“Güle guş ettiremez boş yere bülbül inler
 Varak-ı mihr-ü vefayı kim okur kim dinler”
 
Mesleğimizin yaşadığı saygınlık kaybını, sayıları ile birlikte sorunları da artan meslektaşlarımızın sıkıntılarını sessizce izlemeyi içime sindiremediğim için Kami Mehmed Efendi’nin yaklaşık üçyüz yıl önceki bu beytinin geçerliğini koruduğunu   bile bile mesleki sorunlarımız hakkında bir kez daha görüş bildirme cesaretinde bulunacağım.
Önceki yazılarımın bir kısmı doğrudan baro yönetimlerimize ve genel kurullarına yönelik idi. Örneğin, 2008 kongre dönemi öncesinde 26 Temmuz 2008 tarihli yazımla baro genel kurullarına gündem önerilerinde bulundum.(1) Adana ve Edirne barolarının bu önerileri gündemlerine aldıklarını öğrendim. Önerilerim,  Avukatlık Yasası’nın barolara ve Türkiye Barolar Birliği’ne mesleğin gelişmesi, meslektaşların haklarının korunması, sosyal durumlarının geliştirilmesi konusunda yüklediği görevlerin ve yetkilerin hakkının verilerek, yeni yasal düzenlemeleri beklemeden baro genel kurullarını sadece seçim yapan bir organ görüntüsünden çıkarıp radikal kararlar alarak uygulamaya geçilmesi gerektiği görüşü ile hazırlanmıştı. Genel Kurullarımızın, istenirse   hem kendi barolarını ve hem de Türkiye Barolar Birliği’ni yönlendirebileceklerine inanıyorum.
 
1.            BAROLAR VE TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ, HUKUK FAKÜLTELERİNİN MÜFREDAT PROGRAMLARINA MÜDAHALE ETMELİ, ÖĞRETİM ÜYELERİNİN NİCELİK VE NİTELİĞİNİ DEĞERLENDİRMELİ VE EĞİTİM KALİTESİNİ YETERSİZ GÖRDÜKLERİ HUKUK FAKÜLTELERİNİN MEZUNLARINI STAJYER LİSTESİNE KABUL ETMEMELİDİR.
2.            BAROLAR, TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ İLE BİRLİKTE HER BARO İÇİN UYGUN STAJYER VE AVUKAT SAYISINI SAPTAMALI VE BU SAYI ÜSTÜNDEKİ BAŞVURULARI KABUL ETMEMELİDİR.
3.            BAROLAR VE TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ HAZIRLAYACAKLARI YÖNETMELİKLE “STAJ BAŞARI DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ” OLARAK AVUKATLIK STAJINA GİRİŞTE, STAJIN DEVAMINDA VE SONA ERMESİNDE “BAŞARI YOKLAMALARI” YAPABİLİR.
4.            MESLEK İÇİ EĞİTİM SÜREKLİ VE ZORUNLU OLMALIDIR.
5.            MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI ZORUNLU OLMALIDIR.
6.            AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİNİN BARO ONAYINDAN GEÇİRİLMESİ ZORUNLU OLMALIDIR. BU DÜZENLEME YAPILANA KADAR   6 Eylül 2008 TARİHLİ RESMİ GAZETE’DE YAYINLANARAK YÜRÜLÜĞE GİREN AVUKATLIK KANUNU YÖNETMELİĞİ DEĞİŞİKLİĞİ HÜKÜMLERİ TİTİZLİKLE UYGULANARAK ÖNCELİKLE SÜREKLİ AVUKATLIK HİZMETİ İÇEREN SÖZLEŞMELERİN BAROLARIN İNCELEMESİNDEN GEÇİRİLMESİ SAĞLANMALIDIR.
Önerilerim bu başlıklarından oluşuyordu. Bunlardan meslek içi eğitim ve mesleki sorumluluk sigortası konularında henüz “zorunluluk” aşamasına gelinemedi ise de bir ölçüde yol alındı, diğerlerinde bir gelişme olmadı.
2010 kongre dönemi öncesinde 8 Temmuz 2010 tarihli yazımla baro genel kurullarına gündem önerilerimi tekrarladım.(2) 2008 döneminden farklı olarak bu öneriler hiçbir baromuzun genel kurul gündemine giremedi.
Kongreler tamamlandıktan sonra 26.12.2010 tarihinde “BAROLARIMIZ GENEL KURULLARINI TAMAMLADI, ŞİMDİ NE YAPACAKLAR?” başlığı ile bir hatırlatmada daha bulundum.(3)
Bu hatırlatmanın da işe yaramadığını görünce çareyi, başta “DÜNYANIN EN BÜYÜK BAROSU” konumundaki İstanbul Barosu ile Ankara ve İzmir baro başkanlarına açık mektup yazmakta gördüm.(4) Ancak, mektubum da yanıtsız kaldı.
Bütün bunlar olurken   baro yönetimlerimiz bir yılı daha tamamlamak üzereler. Bir iki ay sonra   seçim ortamına girilecek ve asıl gündemi 2012 yılı Ekim ayında yapılacak seçimler oluşturacak.
Ne yazık ki barolarımız bu dönem de meslek sorunlarının çözümünde öncü olmadılar, radikal kararlar alıp; hukuk fakültesi sayısından müfredatına, mesleğe girişin düzenlenmesinden avukat sayısına, “cumuk avukatlığı”nın yarattığı sorunlardan, “ücretli avukat” garabetine, avukatlık ücret sözleşmesinin zorunlu olmasına kadar kendi yetkileri ile bulabilecekleri çareleri aramadılar. Bu temel sorunlarla ilgilenmek yerine bunların yarattığı güncel sorunlarla boğuştular, meslektaşı görüp mesleği göremediler.
Dilerim önümüzdeki birkaç ay belirttiğim konular için verimli geçer ve baro genel kurullarımızın sadece organları seçme işlevsizliğine son verilir.28.9.2011