Eski manken Ebru Şimşek, Posta Gazetesi'nden Alev Gürsoy Cimin'e yaptığı açıklamada, Adnan Oktar'ın çok isteyip de elde edemediği tek kadın olduğunu iddia etti. Adnan Oktar ve çevresine yönelik operasyonlarda 200'e yakın kadın ve erkek gözaltına alındı. Kadınların büyük bir bölümü itirafçı olarak örgütün iç yapısını anlatırken, geçmişte Oktar'ın tehdit ve şantajlarına maruz kalan mağdurlar yaşadıklarını medya ile paylaşmaya başladı. Oktar'a karşı uzun yıllar mücadele veren ve şimdilerde ABD'de yaşayan eski manken Ebru Şimşek, Posta Gazetesi'nden Alev Gürsoy Cimin'e yaptığı açıklamada, Oktar'ın çok isteyip de elde edemediği tek kadın olduğunu iddia etti. Şimşek, aldığı duyuma göre, Oktar'ın pek çok kadın müridini kendisine benzetmek için estetik ameliyattan geçirdiğini belirtirken, en güzel yıllarının mahkemelerde geçtiğini kaydetti. Kendini, Oktar'a karşı mücadelenin 'en büyük neferi' olarak gördüğünü ifade eden Şimşek, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Aslında 19 yıl deniyor ama benim mücadelem 25 yıl önce başladı. Henüz 18 yaşındaydım. Arkamda hiçbir güç olmadan, sadece ailemin desteğiyle Adnan Oktar güruhuyla mücadele ettim. 25 yıl önce ne söylediysem, bugün hepsi doğrulandı. En güzel yıllarım mahkeme salonlarında geçti avukat ordusu ile birlikte. Kullandığım her sözcük büyüteçle tarandı ve başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin çeşitli illerinde sürekli mahkemeler açıldı. Suç isnat edilmeye çalışıldı. Öyle günlerim oldu ki, sabah Şişli, öğleden sonra Tuzla Adliyesi'ndeydim. Artık avukatların kullandığı cep takviminden kullanıyordum. Çok yoruldum, çok yıprandım ama hakkımda açılan 300 üzerinde davadan da beraat ettim. Bunlar hep yıldırma politikalarıydı. Bu arada o mahkemelerde ne rezillikler yaşandığını anlatmaya kalksam roman olur sanırım." Oktar'a operasyon nedeniyle sadece kendi adına değil, birçok mağdur adına mutlu olduğunu dile getiren Şimşek, "Adaletin yerini bulup bulmadığı ise süreç sonunda belli olacak. Kendi hislerim ise devletimin çok güçlü ve istikrarlı olduğunu ve hakkın yerini bulacağını söylüyor" diye konuştu. Habere göre, 12 Kasım 1999’da Adnan Oktar’ın Kandilli’deki evine baskın düzenlenmiş ve 70 kişi gözaltına alınmıştı. Manken Ebru Şimşek’in de aralarında Oktar’ın olduğu 20 kişi Adnan Oktar’dan şikayetçi olmuş, birçok ünlüye seks kasetleri yoluyla şantaj yaptığı öne sürülmüştü. 90’lı yıllarda Türkiye, Ebru Şimşek’in adliye koridorlarında ‘Adnan Hocacılar’ tarikatına dair şok iddialarına kilitlenmişti. Ebru Şimşek 18 yaşında ve dönemin en popüler mankenlerindendi. Ama mesleğini yapamaz hale gelmişti. Çünkü sürekli adliye koridorlarında mücadele ediyordu. 26 Kasım 1999’da DGM’ye ifade veren Ebru Şimşek, Oktar hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Karşılıklı yüzlerce dava açılmıştı. Oktar'ın, onunla yaşama isteğini geri çevirdiği için 'hırsından gözünün döndüğünü' savunan Şimşek, kadınları da kendisine benzetmeye çalıştığını ifade etti. Şimşek, "ABD’de evli, çocuklu, mutlu bir hayatım var. Her şeyi geride bıraktım. Son mesajım şu: “Bir başkasına yapılan haksızlık karşısında susup oturursanız, aynı şey yarın sizin de başınıza gelebilir.” Bu söz rahmetli gazeteci Yavuz Gökmen’in 25 yıl önce uğradığım haksızlık karşısında köşesinde kaleme aldığı yazıdan bir bölüm. Ama bende yıllardır hep şunu söylemişimdir; “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın dersen, o yılan bir gün gelir seni de sokar. Allahım bu güruhun şerrinden beni ve her masumu korusun!" yorumunu yaptı. https://www.abcgazetesi.com/guncel/adnan-oktarin-isteyip-de-elde-edemedigi-tek-kadin-benim/haber-94644