Geçen yıl haziran ayında meydana gelen olayda, TOKİ konutlarının su tesisatını yapan taşeron firmanın sahibi Fatih Yılmazer, iddiaya göre müteaahit firma sahibi Ergin Keleş'ten parasını istedi. İlçe merkezinde Yılmazer ve Keleş arasında başlayan tartışmaya, Yılmazer'in işçileri de karışınca kavga çıktı. Kavga sırasında Ergin Keleş'in göğsünden bıçakladığı Fatih Yılmazer yaşamını yitirdi. Olayda aldığı darbelerle hafif yaralanan ve hastanedeki tedavisinden sonra gözaltına alınıp tutuklanan Ergin Keleş, 'Kasten adam öldürme' suçundan yargılandığı Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı. Fatih Yılmazer'in annesi İmran Yılmazer, "Tavuk keser gibi benim çocuğumun kanını çıkardılar. Müebbet hapisle ya da idamla cezalandırılmasını istiyorum. Benim acımı kimse bilemez" dedi. Ölen gencin eşi Esra Yılmazer de "3 yıllık evliydik. Zor şartlarda evlendik. Birbirimizi severek eğlendik. Henüz 24 yaşındaydı. İçimdeki yangın hala sönmedi" diyerek gözyaşı döktü. Sanık Ergin Keleş, son savunmasını mahkeme yazılı verdi. Avukatı ise müvekkilinin olayda kendisini koruma iç güdüsüyle hareket ettiğini, olayın meşru müdafa sınırları kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Mahkeme heyeti, meşru müdafa sınırlarının oluşmadığına hükmederek cinayeti haksız tahrik altında işlediğine kanaat getirdiği sanığa duruşmalardaki iyi halini de gözederek 10 yıl 10 ay hapis cezası verdi. Kararı duyan anne İmran Yılmazer, salonda baygınlık geçirdi. Yakınları tarafından salondan çıkarılan İmran Yılmazer, adliye önünde gelini Esra Yılmazer ile gözyaşı döktü. "Nerede adalet? Benim oğlum gitti. Bu mu adalet?" diyerek ağlayan İmran Yılmazer'i eşi Nevzat Yılmazer sakinleştirmeye çalıştı.Kaynak: Cumhuriyet.com.tr