Zeynep Irmak GÜRŞEN’in Haberi

Geçtiğimiz günlerde TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen ‘Milli İstihbarat Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayı için Köşk’e gönderildi. Avukat Selahattin Sarıoğlu tartışmalı MİT Yasası’nda yapılan değişikliklere değerlendirerek, bazı hususların hukuka ve insan haklarına aykırı olduğunu belirtti.

Kanun Teklifi olarak TBMM Genel Kurulu’na gelen ve 2 bölüm 16 maddeden oluşan MİT (Milli İstihbarat Teşkilatı) Kanunu geçtiğimiz hafta tartışmalı görüşmelerin sonucunda kabul edilmişti. Malatya Çağdaş Avukatlar Derneği Başkanı ve eski Baro Başkanı Selahattin Sarıoğlu tartışmalara neden olan MİT Yasası’nı değerlendirdi.

 “MİLLİ GÜVENLİK KURULU YETMİYOR MU?”

Yasa ile Bakanlar Kurulunun MİT’e geniş yetkiler verebileceğini ifade eden Selahattin Sarıoğlu, “MİT’in görevleri 1983 yılında çıkarılan kanunla belirlenmişti ve görevleri çerçevelenmişti. Bazı noktalarda ucu açık yerler vardı ama genel anlamda bir çerçeveye sokulmuştu. Şimdi tekrar bir değişiklik yapılıyor ve MİT’e geniş yetkililer veriliyor. Bakanlar Kurulu’nca MİT’e Dış Güvenlik, Terörle Mücadele, Milli Güvenlik gibi konularında her türlü görev yapma yetkisi verilecek. Yasada ‘Milli Güvenlik Kurulunca belirlenecek diğer görevleri yapmak’ şeklinde bir madde vardı. Bu maddeyle mili güvenlik ibaresinden sonra ‘Bakanlar Kurulunun belirlediği her türlü görevi yapacak’ maddesi eklenmiş. Milli Güvenlik Kurulu yetmiyor mu? Bakanlar Kuruluna da görevler veriliyor” dedi.

 BAKANLAR KURULUNA GENİŞ YETKİLER Mİ VERİLİYOR?

MİT’in bir yürütme organı olduğunu dile getiren Sarıoğlu, tüm yürütme organlarının siyasi otoritenin denetiminde olduğunu belirtti. Yasa ile Bakanlar Kuruluna geniş yetkilerin verildiğini söyleyen Sarıoğlu, “Bakanlar Kurulu ‘Dış Güvenlik, Terörle Mücadele, Milli Güvenlik’ konularında MİT yetki verecek. Bu üç konu zaten çok soyut konular Milli Güvenlik, Terörle Mücadele kavramının içerine her şey girebilir. Bu şekilde Bakanlar Kuruluna sınırsız bir alan verilmiş olacak. MİT’e istenilen görevler verilecek ve bunlar yasaya uygun hale getirilecek. Eskiden MİT görevlilerinin soruşturma yapmaları için öncelikle bir soruşturma izninin verilmesi gerekiyordu. Ama şimdi yapacakları görevler kanunlara dayandırılacak. Yani yurtdışında faaliyetlerde bulunabilir, terör örgütüyle görüşebilir, istediği kişiyi dinleyebilir” ifadelerini kullandı.

 “YARGIDAN KAÇMA SÖZ KONUSU”     

Dinlemelerle ilgili konuşan Avukat Selahattin Sarıoğlu, “Dinlemelerle ilgili herhangi bir hukuk dışılık olduğu takdirde eskiden Cumhuriyet Savcıları doğrudan doğruya, hiçbir izin gerektirmeksizin görevine ilişkin olsun ya da olmasın o MİT görevlisini soruşturabiliyordu ve dava açabiliyordu. Bu hüküm ile bu yasa ile kaldırıldı. Bu şekilde Cumhuriyet Savcılarının yetkilileri ellerinden alındı. Burada yargıdan kaçma söz konusu. Yeni değişiklikle deniliyor ki ‘yabancıların ve yabancı ülkedeki iletişimlerin dinlenmesi için MİT müsteşarının ya da yardımcısının izni yeterlidir.’ Mahkeme kararı olmadan dinleyebilir yetkisi söz konusu.  Bir diğer husus ise MİT mensupları, MİT görevlileri, diğer görevliler, MİT’te daha önce görev alanlar, MİT’te görev alacaklar ve alınma ihtimali olanların her türlü iletişimlerinin tümü mahkeme kararı olmadan dinlenebilir. Şüphelendiği her kişiyi dinleyecek” dedi. MİT içinde yapılan dinlemelerin mutlaka mahkeme kararı ile yapılması gerektiğini söyleyen Sarıoğlu, aksi takdirde bunun hukuka aykırı olacağını belirtti.

 

“BAKANLAR KURULU’NUN TÜZEL KİŞİLİĞİ VAR”

MİT’in çalışma alanlarının genişletildiğini belirten Sarıoğlu, MİT görevlilerinin yapacakları işler noktasında yasal dayanakların oluşturulduğunu ifade etti. Sarıoğlu, “MİT’le ilgili mevcut kanunun son maddesi diyor ki, ‘MİT, devletin güvenliği ile ilgili istihbarat hizmetlerinden başka hizmet istikametine yöneltilemez’ net ve açık bir maddedir. Şimdi bu maddeye şu eklendi. ‘Devletin güvenliğiyle ilgili sınır ötesi görevler hariç olmak üzere başka istikametlere yönlendirilemez’ deniliyor. Bunu yasal bir çerçeveye oturtturuyor. Bakanlar Kuruluna da bu yetkiyi veriyor. Bakanlar Kurulu tüzel kişiliği olan bir kurumdur. Bu nedenle cezai bir sorumluluk olursa ya da yanlış yetkiler verilse kurul, ‘biz kuruluz bizi mahkemeye gönderemezsiniz’ diyebilecek. Bu sıkıntılar da yaşanabilir” şeklinde konuştu.


“BU YAPI NASIL DENETLENECEK?”

MİT’in bu kadar dağınık hale getirilmemesi gerektiğini dile getiren avukat Sarıoğlu, “Yargının denetimi azaltılarak cumhuriyet savcısının, hakimin yetkileri azaltılıyor. Peki, bu önemli yapı nasıl denetlenecek? O bakımdan MİT’in bu kadar dağınık hale getirilmemesi ve denetiminin kesinlikle sağlanması gerekiyor. Bir diğer madde ise, ‘MİT’in çalışmaları sırasında, MİT’in görev ve faaliyetlerine yardımcı olanlar, görev ve faaliyetlerinden sorumlu olanlar, bu görevleri nedeniyle sorumlu tutulamaz.’ Bu yasalar ile MİT’in sınırları belli olmayan görevleri olacak” diye konuştu.

 “KİŞİ HAKLARINA TAMAMEN AYKIRI”

MİT’in istediği her kurumdan bilgi alabileceğini söyleyen Selahattin Sarıoğlu, bunun Anayasa’ya ve insan haklarına aykırı olduğunu belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:

“MİT görevlileri görevlerinin gereği olarak devlet kurumlarından, belediyeden istediği her bilgiyi alacak. Ama yasa ile bu bilgi verme alanının sınırları da genişledi. Meslek örgütlerinden, Baro, ziraat odası, tabipler birliği gibi derneklerden, iletişim organları, sosyal medyanın verilerine girebilecek ve her türlü arşivlerini araştırabilecek.  Buna karşı çıkılamayacak, bilgileri verilmediği takdirde cezai yaptırım olacak. Bu kesinlikle anayasaya, ekonomik özgürlüğe, kişi haklarına tamamen aykırıdır. Sayın Cumhurbaşkanımız da bu hususları mutlaka görecektir.”

 “ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER YENİDEN Mİ KURULUYOR?”

MİT mensuplarının yargılanma noktalarına değinen Sarıoğlu, kaldırılan özel yetkili mahkemelerin yeninde devreye gireceğini savundu. Sarıoğlu, “Mahkeme dosyalarıyla ilgili ilginç bir durum daha var. Davanın içeriğine ve dosyasına MİT istediği gibi girecek, denetleyecek. Tutanaklarda neler var, ne ifadeler verilmiş bunu görebilecek. Bu da yetmezmiş gibi örnek de alabilecekler. Bizim mevcut yargı düzenimizde sadece taraflar, avukatlar, hakim, cumhuriyet savcısı dosyaya bakabilir. Şimdi bunun içine MİT’te giriyor. Benim müvekkilimin dosyasının başka bir kişinin bakmasını ben hukuka aykırı olarak görüyorum. Bir diğer konu ise, yasanın 7. maddesinin 3. fırkasında yer alan HSYK ibaresi. ‘Bu kanuna giren suçlar ile MİT mensuplarının görev suçlarına ilişkin yargılanmaları yapmalara HSYK’nın belirlediği Ankara Ağır Ceza Mahkemesi yetkilidir’ bu çok can alıcı bir maddedir. Hangi ağır ceza mahkemesinde yargılanacak? Neden HSYK’nın belirlediği mahkeme davaya bakacak? Bu yeni bir özel yetkili mahkemelerin kuruluyor olması demektir. Ankara’daki herhangi bir Ağır Ceza Mahkemesi davaya bakabilir. Özel yetkili mahkemeler kapatıldı ama yeniden bir özel mahkeme kuruluyor. Kapatılan özel mahkemeler bu şekilde yeniden hortlayacak” ifadelerine yer verdi.

 “CUMHURBAŞKANININ BU HUSUSLARA DİKKAT EDECEĞİNİ UMUYORUM”     

Değişen şartlara göre değişikliklerin yapılabileceğini belirten avukat Selahattin Sarıoğlu, yapılan değişikliklerin hukuk çerçevesinde olması gerektiğini söyledi. Sarıoğlu, “Değişiklikler nasıl yapılıyorsa yapılsın partimi ve iktidarımı güçlendireyim diye yapılmamalıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin birliği, bütünlüğü, halkın mutluluğu, kalkınması, güçlenmesi yönünde yapılmalıdır. Bunun içinde yasa değişiklikleri de vardır. Yasaların titizlikle değiştirilmesi gerekiyor.  Cumhurbaşkanı kimseyi kırmayayım kaygısı içinde olmamalıdır. Anayasa bağlı bir şekilde, Anayasa’nın kendisine yüklediği sorumluluklar çerçevesinde, sadece Türkiye Cumhuriyeti’ne ve milletine yararlı olayım kaygıyla değişikliklere bakmalıdır. Cumhurbaşkanımızın da bu hususlara dikkat edeceğini umut ediyorum” şeklinde açıklama yaptı.

KAYNAK:
www.busabahmalatya.com  BUSABAH GAZETESİ