Antalya’da bir deri mağazasında mankenlik yapan Burcu Çağlayan, Fener Mahallesi'nde Temmuz 2010'da, İbrahim Tokgöz'ün (34) 5'inci kattaki evinin balkonundan düşerek yaşamını yitirmişti. İbrahim Tokgöz hakkında "kasten öldürme" suçlamasıyla dava açılmış, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan İbrahim Tokgöz firar etmiş ve hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı. Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, 6 yıldır firari durumdaki İbrahim Tokgöz, yakınları ve avukatları katıldı. Mahkemede ilk kez ifade veren sanık İbrahim Tokgöz, olay gecesi Burcu Çağlayan'ın bir barda eğlenmeye gittiğini, kendisini de arayıp davet ettiğini aktardı. Çağlayan'ın yanında olay günü bir kız arkadaşı olduğunu anımsatan Tokgöz, "Biz arkadaşlarımla ayrı bir standa oturduk, o ise başka bir standa oturdu ama Burcu ara ara yanımıza gelip gidiyordu, eğleniyordu. Daha sonra biz arkadaşlarımla başka bir bara geçerek eğlenmeye devam ettik. Çağlayan da bizi arayarak, yanımıza geldi. Mekandan saat 04.30'da Burcu Çağlayan ve arkadaşı ile ayrıldık” dedi. "Telefonda konuşuyordu" Tokgöz savunmasına şöyle devam etti:“Murat ile aynı binada oturuyorum ve o evine gitti. Ben de Burcu ile evime geçtim. Çok alkol aldığım için ikili koltukta uyudum. Burcu ise telefonda sürekli biriyle konuşuyordu, küfürler ediyordu. Kendisinin kiminle konuştuğuna baktığımda benim telefonumla Merve isimli arkadaşımla konuştuğunu gördüm. Telefonu aldım ve Merve'ye 'Kusura bakma' gibi bir şeyler söyledim ve kapattım. Daha sonra 'Bunlar benden daha mı değerli, kendimi atarım' şeklinde sözler söyledi. Hemen ardından, yaklaşık 1-2 saniye sonra 'tak' şeklinde çok güçlü bir ses geldi. İrkildim, balkona çıktım. Burcu'nun balkondan kendisini aşağıya attığını gördüm." Olayın ardından aynı binadaki arkadaşının yanına gittiğini anlatan Tokgöz, “Burcu'nun düştüğü yere hiç bakmadım ve polisi aradık. Daha sonra polise ve savcılığa ifade verdim. Ardından da serbest bırakıldım” dedi. Tokgöz, hakkında yakalama kararı çıkarılması nedeniyle "gereksiz yere cezaevinde yatmamak için" ifade vermeye gitmediğini kaydetti. Mahkeme heyeti, sanığın daha önce yakalama emrinin infazına engel olacak şekilde kaçması nedeniyle bu aşamada, adli kontrol tedbirinin yetersiz kalacağını göz önünde bulundurarak, "kasten öldürme" suçundan tutuklanmasına karar verdi.Kaynak: Cumhuriyet.com.tr