Ankara Bağımsız Milletvekili Aylin Nazlıaka, TRT Belgesel kanalında yayımlanan ‘Pusula Doğu’ programında Suriyeli küçük bir kızın “Savaşmak zorunda kalsan ne yaparsın” sorusuna verdiği “Kontrol noktasında kendimi patlatırdım” yanıtın yayımlanması nedeniyle RTÜK’e başvurdu. Özgür Suriye Ordusu’nu haklı göstermekamacıyla çocukların istismar edildiğini dile getiren Nazlıaka, ilgili mevzuata göre yayınların “Çocuklara … karşı istismar içeremeyeceği ve şiddeti teşvik edemeyece” ilkesine aykırı hareket edildiği gerekçesiyle gereğinin yapılmasını istedi. Başvur dilekçesinde belgeselin amacının Özgür Suriye Ordusu’nu haklı göstermek, rejimi ise karalamak amacıyla çekildiğini anlaşıldığını dile getiren Nazlıaka, bir tarafın iyi, diğer tarafın kötü olduğu izlenimini yaratmak amacıyla küçük çocukların istismar edildiğini belirtti. Enkaz altından külçe halinde çıkarılan, yüzleri kanlar içinde yaralı, kolu ve bacağı kopmuş çocukların görüntülerinin yer aldığı belgeselde yaralı çocuklarla yapılan röportajlara da yer verildiğini belirten Nazlıaka, dilekçesinde belgeselde küçük çocuklardan aktarılan ifadeleri şöyle sıraladı: Savaş sana neyi ifade ediyor? Beşşar’ın kötü biri olduğunu, Beşşar’dan nefret ediyorum. Özgürlük sana ne ifade ediyor? Özgürlük deyince Beşşar’ın devrilmesi geliyor aklıma. Savaşmak zorunda kalsan ne yapardın? Kontrol noktasında kendimi patlatırdım. Ölümde kork muyormusun? Hayır. Çünkü dayımın oğlu, amcamın oğlu ve babam şehit oldular. Baban nerede? Şehit oldu. Nerede şehit oldu? Hama’da. Nasıl öğrendiniz? Gözümün önünde öldürdüler. Nasıl oldu? Babam ve dört kardeşimi kapının önüne çıkarıp kurşunladılar. Babam ve erkek kardeşim şehit düşerken, diğer kardeşlerim yaralı olarak kurtuldu. Onları o şekilde görünce ne yaptın? Şoka girdim. Babam ve kardeşleri ile birlikte amcam ve amcamın çocukları da gözümün önünde öldürüldüler. Evinize mi baskın yaptılar? Köye baskın yaptılar. Aynı anda köy meydanında 35 kişiyi katlettiler. Nazlıaka, Bağımsız Sinema Merkezi yetkililerinin görüntüleri izlediğini ve “Çocuklara bu konuşmaların ezberletildiği ve uzun bölümlerin de kağıttan okutulduğunun görüntülerden anlaşıldığı” değerlendirmesini yaptıklarını ifade etti. Belgeselde bir kadının Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yönelik “Oğlum gözüm canım Erdoğan, senden bir ricam, bir isteğim olacak, bunun üstesinden geleceğine eminim. Sınırlarına yaklaşıp, sana güvenen sana sığınan Müslümanları, kadınları ve çocukları vuran rejim uçaklarına izin verme, onları uzaklaştır. Allah’ım onların uçaklarını düşür” sözlerinin aktarıldığını ifade eden Nazlıaka dilekçesinde şu ifadeleri kullandı: “Söz konusu belgesel ana fikir olarak ve buna çocuklar da alet edilerek, “Suriye’deki savaşın bir iç savaş olmadığı özgürlük mücadelesi olduğu” verilmeye çalışılıyor. TRT1 ve TRT BELGESEL logolu yayın kuruluşları bu yayınlarıyla, 6112 Sayılı Yasa’nın “Yayın Hizmetleri ilkeleri” başlığı altında yer alan 8. Maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde ifade edilen, “Irk, dil, din, cinsiyet, sınıf, bölge ve mezhep farkı gözeterek toplumu kin ve düşmanlığa tahrik edemez veya toplumda nefret duyguları oluşturamaz”, (ç) bendinde yer alan, “İnsan onuruna … saygılı olma ilkesine aykırı olamaz…” ve (ğ) bendinde belirtilen, “Çocuklara … karşı istismar içeremez ve şiddeti teşvik edemez” ilkelerine aykırıdır” Kaynak: Cumhuriyet.com.tr