T.C.

 

YARGITAY

 

10. HUKUK DAİRESİ

 

E. 2009/18206

 

K. 2010/3128

 

T. 8.3.2010

 

• KURUM KAYITLARINDAKİ DOĞUM TARİHİNİN DÜZELTİLMESİ İSTEMİ ( 3600 Gün Malullük Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Primi Ödemiş Olma Şartını Gerçekleştiren ve 54 Yaşını İkmal Ettiği Tarihi Takip Eden Aybaşında Yaşlılık Aylığı Bağlanmasına Hak Kazanabileceği )

 

• PRİM ÖDEME ŞARTI ( Yaşlılık Aylığı Bağlanması - 3600 Gün Malullük Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Primi Ödemiş Olma Şartını Gerçekleştiren ve 54 Yaşını İkmal Ettiği Tarihi Takip Eden Aybaşında Yaşlılık Aylığı Bağlanmasına Hak Kazanabileceği )

 

• YAŞLILIK AYLIĞI BAĞLANMASI ( 3600 Gün Malullük Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları Primi Ödemiş Olma Şartını Gerçekleştiren ve 54 Yaşını İkmal Ettiği Tarihi Takip Eden Aybaşında Yaşlılık Aylığı Bağlanmasına Hak Kazanabileceği )

 

506/m.60, Geç.81

 

5510/m.Geç.1

 

ÖZET : Dava, Kurum kayıtlarında yanlış yazılan doğum tarihinin düzeltilmesi ve yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Sigortalılık süresi başlangıcı tarihi itibariyle 15 yıllık sigortalılık süresini doldurma şartını yerine getirmesine karşın, onunla birlikte gerçekleşmesi gereken 3600 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olma şartını 2007 yılı içerisinde gerçekleştiren ve 22.11.1957 tarihinde doğan davacının; ( yukarıda açıklanan diğer şartlarında gerçekleşmesi şartıyla ) 54 yaşını ikmal ettiği tarihi takip eden aybaşında yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanabileceği gözetilerek, yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekir.

 

DAVA : Dava, Kurum kayıtlarında yanlış yazılan doğum tarihinin düzeltilmesi ve 26.01.2009 tarihli isteği gözetilerek yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesi istemine ilişkindir.

 

Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir.

 

Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Mustafa Arınmış tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

 

KARAR : Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

 

Sigortalının, yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin yazılı isteğine istinaden davalı Kurum tarafından yaşlılık aylığı bağlanması için ayrıca; “belirli süre sigortalı olma, belli gün sayıda prim ödeme, yaş haddi, sigortalı olarak çalışılan işten ayrılmış olma” koşullarının da birlikte gerçekleşmesi gerekir. 5510 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi uyarınca davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun 60. ve geçici 81. maddelerinde yaşlılık aylığı bağlama koşulları, belirli gruplar halinde düzenlenmiş olup, her somut olayda, sigortalının dahil olduğu gruba ilişkin koşullar esas alınmalıdır.

 

Eldeki davaya ilişkin olarak 506 sayılı Kanunun geçici 81. maddesinin ( C ) bendine göre;

 

“a- ) 23.05.2002 tarihinde 15 yıllık sigortalılık süresini kadın ise 50, ... yaşını doldurmuş ve 3600 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş bulunanlara istekleri halinde yaşlılık aylığı bağlanır.

 

b- ) 23.05.2002 tarihinde ( a ) bendinde öngörülen şartları yerine getiremeyenlerden bu şartları; ...

 

bb ) 24.05.2005 ile 23.05.2008 tarihleri arasında yerine getirenler kadın ise 54, ... yaşını doldurmuş olmaları, ... şartı ile yaşlılık aylığından yararlanabilirler.” düzenlemesi gözetildiğinde; sigortalılık süresi başlangıcı 11.10.1976 tarihi olup, 15 yıllık sigortalılık süresini doldurma şartını 23.05.2002 tarihinden önce yerine getirmesine karşın, onunla birlikte gerçekleşmesi gereken 3600 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olma şartını 2007 yılı içerisinde gerçekleştiren ve 22.11.1957 tarihinde doğan davacının; ( yukarıda açıklanan diğer şartlarında gerçekleşmesi şartıyla ) 54 yaşını ikmal ettiği 22.11.2011 tarihini takip eden aybaşı olan 01.12.2011 tarihinde yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanabileceği gözetilerek, yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

 

O halde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

 

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.03.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.