<strong style="color: rgb(68, 68, 68); font-family: Helvetica, Arial, Tahoma, Verdana; font-size: 15px; line-height: 24px;">Hülya Karabağlı / Ankara</strong> <div class="text" style="zoom: 1; font-size: 15px; color: rgb(68, 68, 68); line-height: 24px; font-family: Helvetica, Arial, Tahoma, Verdana;"> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;">Ergenekon davası tutuklusu emekli Genelkurmay Başkanı Orgeneral <strong>İlker Başbuğ</strong>, kendisini ziyaret eden CHP Cezaevi heyetine, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunma kararı aldığını söyledi.<strong> "</strong>Artık Yüce Divan'da yargılanmam gerekir. Anayasa bunu emrediyor" diyen Başbuğ, CHP'den bu yolun açılması için çalışma yapmasını istedi.</p> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;">CHP Cezaevi heyeti, İnönü Üniversitesi eski rektörü <strong>Fatih Hilmioğlu</strong>'nun durumunu raporunda, "Psikolojik, fiziksel ve ruhsal durumunun çok kötü olduğunu gözlerimizle gördük. Geldiğimizde hastaneye götürülüyordu. Eğer tahliye edilmezse, bu kasten tasarlayarak adam öldürme olur."</p> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;">CHP Cezaevlerini İnceleme ve İzleme Komisyonu üyeleri Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Erzincan Milletvekili Muharrem Işık, İzmir Milletvekili Rıza Türmen ve İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, 13 Ocak günü Silivri Cezaevi'nde Ergenekon davası kapsamında cezaevinde bulunan isimleri ziyaret etti. Ziyaret, bir süre önce tahliye olan Balbay'ın "özgürlük"te Silivri'ye ilk ziyareti olması açısından önem taşıyor. Cezaevinde tutulan isimlerin CHP heyetine anlattıkları özetle şöyle:</p> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;"><strong>Emekli Orgeneral İlker Başbuğ:</strong> Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapacağım. Şimdiye kadar yapmamıştım, düşünmüyordum ama yapmamın doğru olduğuna karar verdim. Yeniden yargılama meselesinde 'şimdiye kadar niye akıllarına gelmedi' denmesi, 'işin hukuksuz olduğunu şimdi mi kabul ediyorlar' denmesi doğru değil. Bunlar geçmişte kaldı, şu an kabul ediyorlarsa önümüze bakmalıyız, hataları düzeltmeliyiz. Artık Yüce Divan'da yargılanmam gerekir. Anayasa bunu emrediyor, CHP olarak bunda ısrar etmeniz gerekiyor. Yüce Divan'da yargılanmamın yolunun açılması için çalışma yapın. Paralel devletin olduğunu Başbakan da kabul etti. Kendi haberi yok muydu hiç? 17 Aralık'ta kendilerine dokunduktan sonra buna karar verdiler. Görev sırasında suç işlediysem bu suçları yaptığım sırasında başbakan da görevdeydi, başbakanın da sorumluluğu var. Başbakanın bilgisinin olmaması olabilir mi? Balyoz'da sahte delil var ve Ergenekon'da delil bile yok.</p> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;"><strong>Fatih Hilmioğlu: </strong>Gündeme tek başıma alınmamalıyım, tek başıma gündeme getirilmemeliyim, bu beni üzüyor. Bir sürü hasta mahpus var KCK'den de Ergenekon'dan da var. Levent Ersöz tahliye edilse bile 12 ay hastanede yatacak bir mahkum. Rıfkı Durusoy böbrek kanseri, beyin tümörü olanlar var. Hasta tutuklu meselesi bir bütün halinde birlikte değerlendirilmelidir. Tahliyeler ve yeniden yargılanmalarla ilgili yolsuzluk unutulacak diye bizim üzerimizi örtmeyin. Yolsuzluklar konuşulmalı ama biz de özgür olmalıyız, Başbakan 'kumpas, paralel devlet çete' dedi. Niye burada tutuluyoruz hala. Önce özgürlüğümüz sağlansın, sonra nasıl yargılanırsak yargılanarım. Başbakan, 'İçeride suçsuz yatanlar var' dedi. Arena Stadı'nı mahkeme salonu yapın, 75 milyon da canlı izlesin. Suçsuz olduğumuza inanıyorum ama yolsuzluk örtülecek diye bizim üzerimiz örtülmesin. Böbrek, şeker ve prostat hastalıklarım var.</p> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;"><strong>Tuncay Özkan: </strong>Koğuş arkadaşım Fatih Hilmioğlu'nun durumundan çok kaygılıyım, çok kaygı duyuyorum. Buradaki insanların mağdur olduğunu herkes biliyor, silahlı terör örgütü üyesi olmadığımızı biliyorlar, onlar da biliyorlar suçsuzuz, Başbakan kendine dokununca kumpas var diyor. Silahlı terör örgütü demek için Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet gazetesi bombalamalarını buraya bağladılar.</p> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;"><strong>Yalçın Küçük:</strong> Karar verildi, biz buradan çıkarız. Ne sizin gücünüz, ne başkalarının gücü yeter, karar yukarıdan verildi.</p> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;"><strong>Hurşit Tolon:</strong> Gizli tanık müessesi yok edilmelidir. Önce özgürlüğümüze kavuşmalıyız, burada çürüyoruz, Özel Yetkili Mahkemeler kaldırılmalı. Yeniden adil mahkemelerde yargılanmalıyız. 6 Aralık 2010'da bulunan 5 Nolu CD var. Bu, çok önemli. Bu CD 2 yerden çıktı, 2 sahte bir doğru yaptı. Birini Mehmet Baransu verdi, diğeri de Gölcük'te çıktı. Donanma Komutanlığı raporunda Poyrazköy davasındaki 5 nolu CD'yi bilirkişi incelesin diyor. Donanma ve Emniyet raporu çelişkili, Mahkeme 5 No'lu CD'yi TÜBİTAK'a gönderiyor, aylardır raporu gelmiyor. Her zamanki raporu veren Hayrettin Bahşi bu CD'yi incelememeli. Güvenilir biri incelesin, bu CD'de Balyoz ve Ergenekon'un kumpas olduğunu ortaya çıkacak bilgiler var.</p> <p style="margin: 0px 0px 15px; padding: 0px 10px;"></p> </div> <div class="clear" style="zoom: 1; clear: both; height: 0px; overflow: hidden; color: rgb(102, 102, 102); font-family: Arial, Tahoma, Verdana; line-height: 18px;"></div> <div class="details" style="zoom: 1; overflow: hidden; font-size: 11px; border-top-width: 1px; border-top-style: solid; border-top-color: rgb(204, 204, 204); padding: 9px; color: rgb(102, 102, 102); font-family: Arial, Tahoma, Verdana; line-height: 18px;"></div>