Cumhuriyet'e konuşan Özgür Özel, şunları söyledi: “Bu sözleri söyleyen, herhangi bir parti üyesi değil. Yaptığı da bir sosyal medya paylaşımı değil. İl başkanlığı tarafından resmi olarak görevlendirilmiş, ilçe ilçe gezen, üyelerine referandum süreciyle ilgili bilgi aktaran il başkan yardımcılığı görevinde olan bir kişiden bahsediyoruz. AKP'nin milletvekili adayı da olan, bu dönemde AKP'nin Manisa'daki kurumsal temsilcilerinden birisi. Bu sözlerden sonra, görevden istifasının istenmesi AKP'nin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Kullanılan dil, 'bir kişinin sözü, kendi kişisel görüşü' gibi yansıtılımaz. En yukarıdan en aşağıya kadar, Başbakan'dan, hatta Cumhurbaşkanı'ndan en aşağıya kadar kullanılan dil negatif propaganda dili, korku siyaseti. Anayasa değişikliğinin içeriğini savunmak yerine, bunu yapamayınca, önüne gelene terörist diyen, Türkiye'nin geleceğini ve bugünkü siyasi ortamı terörize eden bir dil kullanılıyor. Kişinin istifası, sorunu çözmüyor. Bu AKP'nin genel stratejisidir. Kamuoyundan gelen tepki üzerine bir kişiyi görevden almak, Türkiye'ye dayattıkları korkuyu çözmez. Derhal bu dili bırakmaları, bugüne kadar kullandıkları bu tip ifadeler için başta Başbakan ve Hükümet Sözcüsü olmak üzere tüm üst düzey AKP yöneticilerinin bir özeleştiri yapmaları, hatta milletten özür dilemeleri gerekir. Bir yanda karşı taraftan önerilen değişikliği madde madde neler getirdiğini anlatan temiz bir dil, yumuşak bir üslup kullanan, ülkeyi germeyen, ama ülkeyi bir felakete sürüklemek isteyenlere 'hayır' diyenler, öbür tarafta kendi imzasının arkasında duramayan, imzaladığı metni savunamayan ve her geçen gün bilinçli olarak tansiyonu gerginliği artıran bir negatif propagandadan medet umanlar var.” 7 HAZİRAN PSİKOLOJİSİ Kamuoyunda tepki çeken ifadelere CHP olarak şaşırmadıklarını, Başbakan Binali Yıldırım ve Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un farklı kelimelerle benzeri söylemleri dile getirdiğini Kaydeden Özel, “Dervişin fikri neyse zikri de odur. Ağızdan kaçırmadan ziyade, tam bu kelimeleri kullanmadan ifade edip, vatandaşa 7 Haziran-1 Kasım arası bir psikoloji yaşatmaya çalışıyorlar. 'Referanduma hazır olun' demesi gerekenler, 'iç savaşa hazır olun' derse, bu cümlenin yanlış kurulması, kastı aşan beyan falan değil, dervişin fikrinin zikrine dönüşmesidir. Bu ifadelere hiç şaşırmadık. Anadolu deyimiyle anası ne ki, danası ne olsun! Günlerdir Numan Kurtulmuş ve Başbakan, farklı kelimelerle bu hissiyatın etrafından dolaşıp duruyorlar zaten. Onların söyleyip söyleyip ağızlarından çıkaramadığı baklayı, Manisa'daki il başkan yardımcıları çıkarmıştır. Hepimiz biliyoruz ki orada söylenen söz kurumsal tavrın ürünüdür” dedi. KARTLAR KARILACAK! AKP Soma Gençlik Kolları'nca pazartesi günü Soma Belediye Düğün Salonu'nda düzenlenen “Büyük ve Güçlü Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Sistemi” adlı konferansta konuşan Ozan Erdem'in kullandığı ifadeler şöyle: “Size tek bir benzetme yapayım. Eğer yüzde 50'yi geçemezsek ve bu referandum oylamasında başarısız olursak iç savaşa hazır olun. Gerek kendi içimizde gerek kendi dışımızda kartların yeniden karılacağı, yeniden plan masalarının kurulacağını iyi bilelim.” AKP Manisa “Ar-Ge”den sorumlu İl Başkan Yardımcısı Ozan Erdem'in yaptığı konuşma, sosyal medya aracılığıyla yayıldı. Oluşan tepki üzerine AKP'nin Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, twitter üzerinden “Parti politikalarımızla bağdaşmayan açıklamada bulunan Manisa il yönetim kurulu üyesi Ozan Erdem'in istifası istenmiştir” mesajını paylaştı..Kaynak: Cumhuriyet.com.tr