Bizlere, daha önce emsali görülmemiş bir güvenle layık gördüğünüz görevin öneminin bilincindeyiz. Seçim dönemi bitmiş, söz verdiğimiz gibi hizmet yarışı başlamıştır. Bugün birlik olma zamanıdır. Kavgayla geçirecek vaktimiz yok. El ele verip, meslek onurumuz için, hukuk devleti için, yargı bağımsızlığı için, hukukun üstünlüğü için, meslek alanımızın daraltılmasına yönelik teşebbüsleri önlemek ve meslek alanımızı genişletmek için, saymakla bitmeyecek dağ gibi birikmiş bütün meslek sorunlarını çözmek için kenetlenmek zorundayız. Bize verilen görev kavga değil, mücadele görevidir. Bu görevi, Ankara Barosu’na yakışan bir kararlılıkla yerine getireceğimizi bir kez daha tekrarlıyorum. Ankara Barosu, Atatürk Cumhuriyetinin barosudur. On bin seçkin avukat mensubu ve stajyer avukatlarıyla Türkiye’nin lider barosudur. Ankara Barosu, hiçbir zaman hiçbir siyasi partinin izinde olmayacaktır. Hiçbir meslektaşımızı dışlamayacağımıza, her meslektaşımızı, hiçbir ayrım gözetmeksizin kucaklayacağımıza bir kez daha söz veriyorum. Ancak Ankara Barosu, hukuk devletine, demokrasiye ve Anayasa’nın değişmez maddeleriyle tanımlanmış Cumhuriyetin temel ilkelerine yönelik hiçbir saldırı karşısında da sessiz kalmayacaktır. Buna da söz veriyorum. Kıymetli Meslektaşlarım, Malumlarınız olduğu üzere, cumhuriyet ve demokrasi birbirlerine karşıt kurumlar değillerdir. Bu kurumları birbirine karşıt olarak göstermek bu iki vazgeçilmez değerimize büyük zarar verir. Demokrasiden ve emperyalist dünyaya karşı destansı bir mücadelenin sonunda Yüce Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetten verilen her taviz, hukuk devletinden, hukukun üstünlüğü idealinden, kısacası geleceğimizden ve mesleğimizden verilen bir tavizdir. Ankara Barosu, demokrasiye ve Cumhuriyete yönelik her saldırıya karşı dimdik ayaktadır, her saldırıyı göğüslemeye hazırdır. Kıymetli Meslektaşlarım, Seçim yarışının kaybedeni yoktur. Yarışan her adayın ideali, Ankara Barosu’na hizmet etmek olduğuna göre, sonunda Ankara Barosu kazanmıştır. Bu yarışta, karşı karşıya değil, yan yana yarıştığımız bütün adaylara, Sayın Av. Aydoğan Koru’nun, Sayın Av. Ziynet Özçelik’in, Sayın Av. Bülent Turhan Gündüz’ün ve Sayın Av. Tevfik Demir’in şahsında tebrik ve teşekkürlerimi sunuyor, yeni başlayan dönemde desteklerini beklediğimi tekrarlıyorum. Ankara Barosu’nun, başta görevi devraldığımız sayın meslektaşlarımız olmak üzere, önceki bütün başkanlarına, yönetim, denetim ve disiplin kurullarına ve Türkiye Barolar Birliği delegelerine fedakarca sundukları hizmetleri için teşekkürlerimi arz ediyorum. Milli mücadelenin sembol şehri Ankara’nın Cumhuriyetimizin başkenti oluşunun 87. yıl dönümüne denk gelen bu anlamlı günde, konuşmamı bitirirken son cümlem, bu yola çıktığımızda yanımda yer alan bir avuç meslektaşıma dile getirdiğim ilk cümle. Bu cümleyi, bana, Siz on bin seçkin meslektaşıma ve geleceğimizin güvencesi stajyer meslektaşlarımıza buradan ifade etme onurunu verdiğiniz için teşekkür ederim: Söz verdiğimiz gibi, Birlikte başaracağız. Av. Metin FEYZİOĞLU Ankara Barosu Başkanı