddede sayılı katalog suçlardan olmamasın nedeni ile delil olarak kabul edilemeyeceği, bu nedenle sanıkların kaydedilen ve daha sonra tutanağa bağlanan görüntü ve fotoğraflarına ilişkin delilin hukuka aykırı yöntemler ile elde edildiğinin kabulünün gerekeceği anlaşılmaktadır" görüşüne yer verildi. Hakim Alp, gerekçeli kararını şöyle sürdürdü: “Polis tarafından tanzim edilen tutanakta ve bu tutanağa dayanılarak hazırlanan iddianamede sanıkların eylemlerinin somut olarak belirlenmediği, hangi sanığın hangi fiil ve eylemi ile atılı suçlardan hangisini işlediklerine yönelik delil ve tespit bulunmadığı, olaya ilişkin tanzim edilen tutanakta genel bir öğrenci gurubundan bahsedilip, gurup içerisinde bulunan kişilerin eylemlerinin ne olduğuna, ayrıca sanıkların bu gurup içinde olup gurupla birlikte hareket ettiklerine ilişkin savunmalar aksine sanıkların cezalandırılmalarına yetecek her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delile de yer verilmediği anlaşıldığından, sanıkların üzerlerine atılı tüm eylemlerden ayrı ayrı beraatlerine karar vermek gerekmiştir" http://www.cnnturk.com/turkiye/hakim-karari-olmadan-cekilen-goruntuler-delil-sayilmadi