CHP Emek Büroları tarafından Ankara’da yapılan Kıdem Tazminatı Çalıştayı’nda ülkenin bu konuda kafa yoran akademisyen, yazar, gazeteci ve STK temsilcilerini biraraya getirdi. Kıdem tazminatının dünü ve yarınına ilişkin önemli saptamaları ortaya koydu. Yerimizin izin verdiği ölçüde görmeye çalıştığımız Prof. Dr. Korkut Boratav ve Yrd. Doç. Dr. Atilla Özsever’in yanı sıra kıdem tazminatının dünyada nasıl işlediği, miktarları hak etme zamaları gibi bir dizi bilgiyi aktaran Doç. Dr. Aziz Çelik’e göre kıdem tazminatı zaten yıllar içinde ciddi bir erime gösterdi. Kıdem Fonu’nu bir truva atına benzeten Çelik, ücretlinin alım gücünün korunması için bugün 4426 lira olan kıdem tavanının 13 bin lira olması gerektiğini söyledi.

1936-1975 yılları arasında kıdem tazminatın konusunda iyileştirmeler yaşandığını hatırlatan Çelik’in verdiği bilgiye göre, bu dönemde tazminat tutarı 15 günden 30 güne çıkarılırken hakediş süresi de beş yıldanbir yıla indi.

Yüzde 83 zorunlu

Türkiye’de 1963 yılından beri uygulanan ve 80 darbesi ile tavan getirilen kıdem tazminatı uygulaması dünyada 183 ülkeinin yüzde 83’ünde zorunlu. Yani 152 ülkede kıdem uygulaması zorunlu, 18 ülkede de yarı zorunlu... Kıdem tazminatın olmayan ülke sayısı yedi. Dünya Bankası verilerine göre kıdem tazminatı hak etme süresi yüksek gelir grubu ülkelerinde 33 ay, düşük gelir ülkelerinde 10 ay ve Türkiye’de de 12 ay. Kıdem tazminatanın işçilik maliyetinin yüzde 4.4’ü olduğunu hatırlatan Çelik, fonun neden olmaması gerektiğini şöyle özetliyor: İşten çıkarmada caydırıcılığı azaltır, güvenceyi zayıflatır. İşveren prim yatırmazsa işçi yine mağdur olur. Fon siyasi iktidarların müdahalesine açık olur. Tasarruf Bonoları, MEYAK, Zorunlu Tasarruf, KEY ve İşsizlik fonu gibi olur, ya yok ya başka işlerin finansanı sağlanır...

Çalışan 20 hakkını kaybedecek

Çalıştayın konuşmacılarından Yrd. Doç. Dr. Atilla Özever, çalışanların kıdem tazminatının fona devriyle 20’ye yakın hak kaybı olacağını dile getirerek, ortak bir mücadele yürütülmesi gerektiğine dikkat çekti. TİSK’in 2015 İşgücü Maliyeti Araştırmasına göre, sosyal ödemelerin maliyet içindeki payı: Kıdem tazminatı: Yüzde 12.5 Yemek yardımı: Yüzde 12.3 Ulaştırma gideri: Yüzde 10.4 İhbar tazminatı: Yüzde 1.3. Kıdem tazminatının maliyeti, yemek ücredi kadar. Özsever fondaki hak kayıplarını gözler önüne serdi. Fon gelirse 20 hak kaybı söz konusu. Özellikle askerlik hizmeti, kadınların evlenmesi, işten çıkarılma, 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3 bin 600 günlük prim ödeme süresini doldurma ve geçerli sağlık nedeni gibi hallerde de kıdem tazminatı alınamayacak. AKP’nin işçiyi kandırarak, “Bir ay çalışan bile tazminat alacak” söylemini hatırlatan Özsever, oysa en az 10 yıl sonunda bir ödemenin olacağını belirtti. Bu koşullarda tazminat miktarının “30 günde tutulması”nın bile fazla bir anlamı yok. 10 yıl sonra ödeneceği için geçim özelliği kalmıyor

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr