Başbakan Ahmet Davutoğlu, AKP grup toplantısında hitap etti. Irak ve Pakistan'da yaşanan terör olayları dolayısıyla Irak ve Pakistan'a taziye dileğinde bulunan Davutoğlu, terör örgütlerinin isimleri farklı olsa da hepsinin insanlık düşmanı olduğunu vurguladı. Terör karşısında birlik olma çağrısı yapan Davutoğlu, "Ankara Kızılay'da servis aracının yanında, İstanbul'da meydanda bomba patlatanlar, Brüksel'de metroda ve havaalanında bomba patlatanlar ve Lahor'da lunaparkta masum çocukları öldürmek üzere bomba atanlar aynı alçaklardır. İsimleri farklı olabilir ama hepsi insanlık düşmanıdırlar. Onları bu cinayetlere azmettirenler de aynı odaklardır. Örgüt adları, ideolojileri farklı görünse de bu cinayet odakları insanlık suçu işlemek üzere örgütlenen bu organize cinayet şebekeleri birdir ve aynıdır. Bütün insanlığın daha fazla geç olmadan terör karşısında aynı kararlılıkla yekvücut olması lazım" ifadelerini kullandı. "HERKES SOKAĞA, CADDEYE, BULVARA, MEYDANA BÜYÜK BİR ÖZGÜVENLE ÇIKMALI" Teröre karşı sokağa çıkmanın ve hayata karışmanın önemine dikkat çeken Davutoğlu, "Terör örgütlerinin maskesi düşmüştür ve herkes esas meselenin ne olduğunu görmüştür. Esas meselesi ağaç olmayanlar, esas meselesi dershane olmayanlar, esas meselesi hak, hukuk olmayanlar; Cumhurbaşkanı'mıza, AK Parti'ye, hükümetimize ve ülkemizin istikrarına saldırarak Türkiye'nin omurgasına ateş ediyorlar. Zehirledikleri insanları ölüme gönderen, mensuplarına ölümden başka bir şey vaat etmeyen bu odaklar istikrarımızı, huzurumuzu bozamayacak. Herkes moralini en yüksek düzeyde tutarak hayata karışmalıdır. Onlar bizi hayattan koparmak istiyorlar biz onlara rağmen hayata karışmalıyız. Herkes sokağa, caddeye, bulvara, meydana büyük bir özgüvenle çıkmalı ve kucaklaşmalıdır. Karanlığı mum yakarak, şiddeti merhametle, nefreti daha fazla muhabbetle yeneceğiz" dedi. "ESAS DARBEYİ SELAMLA VURACAĞIZ" Hiçbir ayrım gözetmeden insanların birbirine selam vermesinin teröre vurulacak en büyük darbe olacağını belirten Davutoğlu, "Bireysel ve toplumsal psikolojimiz için moral ve motivasyonumuz için hiç çıkmadığımız kadar sokaklarımıza çıkalım. Bu sokaklar, bu şehirler bizim. Hiç gitmediğimiz kadar esnafımızın yanına gidelim. Alışveriş yapmayacaksak bile yoldan geçerken gördüğümüz her esnafa selam verelim. Komşularımızın kimliklerini sormayalım. Türk müsün Kürt müsün Arap mısın Sünni misin Alevi misin diye sormayalım. Soracağımız tek şey hali ve hatırı olmalıdır. Sakın ola ki evlerimize, kendi mahallelerimize kapanmayalım. Doğuda olanlar batıya gitsinler esselamu aleyküm desinler. Batıda olanlar doğuya gitsinler. Kuzeyde olanlar, güneyde olanlar herkes birbirine selam versin. Biz terörü kudret gücümüzle Allah'ın izniyle yeneceğiz. Teröre gerçek darbeyi selamlaşmak vuracak. Türk'ün Kürt ile Arap'ın Zaza ile Sünni'nin Alevi ile hiçbir ayrım gözetmeden selamlaşması var ya esas darbeyi bu selamla vuracağız; bu selamı yıkmak isteyenlere karşı" diye konuştu. "ALT YAPISIYLA, ÜST YAPISIYLA YEPYENİ BİR GÜNEYDOĞU İNŞA EDECEĞİZ" Terörle mücadele kapsamında yürütülen operasyonların ardından Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da başlatılan imar ve inşa faaliyetlerine ilişkin bilgiler veren Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Çok kısa süre içerisinde göreceksiniz. Alt yapısıyla, üst yapısıyla, sosyal imkanlarıyla yepyeni bir güneydoğu inşa edeceğiz. Modern Moğollar'a, barbarlara inat inşa edeceğiz. Bu yeniden inşa sürecinde bölgenin tüm tarihi ve kültürel dokusu aynen korunacak. Sömürgecilere, geçmiş Haçlı zulmüne inat, onları taklit eden bu piyonlara rağmen bunları yapacağız. Biz bu inşa faaliyetine girerken buraları yıkan o hain odaklar bu sefer halkın karşısına başka bir argümanla çıkıyor. Neymiş? Devlet halkın malına el koyuyormuş. Bunların hiç utanması, sıkılması yok. Bu Sur'dan, Cizre'den bize gelen şikayettir. Halka 'Yatarken kapılarınızı açık bırakın' derken neredeydi bunlar? Ne demek bu? Yani mahremiyetiniz bile artık yok, demek. Ev mahremiyetine, aile namusuna bile saygısı olmayan bu hain odaklara biz o şehirleri, o aileleri terk eder miyiz? O gün onlara ses çıkarmayanlar, orada imar ve inşa faaliyetine girdiğimiz için bu çerçevede attığımız adımları 'Devlet halkın malına el koyuyor' diye ifade ediyorlar. Türkiye demokratik hukuk devletidir. Her mülkiyet en temel haktır ve mutlaka korunacaktır. Halkın malına madem bu kadar değer veriyordunuz da neden bu halkın evlerinin önüne çukur kazmak için iş makinalarını teröristlerin emrine verdiniz? O zaman sahip çıksaydınız ya halkın malına" "KISA BİR SÜREDE TERÖR ÖRGÜTÜNÜN İZLERİNİ ŞEHİRLERİMİZDEN SİLECEĞİZ" Çok kısa bir süre içerisinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun daha yaşanılabilir halde inşa edileceğini vurgulayan Davutoğlu, "İnşallah tüm imkanlarımızla kısa bir sürede terör örgütünün tahribatını izlerini şehirlerimizden sileceğiz. Alt yapısıyla, üst yapısıyla, sosyal imkanlarıyla eskisinden daha iyi daha yaşanılabilir şehirler inşa edeceğiz. Çok kısa bir süre içinde yepyeni bir Güneydoğu, yepyeni bir Doğu Anadolu inşa edeceğiz. Demirtaş'ın vize serbestisi geldiğinde Kürtler Avrupa'ya gider demesine inat, Avrupa'da yaşayan Kürt vatandaşlarımız tekrar doğdukları, büyüdükleri topraklara; bizim yeniden inşa edeceğimiz güzel şehirlere geri dönecekler" dedi. "CHP PARALEL YAPIYLA, MARJİNAL SİLAHLI SOL ÖRGÜTLERLE İTTİFAK YAPARAK..." CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu terörle mücadele üzerinden eleştiren Davutoğlu, "Dayanışma göstereceğimiz yerde hiç görünmediği gibi bir de terörle mücadelemizde köstek oluyor. Terör örgütlerine esaslı tek bir laf söylemeden sürekli olarak devleti, hükümeti yıpratmaya çalışıyor. Çok açık söylüyorum. Bunun muhalefet yapmakla bir ilgisi yok. CHP, paralel yapıyla marjinal silahlı sol örgütlerle ittifak yaparak sadece AK Parti'ye muhalefet yapmış olmuyor aynı zamanda Türkiye'ye muhalefet yapıyor. Sayın Kılıçdaroğlu, 'yeni CHP' diyerek geldiği parti başkanlığında eski CHP'den bile geriye düşmüştür" "DEMİRTAŞ, AB ÜLKERİNE 'TÜRKİYE'YE VİZEYİ KALDIRMAYIN' DİYOR" HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 'Vize kalkarsa Kürtler AB'ye akın eder' sözlerine yanıt veren Davutoğlu, "Aynı şekilde Demirtaş da geçtiğimiz günlerde AB ile vize anlaşmamızla ilgili açıklama yapıyor. AB vizeyi kaldırırsa tüm Kürtler AB'ye gidermiş. Şimdi bu argümanın neresinden tutalım, bunun neresine cevap verelim? Söylediklerinin yalan olması bir yana aklınca AB ülkelerine mesaj veriyor. Türkiye'ye vizeyi kaldırmayın, diyor. Bunların muhalefeti AK Parti'ye karşı olmak için gerekirse Türkiye'ye karşı olmaktan çekinmeyen hastalıklı bir ruh haline dönüşmeye başlamıştır. Türkiye'nin bir muhalefet sorunu olduğu artık tüm kesimlerin ortak kanaati haline gelmiş durumda. Demirtaş yanına yandaş aradığı için de Kılıçdaroğlu'na çağrılarda bulunuyor. Kılıçdaroğlu da sükut ediyor. Bunlar Baas ideolojisinin Türkiye temsilcileri. Birisi Türk Baas'ı CHP, birisi Kürt Baas'ı HDP. İki Baas kardeşliği milli irade AK Parti'ye karşı. Onların koalisyonu hayırlı olsun. Millet bize biz koalisyon istemiyoruz, bize AK Parti yeter; dedi. Şer ittifakının diliyle konuşmakta hiç behis görmüyorlar. CHP'nin paralel yapının ipoteği altına girdiği artık netleşmiştir. Siyasi söylemlerini bile onlardan ödünç alarak siyaset yapamaz haline, onların sözcüsü haline geldiler" ifadelerini kullandı. "DOKUNULMAZLIK; AHLAKSIZLIĞIN, VİCDANSIZLIĞIN, TERÖR YANDAŞLIĞININ KILIFI OLAMAZ" Dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili konuşan Davutoğlu, suça karışanların hukuk önünde hesap vermesi için ellerinden geleni yaptıklarını söyleyerek "HDP de kendisini teröre ipotek etmiş bir partidir. Millet iradesinin terör baronlarının iradesi altında ezilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Hiç kimse bu milletin Meclis'inde belli sıfatları kullanarak siyaset yapıyor görüntüsü altında bu milletin çoluk çocuk demeden canına kast eden bir terör örgütünün sözcülüğünü yapamaz, yapamayacak. Akıllarını, iradelerini ve vicdanlarını bir örgütün kanlı hesaplarına teslim edenlerin adalete hesap vermesi için elimizden geleni yapacağız. Dokunulmazlık; ahlaksızlığın, vicdansızlığın, terör yandaşlığının kılıfı olamaz. AK Parti milletvekilleri üzerinden milletin iradesine ipotek koyan bir düzenlemeye asla müsaade etmeyecektir. Suça karışanların, bir caninin taziyesine gidenlerin hukuk önünde hesap vermesi için elimizden geleni yapıyoruz. yapacağız" diye konuştu. "TASLAK OLGUNLAŞTIKTAN SONRA EN GEÇ HAZİRAN AYINDA MECLİS'İMİZE SUNACAĞIZ" Yeni Anayasa çalışmalarının yazım işlemlerinin en geç 2 ay içinde tamamlanıp Haziran'da Meclis'e sunulacağını açıklayan Başbakan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz yeni bir Anayasa'nın Anayasa Uzlaşma Komisyonu üzerinde yazılmasını istedik. Ancak CHP ayak diremeye devam etti. Biz 78 milyon vatandaşımızın taleplerini göze alarak yürümeye devam edeceğiz. Yetkili kurumlarımızda istişarelerde bulunduk. En geç 2 ay içinde yazım işlemi tamamlanıp, ortaya çıkan taslak tartışılıp olgunlaştıktan sonra en geç Haziran ayında Meclis'imize sunacağız. Milletvekillerimizin vicdanının sesini dinleyerek milletimizin ilk defa sivil Anayasa'ya kavuşmasına destek vereceğine inanıyorum. Burada hiçbir pazarlık söz konusu değildir. Meclis'ten de vizeyi alarak milletimizin huzuruna çıkarak onayını almak üzere yine meydanlarda milletimizle buluşacağız. Milletimiz ilk defa gerçek ve milli Anayasa'ya kavuşmuş olacak"Kaynak: Cumhuriyet.com.tr