Olay, 23 Eylül 2014 günü 50'nci yıl Caddesi'ndeki Kazım Karabekir İş Merkezi önünde meydana geldi. Keziban A., boşanma davası açan eşi Ersin K.'yı tabanca ile karnından yaraladıktan sonra polise teslim oldu. Yaralı koca ise Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesine kaldırılarak yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Aynı gün çıkarıldığı 2'nci Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklanan Keziban A., ağlayarak ifade verdi. 13 ve 15 yaşında iki kızı ile yaşlı babasına baktığına işaret eden Keziban A., ifadesinde, kocasının bir kadınla kendisini aldattığını vurgulayarak şunları söyledi: "Eşimin bu kadınla ilişkisi 4 yıl boyunca devam etti. Eşim, yine olaydan 15-20 gün önce boşanma davası açtığını söyledi. O kadın boşanmam için beni sosyal paylaşım sitesi üzerinden tehdit ediyordu. Olaydan önce eşim beni dövdüğü için kendisinden şikayetçi oldum. Aile Mahkemesi de kocam hakkında tedbir kararı verdi. Kocamla daha önce açtığımız tekstil atölyesine ait borçlar vardı. İşyeri ve tüm borçlar benim üzerime kaldı. Bu konuyu konuşmak, borçların ödenmesi konusunu görüşmek için yanına gittim. Bana belindeki tabancayı gösterdi ve 'Bütün aileni temizleyeceğim. Seni de aldığım kadının iti yapacağım' dedi. Ertesi gün yine görüşmek için gittiğimde iş merkezinin önünde aramızda itiş kakış meydana geldi. Bu sırada onun belindeki silah yere düştü. Bir anda ikimiz de silahı almak için atıldık. Bundan sonra silahın patlama sesini ve tabancanın elimde olduğunu hatırlıyorum. Silah yerdeyken mi patladı yoksa ben mi ateşledim hatırlamıyorum. İtiş kakış sırasında kocam 'Seni vuracağım' diye bağırıyordu. Eğer tabanca benim elime geçmeseydi eşim beni kesinlikle vuracaktı. Kendimi korumak için bu şekilde davrandım. Oraya giderken eşimi öldürmek ya da yaralamak gibi bir niyetim yoktu. Yapmak isteseydim zaten bu zamana kadar çoktan yapardım. Çok pişmanım bir kaza oldu."Soruşturma sürerken boşanma davası sonuçlandı ve Keziban A. ile Ersin K. ayrıldı. Yaklaşık 2 yıl süren soruşturma aşaması sonrası geçen Haziran ayında Keziban A. hakkında 1'inci Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Geçen 13 Ekim günü görülen 2'nci celsede son sözü sorulan Keziban A., "Karar verilirken çocuklarımın göz önünde bulundurulmasını istiyorum. Takdir mahkemenindir" dedi. 'İYİ HAL' VE 'TAHRİK' İNDİRİMİMahkeme heyeti sanık Keziban A.'yı 'kasten eşe karşı öldürme' suçundan önce ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. Heyet eylemin teşebbüs aşamasında kaldığını dikkate alarak cezayı 14 yıla indirdi. Sanığın eylemi haksız fiile tepki olarak işlediğini kabul eden mahkeme, cezayı 5 yıl 7 ay 6 güne düşürdü. Sanığın geleceğine cezanın etkisi lehine takdiri indirim sebebini kabul eden heyet, Keziban A.'yı 4 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı. Keziban A.'ya ruhsatsız tabanca taşımak suçundan verilen 10 ay hapis ile 750 TL'lik adli para cezasında ise hükmün açıklanması geri bırakıldı. Mahkeme, Keziban A. hakkında hükümle birlikte yurt dışına çıkış yasağı koydu. Kararı değerlendiren Keziban A.'nın Avukatı Tolga Terzioğlu, olayın taksirle yaralama kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Yaşanan arbede ile tabancanın ateşlendiğini savunan Avukat Terzioğlu, "Her ne kadar mahkeme, öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurmuşsa da müvekkilim olaydan hemen sonra polisi ve ambulansı araması dikkate alınırsa öldürme kastı olmadığı sabittir. Bu gerekçe ile kararı İstinaf Mahkemesi'ne götüreceğiz" dedi.Kaynak: Cumhuriyet.com.tr