İSTANBULBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Veysel Yayan, akıllı şebeke teknolojileri sayesinde rüzgar, güneş, jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektriğin şebekeye aktarımının kolayca yapılabileceğini ve böylece çevre dostu enerji üretilerek, karbon salınımının azaltılacağını belirtti. Yayan, Anadolu Ajansı'nın (AA) "Global İletişim Ortağı" olduğu 6. Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler ve Şehirler Kongre ve Fuarı'nın (ICSG 2018) açılışındaki konuşmasında, geçen 10 yılda Türkiye ekonomisinin her yıl yüzde 5 ortalama büyüme gösterirken, Türkiye'nin son 15 yılda OECD ülkeleri arasında enerji talebi en hızlı artan ülke konumuna ulaştığını kaydetti.Türkiye'nin enerjide büyük ölçüde dışa bağımlı olduğunu dile getiren Yayan, "Ülkemizin 2017'deki enerji ithalatı, yüzde 37 artışla 37 milyar dolar seviyesine ulaştı. Enerjiye ödediğimiz bu tutar, toplam ithalatımız içerisinde en yüksek kalemi oluşturuyor. Ülkemizin enerji bağımlılığını azaltmak için rüzgar, güneş gibi yenilenebilir kaynaklarının oranını artırmamız gerekiyor. Önümüzdeki dönem enerji kaynaklarının verimli kullanılması ve yönetilmesi, bizim için hayati önem taşıyor." diye konuştu.Yayan, akıllı şebekelerin, yenilenebilir enerji kaynaklarının sisteme dahil edilmesini ve enerji kayıp kaçaklarının kontrol altına alınmasını sağlayabildiği için önem taşıdığına işaret ederek, şöyle devam etti:"Isınma, üretim, ulaştırma gibi faaliyetlerde enerji kaynağı olarak yüksek oranda kömür, petrol, doğalgaz gibi fosil kökenli yakıtlar kullanıyoruz. Bu tarz yakıtların kullanılmasıyla atmosfere insan sağlığına zararlı gazlar salınıyor. Akıllı şebeke teknolojileri sayesinde rüzgar, güneş, jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektriğin şebekeye aktarımı kolayca yapılabilecek ve böylece çevre dostu enerji üretilerek, karbon salınımı azaltılacaktır. Dünyada birçok ülke, akıllı şebeke stratejilerini, vizyonunu belirleyerek uygulamaya başlamış bulunuyor. Akıllı şebeke sisteminin en temel öğesi olan akıllı sayaçlar, mevcut şebeke sistemlerinde yer alan sayaçtan farklı olarak sahip olduğu haberleşme altyapısıyla çift yönlü veri akışına imkan sağlıyor. Akıllı sayaçlar enerjinin yüksek doğrulukla ölçülmesi, sayaç okumalarının uzaktan otomatik olarak yapılabilmesi, rüzgar, güneş gibi çevre dostu yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretilebilmesi, kayıp ve kaçak elektrik kullanımının önlenmesi, akıllı ev aletlerinin uzaktan yönetilmesi gibi konularda da çok yönlü fayda sağlayacaktır."Türkiye'de yaklaşık 35 milyon elektrik, 25 milyon su, 12 milyon doğalgaz sayacı bulunduğuna değinen Yayan, bakanlığın elektrik, gaz ve su sayaçları sektöründeki gelişmeleri yakından izlediğini ve değerlendirdiğini ifade etti."Yerli otomobil üretimi aşamasında yoğunlaşmamız gereken alanlardan biri"Veysel Yayan, elektrikli otomobillerin çevreyle dost bir teknoloji içerdiğine dikkati çekerek, "Otomobillerin yakıt olarak elektriği kullanmasıyla dış kaynaklı fosil yakıtlardan kaynaklanan enerjiyi önümüzdeki dönemlerde prizlerden otomobile aktarma imkanımız gündeme gelecek. Bu durum enerji talebinde önemli artış ifade edecek. Bu talebin karşılanması ve şebekeye herhangi bir zararın gelmemesi, mevcut elektrik şebekelerinin akıllı şebekeye dönüştürülmesini zorunlu kılıyor." diye konuştu.Otomobil üreticilerinin araçlarında akıllı sistem teknolojileri kullanmakla yetinmeyip sürücüsüz araçlar üzerinde çalıştığını anlatan Yayan, "Birçok firma sürücüsüz otomobil teknolojisine yoğun yatırım yapmaktadır. Bu nokta yerli otomobil üretimi aşamasında yoğunlaşmamız gereken alanlardan bir tanesidir." dedi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Yayan, etkin bir yönetim biçimi kurmayı, bilgi ve yönetişim teknolojisini kullanarak kaliteyi artırmayı planlayan, katılımcı ve sürdürülebilir kentsel gelişim vizyonu olan "akıllı şehir" kavramının da ortaya çıktığını belirterek, küreselleşmeyle şehirlerin birbiriyle yarış içine girdiğini, her şehrin insanlara daha kaliteli yaşam sunmayı, daha fazla turist ağırlamayı ve yatırımcı çekmeyi amaçladığını söyledi.Dijital ekonomiye geçişte akıllı şehirlerin de dijital imkanlarla donatılmasının ciddi bir sorumluluk olduğunu dile getiren Yayan, Türkiye'nin 2023 stratejik vizyonu doğrultusunda akıllı şebekelerin kurulması ve akıllı şehirlere geçilmesiyle küresel platformda daha etkin, daha güçlü ve daha saygın bir konuma geleceğini vurguladı.Muhabir: Andaç Hongur, Hatice Şenses KurukızKaynak: AA