Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gelecek hafta Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ve AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ile Brüksel'de bir araya gelecek. Tıkanan AB süreci masada olacak. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gelecek hafta Avrupa Birliği'nin liderleriyle bir araya gelecek. Deutsche Welle Türkçe'nin haberine göre, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda son dönemde taraflardan gelen sert mesajların gölgesinde gerçekleşecek olan görüşmeye ilişkin açıklama Brüksel'den geldi. Erdoğan'ın 25 Mayıs'ta Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ile görüşeceği duyuruldu. NATO zirvesinden önce yapılacak görüşmenin adresinin Brüksel olacağı belirtildi. 3'lü görüşmede hangi konular ele alınacak? Tıkanan üyelik müzakereleri, idam cezasını geri getirme yönünde yapılan açıklamalar ve Türkiye ile AB arasında imzalanan mülteci anlaşmasının geleceği gibi kilit konular masada olacak. Türkiye ile AB arasında zirve için ilk adım mı? Brüksel'de yapılacak Erdoğan-Juncker-Tusk görüşmesinin Türkiye ve AB arasında bir zirve yapılmasının önünü açabileceği belirtiliyor. AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, 10 Mayıs'ta Brüksel'de yaptığı temasların ardından NATO Zirvesi çerçevesinde AB yetkilileri ile yapılacak bir görüşme sonrası, zirve için planlama yapılabileceğini duyurmuştu. "AB'nin kapı kulu değiliz" Gelecek hafta yapılacak görüşme öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Avrupa Birliği'ne bir kez daha eleştiri geldi. Erdoğan, dün TÜSİAD toplantısında yaptığı konuşmada "54 yıldır bu ülkeyi kapısında sürüm sürüm süründüren bir Avrupa Birliği var. Türkiye'ye referandum sürecinde yaptıklarını gördünüz. Biz kapıkulu değiliz, onurumuz ve haysiyetimiz var" demişti. 'Türkiye-AB zirvesi ilişkileri canlandırabilir' Siyasi gözlemciler, gelecek haftaki görüşmeden Türkiye-AB zirvesi kararı çıkarsa ilişkiler için yeni bir yol haritası belirleme ve ilişkileri ilerletme fırsatı doğabileceği görüşünü savunuyor. Ancak Avrupa Birliği, gazetecilerin tutuklanması, idamın geri getirilmesi yönünde yapılan açıklamalar gibi kritik öneme sahip başlıklar nedeniyle Türkiye'yi ağır bir dille eleştiriyor. Referandum döneminde Türk siyasetçilerin Almanya ve Belçika'da miting yapmasına izin verilmemesi sonrası yapılan Nazi benzetmesi de Avrupa ülkeleri ile gerilimi tırmandıran son kriz olarak kayıtlara geçmişti. Türkiye ile AB arasındaki tam üyelik müzakereleri 2005 yılından bu yana devam ediyor. Şimdiye kadar toplam 35 müzakere fasılından 16’sı açıldı. Bu fasıllardan sadece 1'i kapatıldı.Kaynak: Cumhuriyet.com.tr