HÜSEYİN ŞİMŞEK / [email protected]Yıllarca Gülen Cemaati’nin baskıları altında mesleğini yapan, Gezi Direnişi’ne, bilimsel eğitim ve laiklik boykotuna katıldığı gerekçesiyle soruşturma geçiren ve 15 Temmuz Askeri Darbe Girişimi’nin ardından meslekten men edilen Yargıç Tuncay Elarslan, kararın yeniden incelemesi talebinde bulundu. 16 Temmuz günü gözaltına alınan ve ardından serbest kalan, ancak meslekten çıkartılan hâkim Elarslan, Gülen Cemaati ile herhangi bir ilişkisinin bulunmadığını söyledi.Gerekçeli kararda isminin geçmediğini ifade eden Elarslan, “Şahsıma ilişkin hiçbir delil, somut eylem, bilgi, belge ve gerekçe gösterilmemiştir. Zaten FETÖ/PDY üyesi olduğuma veya bu örgütle herhangi bir bağlantım olduğuna ilişkin bir delil de bulunmamaktadır” dedi.‘Savunmam alınmadı’Meslekten çıkarılma kararından önce hakkında atılı eyleme ilişkin disiplin soruşturmasının yapılmadığını ve savunmasının alınmadığını hatırlatan Elarslan, “FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile ilişkilendirilmem ve meslekten ihraç edilmeme ilişkin karar, usule ve hukuka uygun değildir” diye konuştu.‘FETÖ ile nasıl ilişkilendirilebilirim?’İtiraz ve savunma haklarının sınırlandırıldığını aktaran Elarslan, Gülen Cemaati ile ilişkisinin neden olamayacağını şöyle anlattı: “Gerekçeli kararda, FETÖ/PDY örgütüne mensup kişilerin birbirini koruyup desteklediği, örgüt üyesi olmayanlara ise çeşitli baskı yöntemleri uygulandığı belirtilmektedir. Ben de meslek hayatım boyunca çeşitli bahanelerle sürekli soruşturmalar geçirdim. Stratejik görevlere getirilmedim ve disiplin cezalarına maruz kaldım. Öyleyse ben nasıl FETÖ/PDY ile ilişkilendirilebilirim?’’‘Hukuksuzluğun karşısında yer aldım’Hukukun üstünlüğüne saygılı olduğunu, her türlü hukuksuzluğun, adaletsizliğin karşısında yer aldığını ifade eden Elarslan sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Toplum sorunlarına duyarlı ve gerektiğinde demokratik eleştiri, tepki hakkını kullanan bir vatandaşım. Demokratik tepki hakkımı kullanarak Gezi’nin birinci yıl dönümünde ve 2015 yılında Sinop’ta düzenlenen laiklik ve bilimsel eğitim konulu basın açıklamalarına katılmış olmam da dünya görüşüme delildir. Ayrıca HSYK seçimlerinde oyumu FETÖ’cü olarak bilinen adaylara vermedim. Örgütlülük tercihimi de demokratik ilkeleri benimsemiş YARSAV ve Yargıçlar Sendikası’ndan yana yaptım. Tüm bunlardan dolayı, dünya görüşümle bağdaşmayan ve her zaman karşı olduğum, meslek hayatım boyunca zararını da gördüğüm silahlı FETÖ/PDY örgütüyle bağlantımın kurulması her şeyden önce benim için bir onur meselesidir.’’Kaynak: Birgun.net