GENELKURMAY Başkanlığı’nın elektronik ve bilişim konusunda sayılı subaylarından, kriptoloji uzmanıydı. MİT’e devredilen Genelkurmay’ın en hassas birimi, Genelkurmay Elektronik Sistemler (GES) Komutanlığı’nda kısım amiriydi. 2010 Ekim’inde ise hayatındaki her şey değişti. İstanbul Askeri Casusluk davasının 56 şüphelisinden biriydi. Çoğunluğunu Denizci subayların oluşturduğu davadaki tek Karacı subaydı. Davada TSK’dan atılan tek subay oldu Yarbay Tamer Karslıoğlu. 14 yıl boyunca çalıştığı birimde her türlü kriptoyu çözen Tamer Karslıoğlu, bir tek yargılandığı davada atılan tek subay olmasının kriptosunu çözemedi. Karslıoğlu, “Geçmişimi ve geleceğimi elimden aldılar” diyerek tepkisini dile getirdi. <div><strong><br /> </strong></div> <div><strong>ŞİFRE ÇÖZÜCÜYDÜ</strong></div> <br> <div>Eski Yarbay Tamer Karslıoğlu (45), Genelkurmay’ın en parlak subaylarından biriydi. Kimileri tarafından Türkiye’nin NSA’i veya Echelon’u olarak anılan GES Komutanlığı’nda ağ güvenliğini sağlamak ve her türlü şifreli dosyaları çözmek de görevlerinin arasındaydı. Ta ki Ekim 2010’da İstanbul Askeri Casusluk soruşturmasında ‘şüpheli’ olana kadar. Karslıoğlu, o tarihe kadar en ufak bir soruşturma geçirmemiş, 69 takdir ve ödülü olan bir subaydı. Microsoft’un Sistem Yöneticiliği ve Veritabanı Yöneticisi dahil 3 uluslararası sertifikaya sahipti. Ermenice, Rusça, Fransızca ve İngilizce biliyordu. Casusluk davasının sanıklarından HAVELSAN görevlisi emekli Deniz Albay Seyfettin Alevcan’da bulunduğu öne sürülen word dosyalarında adı geçtiği gerekçesiyle şüpheli oldu. Aynı birimde çalıştığı astsubaylar Adnan Yılmaz ve Ali Haydar Eser dışında kimseyi tanımadığını iddia etti. Suç örgütü üyesi olmakla suçlanıyordu. Tek Karacı subaydı, soruşturma sürerken TSK’dan atılan tek subay oldu. Yargılandığı İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanı da ismi son günlerde polislerin tahliyesi ile gündeme gelen ve tutuklanan Hâkim Metin Özçelik’ti. </div> <br> <div><strong>9 GÜNDE TSK’DAN ATILDI</strong></div> <br> <div>Şüpheli olduktan kısa bir süre sonra GES Komutanlığı’nda görev yaptığı birim lağvedildi. Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığı’na tayin edildi. Kısa süre sonra da GES Komutanlığı, MİT’e devredildi. Lojistik Komutanlığı’nda 21 Kasım 2011’de Yarbay rütbesi ile göreve başlayan Karslıoğlu, 30 Kasım 2011’de TSK’dan atıldı. Yeni görev yerinde sicil amirleri kendisine 9 gün içinde olumsuz not vermiş, ‘disiplinsizlik’ ve casusluk iddianamesinde hakkındaki suçlamalar gerekçe gösterilerek ordudan atılmasına karar verilmişti. </div> <br> <div><strong>TESLİM OLMADI, ABD’YE GİTTİ</strong></div> <br> <div>Silahını ve kimliğini teslim eden Karslıoğlu için yeni bir hayat başladı. Ankara’da bilişim sistemleri işi yapan bir firmanın bölge müdürü olarak sivil hayatında ilk işine başladı. 2012 Ağustos’unda 7 yıl 4 ay 22 gün hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesi, cezasını onadı. Kararın onandığı gün, vize için ABD Başkonsolosluğu’na başvurdu. ABD’de öğrenim gören oğlunun yanına gitti. O günü şöyle anlattı: “Bana askerlik hayatıma adım attığım günden beri ilk olarak şunu öğrettiler: ‘Teslim olmayacaksın’. Ben de teslim olmamayı seçtim. ABD’ye gittim.”</div> <br> <div>6 aylık vize ile gittiği ABD’de 13 ay kaldı. Son 7 ayını kaçak olarak geçirdi. Tek kişilik odalarda kaldı. Anayasa Mahkemesi’nin Ocak 2015’te İstanbul Askeri Casusluk davasında yargılanan sanıklar hakkında ‘hak ihlali’ kararı vermesinin ardından hakkındaki yakalama kararının kalkmasıyla Türkiye’ye döndü. 45 yaşındaki Tamer Karslıoğlu, şu anda özgür. Anayasa Mahkemesi’nin kararına rağmen ‘sabıkalı’ gözüküyor.</div> <div><strong><br /> </strong></div> <div><strong>Kriptosunu çözemedim</strong></div> <br> <div>HAYATI alt üst olan, 5 yıl boyunca susan Tamer Karslıoğlu ilk kez konuştu ve sordu: “Hayatımı, geleceğimi, geçmişimi çaldınız. Bütün bunları ne için yaptınız. Tek bir disiplin cezası almamış, 69 takdirnameli bir subayı hangi gerekçeyle disiplinsiz diye ordudan attınız.” Karslıoğlu, “Hayatım kripto çözmekle geçti. Ancak bu soruların kriptosunu çözemedim” diyor ve Genelkurmay’a gönderdiği mektubun hikayesiyle başlıyor söze.Karsloğlu, kriptosunu 5 yıldır çözemediği şu soruları soruyor: </div> <div>“1 Nisan tarihinde yaptığınız açıklamada samimi misiniz? Madem hukukun üstünlüğüne saygı duyuyordunuz ve söz konusu kumpas davalarının hakkaniyetle neticeleneceğini biliyordunuz, beni neden attınız? Silahlı Kuvvetlerin içerisinde bu suça ortak olan, yardım eden, belge temin eden kişilerle ilgili olarak şu ana kadar ne yapıldı? </div> <div><strong><br /> </strong></div> <div><strong>HİÇBİR DELİL YOKTU</strong></div> <br> <div>Yargılandığım davada hiçbir telefon kaydı, tape, para transferi, mail vs. hiçbir delil yoktu. Sadece kimin hazırladığı belli olmayan, şu an anlaşıldığı üzere üretilmiş, sözde iki adet word dokümanı vardı. İhlal kararı değerlendirdiğinde, vahim bulunarak atıldığım iddianamenin çökmüş olduğu anlaşılıyor mu? Silahlı Kuvvetler’de GES Komutanlığı’nda kritik görevlerde bulunduğum kısım 10 sene boyunca gerekliydi de, Silahlı Kuvvetleri’ndeki kadro değişikliklerinden sonra mı gereksiz bulundu? Bu kısım neden yok edildi?”</div> <div>Karslıoğlu, “Geçmişimi ve geleceğimi elimden aldılar” dedikten sonra şu sözlerle noktalıyor: “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bu ülkede yaşayan herkesin kendisi ile bir alaka kurulamasa dahi, bir dokümanda adı yazdığı için senelerce hapis cezası verilebileceği onaylanmıştır. Kanaatim odur ki: ‘Bir ordu savaşı silahla değil ancak silah arkadaşlığının gücüyle kazanabilir. Türk milleti adına mahkûm edildim ve silahlı kuvvetlerden atıldım. Türk Milletine hakkım helal olsun. Ancak bu kararları alanlara ve bu süreçte yetkili ve sorumlu olmasına rağmen sessiz ve etkisiz kalanlara hakkımı helal etmiyorum.”</div> <div>Karslıoğlu, 7 yıl 4 ay hapis cezası onanınca ABD’ye gitti. Karslıoğlu, Colorado’da kaldığı süre içerisinde Colorado State University’de düzenlenen Türk günü etkinliklerine katıldı, organizasyon komitesinde yer aldı.</div> <br> <br> <div>Hürriyet</div> <div><a href="https://twitter.com/Kubracandar">@Kubracandar</a></div>