<span style="font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; ">Firmaları bugüne kadar yüksek faiz kıskacını kullanarak zora sokan bankalar şimdi ise 'yok artık' dedirtecek yöntemler geliştirmeye başladı. Bankalar yeni buldukları yöntemi ilk kez Suriye krizi nedeniyle ihracatı ve turizm gelirleri bozulan Hatay'da uyguladı. Şehir son aylarda bazı bankaların yarattığı 'dedikodu' rüzgârıyla savruluyor. İddialara göre, ilde faaliyet gösteren bazı bankalar 'Ali Cengiz' oyununu aratmayan dedikodularla adeta müşterisi olan şirketleri tuzağa düşürmeye çalışıyor. Firmaya kredi açan banka daha sonra piyasada o şirketin batacağına ilişkin dedikodu üretiyor. Sonra da kredisini erken çağırıyor. Olayı anlatan Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, "Bölge işadamlarından konuyla ilgili birçok şikâyet aldım. Sorumlu davranan, küçük şirketleri kollayan bankaların yanı sıra bazı bankalar da etik olmayan yöntemlere başvuruyorlar. Kötü niyetli davranan bazı bankaların görevlileri, kredi verdikleri şirketler hakkında piyasada 'bizden kredi alan şirket sıkıntıda' şeklinde konuşuyorlar. Bankaların bu tutumu nedeniyle kaygılıyız" diye konuştu. Hatay'da gıda alanında faaliyet gösteren Rasim Narin de, şirketlere kredi verdikten sonra 'dedikodu' üreten bankaların olduğunu söyledi. Narin "Antakya ve Mersin kredileri erken çağırılan şirketleri konuşuyor. Bunların arasında haklı olanlar var ama işinde gücünde olan ama sıkıntıya giren şirketler de var. Maalesef ki bunlar çoğunlukta" dedi. </span><br style="padding: 0px; margin: 0px; font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; " /> <br style="padding: 0px; margin: 0px; font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; " /> <strong style="padding: 0px; margin: 0px; font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; ">Hatay ekonomisi durdu<br style="padding: 0px; margin: 0px; " /> </strong><span style="font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; ">Hatay'dan</span><b style="padding: 0px; margin: 0px; font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; "> </b><span style="font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; ">Suriye'ye ihracat 2008'de 123 milyon dolar, 2009'da 186 milyon dolar, 2010'da 250 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2011'de 150 milyon dolara düştü. 2012'de ise neredeyse sıfır noktasına geldi. Cilvegözü ve Yayladağı sınır kapılarından gelen ve giden yolcu sayıları 2010 yılında 2 milyon 581 bin 801 iken, 2011 yılında ise yüzde 17 oranında azalmayla 2 milyon 145 bin 585'e indi. 2012'nin ilk 5 aylık döneminde, geçen yılın aynı dönemine oranla ise yüzde 46'lık bir düşüşle bu sayı 472 bin 292 kişi oldu.</span><br style="padding: 0px; margin: 0px; font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; " /> <br style="padding: 0px; margin: 0px; font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; " /> <strong style="padding: 0px; margin: 0px; font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; ">Sınırdaki iller de darbe aldı<br style="padding: 0px; margin: 0px; " /> </strong><span style="font-family: Tahoma, Arial, Times, serif; line-height: 18px; ">Antakya Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Ali Kuseyri, Türkiye ile Suriye arasındaki siyasi ilişkilerin hızla bozulmasının, sınır illerinde ve özellikle Hatay'da ekonomik ve sosyal kayıplara yol açtığına dikkat çekti. Kuseyri, yaşananları şöyle özetledi: "Ekonomik canlılık büyük darbe alırken, sorunun sürmesi beklentileri de olumsuz etkilemiştir. Suriye'nin dış ticaretinde önemli kalem oluşturan ürünleri, 800 kilometrelik sınır komşuluğu bulunan Türkiye'den karşılamasıyla, bu ülkeyle sınır komşuluğu bulunan Hatay, Adana, Mersin, Gaziantep, Kilis ve Mardin ekonomilerinde yaşanan ciddi hareketlilik, durmuş vaziyette."<br /> <br /> SABAH-İBRAHİM ACAR<br type="_moz" /> </span>