Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Nijer ve Senegal'i kapsayan Afrika turu kapsamında Gabon'un başkenti Libreville'ye hareketi öncesinde Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde basın toplantısı düzenledi. Burada, son günlerin ana gündem maddesi 'İmralı ile görüşmeler' konusunda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, 'teröristler için genel af', 'Öcalan'a ev hapsi', 'Kılıçdaroğlu'nun 'kredi veriyoruz' demeci' ve 'barış sürecine provokasyon' ihtimaline ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Erdoğan, süreçte gelinen noktaya dair özetle şu mesajları verdi: <p class="MsoNormal"><o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">EV HAPSİ UYDURULUYOR BÖYLE BİR ŞEY OLMAZ<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">4. Yargı Paketi ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmalar çerçevesinde de en kısa zamanda 4. Yargı Paketi'ni de Meclis gündemine getirmek suretiyle çıkarmanın gayreti içerisindeyiz. Fakat şunu çok açık net söyleyeyim; teröre bulaşmış olanları bağışlayan böyle genel bir af asla söz konusu değildir. Bunun da bilinmesini istiyorum. Örneğin İmralı için ev hapsi gibi şeyler uydurulup duruluyor. Asla böyle bir şey söz konusu değildir. Yani AK Parti'nin iktidarında böyle bir şey olamaz.<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal"><o:p> </o:p></p> <p class="MsoNormal">GAYRETİMİZ TERÖRLE MÜCADELEDE BAŞARI<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">İmralı ile görüşmeler yeni başlamış bir süreç değil. Başlamış olan ve sürmekte olan bir süreç. Bizim buradaki gayretimiz, terörle mücadelede başarılı olabilmektir. Huzur ve refahı tam manasıyla ülkemizin dört bir köşesine getirebilmektir. Olayın bir devlet bir de siyaset ayağı mevcut. Bunu anlamayanlar var. Siyasetle, hükümetle veya hükümet etmeyle devleti yönetmeyle devlet mekanizmalarının çalıştırmasını arasındaki inceliği ayırt edemeyen siyasetçiler var. Biz burada bu inceliği koruyarak bir yol takip ediyoruz. Siyasetin enstrümanları vardır, o da nedir? En önemlisi istihbarat teşkilatıdır. İstihbarat teşkilatı özellikle yürütmenin en önemli ayağıdır; bunu da içeride ve dışarıda en ideal şekilde kullanmanın gayreti içerisinde olmuştur. Bu, dünyanın her yerinde böyledir. Sadece terörle mücadelede kullanmaz, asayişte de kullanır.<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">OSLO GÜNDEMDE YOK BAŞKA BİR YER OLABİLİR<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">'Terörle mücadele ederiz, siyasetçiyle müzakere ederiz' demiştik. Müzakereyle görüşmeler farklı şeyler. Görüşmeleri yaparsınız. Görüşmeler esnasındaki gelişmelere göre de adımınızı atarsınız. Daha önce Oslo olayı oldu, şimdi gündemimizde yok. Fakat gelecekte buna benzer farklı gelişmeler olabilir mi? Olabilir. Önünü kapamanın da bir anlamı yok. Oslo olmaz da başka bir yer olur. Biliyorsunuz Avrupa, bölücü terör örgütünün siyasi ayağıdır, kendi içinde siyasi ayağıdır. Onlar şu anda İmralı'ya karşı farklı yaklaşmaktadır. Bu hassasiyetleri görmemiz lazım. Eğer bunları iyi görürsek ve sivil toplum kuruluşları ile medya ile el ele verebilirsek başarılı oluruz. Bu konuda herkesin üzerine düşeni yapması gerekir.<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">PROVOKASYON HEP VARDI BU SÜRECE ÖZEL DEĞİL<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">(Süreci baltalamaya yönelik) Provokatif eylemler her zaman olabilir. İlla da böyle bir süreçte bu olur diye bir şey yok. Hiç böyle bir sürecin olmadığı yerlerde de provokatif eylemler olur. Ona göre de gerekli hazırlığınızı yapacaksınız. Bunları en az zayiatla atlatacaksınız. ('İmralı'dan gelen somut talepler var mı?' sorusu üzerine) Arkadaşlar her şeyi ben sizinle paylaşamam. Paylaşacağım şeyleri ifade ettim zaten. Paylaşmayacaklarımı uygulamada görürsünüz.<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">Hedef 50 milyar dolar Başbakan Erdoğan,<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">Gabon'da ayağının tozuyla Türk ve Afrikalı işadamlarına hitap etti. İlk yurt dışı ziyaretini de Gabon'a yaptığını belirten Erdoğan iki ülke arasındaki ticaret hacminin artırılması gerektiğini söyledi. Erdoğan, 2015 yılı için Afrika ile ticaret hacmi hedefinin 50 milyar dolar olduğunu ifade etti.<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">Asıl Kemal Bey krediye muhtaç<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">Başbakan Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 'Biz geçmişteki hatalara rağmen AK Parti'ye yeni bir kredi açıyoruz. Çözün terör sorununu' şeklindeki sözlerine sert yanıt verdi. 'Anamuhalefet partisi diyor ki; 'Kredi veriyoruz'. Kendisi muhtac-ı himmet bir dede, nerede kaldı gayrıya himmet ede... Sen nereye kredi vereceksin, sen krediye muhtaçsın. Hangi krediyi vereceksin? 'Bu işin çözüm yeri Meclis'tir' diyor. Meclis'te bununla ilgili bugüne kadar çok bilgiler verildi. Fakat yenilen pehlivan güreşe doymamış. Bunlar, buna doymuyor' diyen Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun süreçte dürüst davranmadığını belirtti. CHP'nin bu konu ile ilgili ziyaretlerine geldiğini hatırlatan Erdoğan, çözüm sürecine ilişkin AK Parti ile birlikte çalışma sözü veren Kılıçdaroğlu'nun aradan 3 ay geçmiş olmasına karşın herhangi bir öneride bulunmadığını dile getirdi. CHP'den gelecek çözüm tekliflerine yine de açık olduklarını bildiren Erdoğan, 'Kendisi 3 arkadaşını görevlendiriyorsa, hemen çalışmaya başlasınlar. Beraber atmamız gereken adımlar varsa, adımlar atalım' diye konuştu.<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">Esed'in adaylığı bu işi çözmez<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">Başbakan Erdoğan, Suriye'de Beşşar Esed'in '2014'te seçim olacak ve başkanlığa aday olacağım' şeklinde açıklama yapacağı iddiasına ilişkin şunları söyledi:<o:p></o:p></p> <p class="MsoNormal">'Bunun kararını tabii biz veremeyiz, Suriye halkı verir. Ama benim bildiğim Suriye halkının, özellikle işte en son biliyorsunuz Akçakale'de, Suriye Ulusal Koalisyon Güçlerinin başındaki Muaz el-Hatib kardeşimizle görüşmelerimiz oldu, tabii böyle bir şeyinşu anda kabulü söz konusu değil. Çünkü 50 bin insanı öldüren, 60 bine doğru yürüyen ve sadece Türkiye'de şu anda arkadaşlar 230-240 bini buldu. Kamplarda 160-170 bin, bir de kampların dışında kendi imkanlarıyla şu anda ülkemizde olan Suriyeli kardeşlerimiz var. Esed'in hâlâ 2014'te 'Ben kendimi devlet başkanlığına aday gösteriyorum' gibi açıklama yapacak olması falan bu işi çözer diye düşünmüyorum.'<br /> <br /> Yenişafak-Oktay Yıldırım</p>