Barış, huzur, özgürlük ve demokrasi istiyoruz. İnsanlarımız ölmesin, yaralanmasın istiyoruz. Terör saldırıları olmasın; herkes metroda, sokaklarda, caddelerde, meydanlarda ürkmeden, korkmadan yürüyebilsin istiyoruz. Güzel ve -ne yazık ki- yalnızlaştırılmış ülkemizin bazı şehirlerinde adeta “savaş”ı anımsatan görüntüler olmasın; insanlarımızın evleri, işyerleri, okulları yıkılmasın, harabeye dönüşmesin istiyoruz. *** Dün İstanbul’un tarihi ve merkezi bir bölgesinde, bu ülkenin en büyük üniversitesinin önünde -bir polis aracına yönelik- bombalı bir saldırı daha düzenlendi. 6’sı polis, 5’i olay yerinde bulunan sivillerden toplam 11 can yitirildi. 36 vatandaşımız yaralandı. Ülkemiz gün geçtikçe ağırlaşan, sürdürülemez bir terör olgusu ve güvenlik endişesiyle, bununla bağlantılı bir özgürlük, hukuk, demokrasi sorunuyla karşı karşıya bulunuyor. Teröre, terör örgütlerine teslim olmak elbette söz konusu olamaz. Bununla birlikte, terörü besleyen sosyal, siyasi, ekonomik, kültürel, toplumsal ve sair nedenler gerçekçi bir şekilde tanımlanmadan, yaşananlar hamasi söylemlerle geçiştirilerek, doğru ve sağlıklı bir çözüm mümkün değildir. *** Cumhuriyet Gazetesi, bir yandan bu kör terörü ve faillerini, sorumlularını en sert biçimde kınarken, diğer yandan bu olayların diktatoryal bir yönetim sisteminin değirmenine su taşımasını isteyenlere karşı uyanık olmayı sürdürecektir. Terörden ve şiddetten beslenen yapılara, terörü bahane ederek demokratik hakları ve özgürlükleri budamak, kısıtlamak, giderek yok etmek isteyenlere suskun ve seyirci kalmayacağız. Hiç kimsenin bizi “kırk katır mı, kırk satır mı” tercihiyle baş başa bırakmasına rıza göstermeyeceğiz. Hem güvenlik, hem özgürlük istiyoruz. Biri için diğerini feda etmemizi isteyenler bilsinler ki, bu tuzağa düşmeyeceğiz. *** Dünkü terör saldırısında yaşamını yitiren tüm yurttaşlarımıza rahmet olsun, huzur içinde uyusunlar; yaralılarımıza acil şifalar olsun, bütün yurttaşlarımızın başı sağolsun. Bu saldırının faillerine ve sorumlularına da lanet olsun... Kaynak: Cumhuriyet.com.tr