Cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş'ın başvuruda bulunduğu AYM, Adalet Bakanlığı'ndan görüş istedi. Adalet Bakanlığı'nın AYM'ye gönderdiği 49 sayfalık yazıda, Demirtaş'ın yasama organı seçimlerinde milletvekili olarak seçildiğini ve bu görevine başladığı belirtilerek, "Başvurucu halen milletvekili olup, tutuklu olmasının milletvekilliğine bir etkisi bulunmamaktadır. Bir başka deyişle tutuklanması nedeniyle milletvekilliği düşmemiştir. Tutuklu olmasının doğal bir sonucu olan fiili durumlar haricinde, milletvekili olmaktan kaynaklanan tüm hakları devam etmektedir. Bu bağlamda, başvurucunun seçilme hakkınının engellendiğine ilişkin bir iddiası da mevcut değildir" dedi. Yazıda, Demirtaş'ın milletvekili olmasına rağmen tutukluluk halinin devam ettirilmesi ve bu nedenle yasama faaliyetlerine katılmamasına dair şikayetinin özü itibariyle haksız tutuklama ve uzun tutukluluk şikayeti olarak değerlendirmesi gerektiğini ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 5'inci maddesinin 1'inci fıkrası ile aynı maddenin 3'üncü fıkrası altında incelenmesinin uygun olacağının düşünüldüğünü yazdı. Bakanlık yazısında, başvurucunun üzerine atılı suçları kapsamı ve niteliği, tutuklanmasından önce Meclis iradesi neticesinde dokunulmazlığın kaldırılmış olması, tutuklu kaldığı süre dikkate alındığında, milletvekili olarak siyasi faaliyette bulunma hakkına yönelik müdehalenin ölçülü ve demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olduğu düşünüldüğü belirtilerek, "Bakanlığımız, yukarıda belirtilen hususlar ışığında başvurucunun milletvekili olarak siyasi faaliyette bulunma hakkının müdahalede bulunduğuna ilişkin şikayetçinin açıkça dayanaktan yoksun olduğunu ifade etmek ister" dedi. Adalet Bakanlığının Anayasa Mahkemesine gönderdiği bu yazı üzerine Edirne Cezaevinde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise, TBMM Başkanlığına bir yazı yazarak, bulunduğu cezaevinden partisinin Meclis grubu toplantılarına SEGBİS yoluyla katılıp partililere hitap etmek istediğini belirtmişti. Demirtaş, dilekçesinde şöyle demişti: "Sekiz aydır ben ve diğer milletvekili arkadaşlarım yasa dışı bir şekilde tutukluyuz. Ancak, Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesindeki tutukluluk itiraz dosyama sunduğu savunmada, tutukluluğumuzun yasama faaliyetlerimize katılmada herhangi bir engel teşkil etmediğini belirtmiştir. Parlamentonun üçüncü büyük partisi olan Halkların Demokratik Partisi'nin Eş Genel Başkanı ve Grup Başkanı olarak, TBMM'de yasama ve denetleme faaliyetlerinin bir parçası olan grup toplantısına cezaevinden SEGBİS yoluyla bağlanıp Meclis Grubuma hitap etmek istiyorum. Eş zamanlı olarak bütün HDP vekillerinin de SEGBİS yoluyla grup toplantılarına katılımının sağlanmasını talep ediyorum." http://www.memurlar.net/haber/682002/bakanlik-tutuklulugunun-vekilligine-etkisi-yok.html