İtalyan halkı yeni anayasa referandumu için bugün sandığa giderken, sandıktan çıkacak sonuç ülkenin yanı sıra Avro’nun ve piyasaların da geleceğini belirleyecek. Avro bölgesinde devam eden ekonomik sorunlar, bu yıl siyasi gelişmelerin gerisinde kalsa da, aslında mevcut siyasi ortamın oluşmasında 2008 krizi sonrası uygulanan politikalar etkili oldu.

Krizden bu yana AB’nin çoğu üyesi durgunluktan kurtulamadı. Yüksek borç oranlarıyla boğuşan ülkelerde uygulanan kemer sıkma politikaları, hem sorunlara çare olamadı hem de aşırı sağ ve sol popülist hareketlerin yükselmesine neden oldu. Avrupa’da yıllardır güven duyulan partiler ise ciddi oranda zayıfladı.

AB’de şu anda kamu borcunun GSYH’ye oranı yüzde 100’ün üzerinde 6 ülke bulunuyor. Bunlar, Yunanistan, İtalya, İspanya, İrlanda, Belçika ve Portekiz. İtalya’nın ise 2.2 trilyonu geçen devasa bir kamu borcu var. Ülkenin kamu borcunun gayrisafi yurtiçi hasılasına (GSYH) oranı yüzde 133 seviyesinde. Diğer yandan finans sektörü de alarm veriyor. Kredilerin yüzde 20’sinin sorunlu olması bankacılık sektöründe kırılganlığı artırıyor.

Siyasi belirsizlik

Peki referandumdan ‘hayır’ sonucu çıkarsa ne olur? Uzmanlara göre bu durum ülkede siyasi bir belirsizlik dönemi ve dolayısıyla ekonomik belirsizlik açığa çıkarabilir. Renzi’nin uygulamaya koyduğu reformlar aksayabilir. Batık kredi krizi yaşayan bankaları kurtarma planı sekteye uğrayabilir. Yatırımcıların bir korkusu da İtalya’daki krizin domino etkisiyle diğer riskli AB ülkelerine yayılması. Brexit’e benzer bir senaryo ortaya çıkabilir.

Aslında referandumda, anayasada yapılacak değişiklikler ile İtalyan Parlamentosu’nun alt seviyesi olan Cumhuriyet senatosunun yetkilerinin azaltılması hedefleniyor. Senaryoların bu kadar kötüleşmesinin nedeni ise Başbakan Matteo Renzi’nin referandumda ‘hayır’ çıkması halinde istifa edeceğini açıklaması. Renzi istifa ederse erken seçim gündeme gelebilir. Avro’dan çıkmak için referandum talep eden Cumhuriyetçi 5 Yıldız Hareketi’nin (Movimento 5 Stelle-M5S) seçimi kazanması da söz konusu olabilir. Son anketlere göre yüzde 53.5 hayır derken yüzde 46.5 evet diyor.

Piyasa dostu sonuç "evet"

Eğer referandumda ‘hayır’ oyu çıkar ve erken seçim halinde M5S partisi göreve gelirse İtalya’nın  Avrupa Birliği’nden ayrılma çalışmalarına başlaması bekleniyor. Böyle bir senaryo AB’nin geleceğini yeniden sorgulatarak Avro varlıklarında sert değer kayıplarına neden olabilir. Son yapılan anketlerde M5S ile Renzi’nin partisi Demokratik Parti başa baş durumda gözüküyor. Referandumda evet oyu çıkması ise piyasa dostu bir gelişme olacak. Öncelikle Renzi görevine devam edecek. Diğer yandan İtalya’nın kısa vadede Avrupa Birliği’nden ayrılma ihtimali ortadan kalkacak. Bu durumun Avro varlıklarını olumlu etkilemesi bekleniyor.



Politik risk sürecek

Yine uzmanlara göre referandum sonucu Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) para politikalarını da etkileyebilecek güçte. İtalya’nın AB’den ayrılma sürecinin başlaması ECB’nin para politikasını ve diğer ülkelerin bölgeye bakış açısını değiştirebilir. Böyle bir senaryoda ECB varlık alım programının miktarını ve süresini artırabilir. ECB Başkanı Mario Draghi, 8 Aralık’ta parasal genişleme programını Mart 2017’nin ötesine uzatıp uzatmayacaklarına karar vereceklerini belirtmişti.

2017 ise AB’de politik risklerin süreceğini gösteriyor. Fransa’daki başkanlık seçimi ve Ekim 2017’de  yapılacak Almanya genel seçimleri AB’de suların durulmayacağının bir göstergesi.

BANKALAR AĞIR YARALI

İtalya’da bankaların yaşadığı sorunlar ekonomik durgunluktan kaynaklanıyor. Ekonomik büyüme oranı kronik şekilde çok düşük olduğu için krediler geri ödenemiyor. Yıllık büyüme oranı yüzde 1 olan ülke, üçüncü çeyrekte ise yüzde 0.3 büyüyebildi. Düşük büyüme, bankacılık sektörünü şoklara karşı kırılgan hale getiriyor. Alınan önlemler kapsamında bazı bankalar birleşti. Hükümetin 4.25 milyar Avro desteklediği özel yatırım fonu Atlante, kötü borçlarını absorbe etti. Yine de Renzi hükümetinin bankalar için bir kurtarma paketi hazırladığı konuşuluyordu. Ancak referanduma kadar reformların dondurulduğu belirtiliyor.

İtalyan bankaları arasında zincirin en zayıf halkası olarak görülen, dünyanın en eski bankası Monte Paschi 5 milyar Avro’luk sermaye artırımı planının ortasındayken, İtalya’nın en büyük bankası UniCredit SpA ikincil halka arz planlıyor.

İtalyan Merkez Bankası verilerine göre bankacılık sisteminde 360 milyar Avro değerinde batık kredi var. Takipteki kredilerin 200 milyar Avro’luk bölümü ise ‘en kötü çeşit’ olarak adlandırılıyor. Bankacılık sisteminde ise 225 milyar Avro’luk özsermaye var. Buna göre batık krediler özsermayenin 1.6 katı ediyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr