Şırnak’ın Uludere ilçesi Ortasu Köyü’nde (Roboski) 34 kişinin öldürülmesi ile ilgili Kayseri’de eyleme katılan Erciyes Üniversitesi öğrencileri, kendilerine açılan davanın ardından bir de üniversite yönetiminin sert tavrı ile karşılaştı.

Mahkemeden sadece atılan sloganlar sebebiyle “suçu ve suçluyu övmek” suçundan 10 ay ceza alan ve cezaları ertelenen öğrenciler, üniversitenin soruşturmasından kurtulamadı. Rektörlük tarafından 21 öğrenci hakkında, “Silahlı terör örgütüne üye olmak, terör örgütü propagandası yapmak, suçu ve suçluyu övmek, kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenlemek, yönetmek, bunların hareketlerine katılmak” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı.

Üniversite yönetimi ayrıca “zaruri görerek” soruştuma sürecince öğrencilerin üniversite kampus ve binalarına girişlerini yasakladı. Son sınıfta olan öğrencilerin ise yasakların ardından mezuniyetleri ise sıkıntıya girdi.

Öğrencilerin bu mağduriyeti ise sosyal medyada “#ErciyesÜniversitesindeEğitimHakkıEngelleniyor” başlığı altında gündem yarattı.

 HDP eylemine ‘terör’ soruşturması

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı bir iddianamede “PKK-KCK terör örgütünün legal yapılanması olduğu bilinen HDP” ifadelerinin kullanılmasının ardından, Kayseri’de de HDP eylemine katılmak terör eylemi olarak sayıldı.

HDP ile Uludere’de öldürülen insanlar için protesto eylemine katılan üniversite öğrenciler, önce mahkeme sonra da üniversite yönetimi ile karşı karşıya geldi.

Öğrencilerin katıldığı basın açıklamasına ilişkin soruşturma, Kayseri’deki operasyonlarla birleştirilince öğrenciler “terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla karşılaştı. Eyleme katılan öğrenciler, 27 şubat’ta açılan davada, mahkeme attıkları sloganlar sebebiyle 10 aylık hapis cezasına çarptırılırken, mahkemenin “hükmün açıklanması geri bırakılması” kararıyla, 5 yıl içinde benzer suçlar işlememeleri koşuluyla cezaları ertelendi.

Mahkemeden önce üniversite

21 öğrenci hakkında, Erciyes Üniversitesi’ne ilişkin hiçbir ibare taşımamalarına karşın, mahkemeden önce üniversite yönetimi tarafından soruşturma açıldı. 5 Şubat’ta başlatılan soruşturmanın ardından öğrencilerin üniversiteye girişleri yasaklandı.

Kendilerine herhangi bir bildirimde bulunulmadığı için kampus girişinde haklarındaki kararı güvenlik personelinden öğrenen öğrencilerin, üniversite yönetimi ile görüşme çabaları ise sonuçsuz kaldı.

 

19 Nisan’da öğrencilere gönderilen belgede haklarında “Silahlı terör örgütüne üye olmak, terör örgütü propagandası yapmak, suçu ve suçluyu övmek, kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenlemek, yönetmek, bunların hareketlerine katılmak” suçlamasıyla soruşturma açıldığı bilgisi yer aldı. 9 Mayıs’ta soruştuma komisyonuna suçlamalar hakkında ifade veren öğrenciler, 14 Nisan’dan bu güne üniversiteye giremiyor. Üniversitenin soruşturmayı tamamlamaması nedeniyle, kampuse giremeyen öğrencilerin, 30 Nisan Pazartesi günü başlayacak sınavlar öncesinde ise tedirgin bekleyişi sürüyor.

Yaşananlara “eğitim hakkımız engelleniyor” diyerek soruşturmalara tepki gösteren öğrenciler, “Pazartesi gününden itibaren finaller başlıyor ve son sınıf olan arkadaşlar var. Onların da mezuniyetleri sıkıntıya girdi. Resmi olarak itiraz dilekçesi de yazdık fakat rektörlükten cevap alamadık. 40 gündür derslere de giremedik ve bölümlerimize de herhangi bir bilgilendirme olmadı. Ayrıca gizlilik adı altında ve güvenlik gerekçesiyle ‘bilgi veremiyoruz diyorlar’ ama Kürt arkadaşların isimleri ve bölümleri karşıt görüşlü öğrencilere verilmiş” diyerek yaşananları anlattı.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr