Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği'nin açıklaması şöyle: Demokratik bir ülke olan Türkiye'de kadınların en doğal hakları olan üreme hakları istedikleri zaman, istedikleri kadar çocuk sahibi olabilmeleridir. Çocuk sahibi olmak istediklerinde her türlü tedavi ve desteği alma hakları vardır ama çocuk sahibi olmak istemiyorlarsa ya da ideal olan 2 çocuk arasının en az 2 yıl olması için doğum kontrol yöntemlerine de sorun olmadan ulaşmalıdırlar.

Dünyada artık sadece doğum kontrolü kavramı yoktur. Üreme sağlığı kavramı mevcuttur. Bu kavram insanların istedikleri zaman çocuk sahibi olmaları, çocuk sahibi olamadıklarındaki yani infertilitenin tedavisini, kadın sağlığı ve doğum kontrolünü de içine alır.

Yani bu kavramda çocuk sahibi olmak isteyip de olamayanların tedavisinin yanında, çocuk sahibi olmak istemeyenlerin de istenmeyen gebeliklerinin engellemesi söz konusudur.

Bu kavram bir insanlık hakkıdır.

Kadınların istemedikleri çocuklara gebe kalmaları, sonrasında istenmeyen kürtajlara neden olmaktadır. Bugün dünyada anne ölümlerinin azaltılmasında en başarılı ülkelerin başında yer alan Türkiye'de bunun nedenlerinden biri de kürtajın yasal olmasıdır.

Doğum kontrolü olmadığında, istenmeyen gebelikler artacak bu da kürtajların artmasına neden olacak eğer kürtaj da yasal olmazsa merdiven altı diye tabir edilen şartlarda gebelik sonlandırılmaları yapılacak ki; bu da anne ölümlerinde artışa neden olacaktır. Ölümle sonuçlanmasa bile annede kalıcı hasara neden olabilir. Ancak unutulmamalıdır ki; kürtaj da bir doğum kontrol yöntemi değildir.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr