DURUŞMA GÜN VE SAATİ - TENSİP TUTANAĞI İLE TEBLİGATTA YAZILI DURUŞMA SAATİNİN FARKLI OLMASI - BORÇLUNUN YOKLUĞUNDA DURUŞMA YAPILARAK KARAR VERİLMESİ HATALIDIR



7201/m.32

ÖZET : Tensip tutanağında yazılı duruşma saati ile tebligatta yazılı duruşma saatinin farklı olması halinde, borçlunun yokluğunda duruşma yapılarak karar verilmesi hatalıdır.

DAVA : Merciice verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar borçlu tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Takip borçlusu R.K. adına çıkartılan duruşma gün ve saatini bildirir tebligat parçasında duruşma gününün doğru yazıldığı ancak saatinin 11.10 olarak yazıldığı görülmüştür. Tensipte ise duruşma saati 11.00 olarak belirlenmiştir. Bu durumda usulüne uygun bir tebligattan sözedilemez. Merciice, tensip tutanağında yazılı duruşma saatine uygun olarak tebligat yapılmadan yazılı şekilde borçlunun yokluğunda duruşma yapılarak karar verilmesi hatalı olmuştur.

SONUÇ : Mercii kararının yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 2.12.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


T.C
YARGITAY
16. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO. 2011/8343
KARAR NO. 2012/1192
KARAR TARİHİ. 14.02.2012

40 ADET DOSYA İÇİN 09.00'A DURUŞMA SAATİ VERİLMESİ - AYNI GÜNDE GÖRÜLECEK 40 CELSE İÇİN TEK SAAT VERİLMESİ
AYNI GÜNE KONULAN DURUŞMALAR.

ÖZET : Aynı güne konulmuş olan duruşmalardan 6. sıradan 46. Sıradaki dava dosyasına kadar tek saat verilmek suretiyle (09.00) yaratılan belirsizlik nedeniyle taraflardan biri aleyhine haksız bir sonuca sebebiyet verilmemesi açısından, tarafları gelmeyen davaların duruşmalarının bitmesi muhtemel veya mümkün olan en son saat beklenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, Gereği görüşüldü:

KARAR : 01.06.2005 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Adli Yargı İlk Derece Ceza Mahkemeleri Kalem Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin “Adli Yargı İlk Derece Ceza Mahkemeleri Kalem Hizmetleri” başlıklı “Üçüncü Kısımın” “Birinci Bölüm”ünün 46/d maddesi uyarınca tutulması zorunluluğu bulunan “duruşma günleri defteri” aynı Yönetmeliğin 50. maddesinin birinci fıkrasında, “mahkemelerin iş durumlarına göre duruşma yapılacak gün ve saatlerin bir sıra dahilinde yazıldığı defter” olarak tarifi yapılmış, yine aynı Yönetmeliğin “Duruşma listesi” başlıklı 81. maddesinde de, “Duruşmalı işlemlerde mübaşir tarafından; mahkemesi, mağdur, şikayetçi ve sanık ile vekillerinin isimleri ve duruşma tarih ve saati yazılmak suretiyle bir liste düzenlenir ve bu liste duruşma salonu dışında herkesin görebileceği bir yere asılır. Bu listelerin bir sureti ayrı bir dosyada saklanır.” Hükümleri dikkate alındığında, mahkemenin her dava dosyası için değişik saatler belirleyerek duruşmalara devam etmek, böylelikle taraflara ve vekillerine Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 36. maddesindeki “…meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip” olduğu güvencesini vermek ve tarafların usul hükümlerine riayet edip etmediklerinin denetimini mümkün kılmak yerine, 6. sıradan 46. Sıradaki dava dosyasına kadar tek saat verilmek suretiyle (09.00) yaratılan bu belirsizlik nedeniyle taraflardan biri aleyhine haksız bir sonuca sebebiyet verilmemesi açısından, tarafları gelmeyen davaların duruşmalarının bitmesi muhtemel veya mümkün olan en son saat beklenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi,

SONUÇ : Yasaya aykırı bulunduğundan ve temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA, 14.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.



kararara.com