Olay, 6 ay önce Seyhan ilçesindeki özel bir kreşte meydana geldi. İddiaya göre, kreşte görevli 20 yaşındaki lise mezunu eğitmen M.İ., Nazan ve İbrahim Subaşı çiftinin 2,5 yaşındaki kızları D.E.S.’ye şiddet uyguladı. Baba ise kızının sırtındaki izlerden öğretmenin şiddet uyguladığını öğrenip kızını hastaneye götürdü. Hastanede yapılan muayene sonucu doktorlar, D.E.S.'e ‘yaşamsal tehlike oluşturmaksızın, basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde yaralandığı’ yönünde darp raporu verdi. Aile, söz konusu raporla birlikte konuyu yargıya taşıyıp, öğretmen M.İ. için Adana Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcılık soruşturma başlatırken, küçük çocuğun da psikolog eşliğinde ifadesi alındı. Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nde davanın ikinci duruşması da görüldü. Duruşmaya tutuksuz sanık kreş öğretmeni M.İ. katılmazken, küçük kızın avukat annesi Nazan Subaşı, hesap uzmanı babası İbrahim Subaşı, tarafların avukatları, Adana Baro Başkanı Veli Küçük ve Adana Barosu Çocuk Hakları Komisyonu üyeleri katıldı. Söz konusu davanın iddianamesinde, “Şüphelinin, mağdurun tuvaletini yaptırırken, küçük çocuğun huysuzluk yapması nedeniyle onu elle darp ederek yaraladığı” yönündeki yorumlara yer verildi. Davanın ilk duruşmasında hakim karşısına çıkan M.İ., hakkındaki suçlamaları kabul etmedi, beraatını istedi. Mahkemenin ‘bilirkişi’ olarak atadığı heyet ise, kreşteki güvenlik kamerası görüntülerini inceledi ve hazırladığı raporla şiddeti belgeledi. Söz konusu bilirkişi raporunda güvenlik kamerasından alınan fotoğraf kareleriyle olay anı anlatıldı ve söz konusu darp olayını tek M.İ.’nin yapmadığı diğer öğretmenlerin de küçük kıza fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığı ortaya çıktı. Duruşmada ise mahkeme hakimi, polise yazı yazarak kreşten 3 günlük görüntü kayıtlarını isteyip duruşmayı eksiklerin giderilmesi için Eylül ayına erteledi. “Tırnak izlerini eşim gördü” Güvenlik kamerası kayıtlarını izleyen anne Nazan Subaşı, muhabirine yaptığı açıklamada hukuki süreci başka çocuklara da böyle darp olayları yaşanmasın diye başlattıklarını belirterek, “Kızım 3 gün kreşe gitti. Kreşe götürdüğümde kızım bana yapışıp gitmek istemedi. Bende bunu kreş öğretmenine sordum ve o da buna normal dedi bende inandım. Daha sonra kreşten öğlen eşim aldı kızımızı ve eve gitmişler. Kızımın üstünü eşim değiştirirken tırnak izlerini fark etmiş ve bana söyledi. Daha sonra ben bunu kreş yöneticisine sordum ve biz yapmadık cevabını aldım. Kızımın sırtında ama birden çok tırnak izi vardı. Ardından ise biz eşimle birlikte kızım için darp raporu alıp hukuki süreci başlattık. Savunmasız bir çocuğa nasıl bunu yapmışlar ben şoktayım” dedi. “Liseyi bitiren kişi 2,5 yaşındaki çocuklara bakmasın” Polisin ilk tutanağında ‘Görüntülerde hiçbir darp ve cebire rastlanmamıştır’ yazdığını söyleyen anne Subaşı, “Daha sonra şikayetçi olup hukuki süreci başlattığımızda polis ilk tutanağında ‘Görüntülerde hiçbir darp cebire rastlanılmamıştır’ yazmış. Ben bunu daha sonra hakime dedim ki bu bilirkişi marifetiyle izlenmesini istiyorum dedim. Ardından başka bir bilirkişi raporunda gördük ki 3 kişi benim kızımı darp etmiş. Bir tanesi benim kızımın saçlarını çekmiş, bir diğeri oyuncağını yere atmış biri ise kızımı yere ittirmiş. Ben görüntüleri gördüğümde şoka uğradım. Ben bütün çocuklar için bu mücadeleyi sürdürüyorum. Bu süreçte iftiralara maruz kaldım. Liseyi bitiren kişi 2,5 yaşındaki çocuklara bakmasın” diye konuştu. Kaynak: Cumhuriyet.com.tr