Demokrasi ve hukukun üstünlüğüne ilişkin artan endişeler piyasaları da vurdu. Küresel risklerin arttığı dönemde Türkiye’de yaşanan siyasi gelişmeler yatırımcıların para ve hisse senedi piyasasından çıkışına neden oluyor. Çıkışlarla birlikte dolar artarken borsa düşüyor.

Güne 10’un üzerinde HDP’li milletvekilin gözaltına alınması ve Diyarbakır’daki bombalı saldırı haberiyle başlayan dolar/TL, dün rekor üstüne rekor kırdı. Artan siyasi tansiyon nedeniyle dolar/TL en son 3.1735’i test ederek tarihi zirvesini yeniledi. Avro/TL de 3.50’yi geçti.

Diğer yandan Borsa İstanbul yüzde 3.15 düşerek dünyanın en çok değer kaybeden borsası oldu. Banka hisseleri yüzde 3.84 düştü. Gelişen Piyasalar (MSCI EM) endeksi yüzde 0.6 civarında gerilerken Borsa İstanbul negatif ayrıştı.

En kötü performans

ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarına ilişkin endişeler küresel piyasalarda baskı yaratırken, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırımına giderek yaklaşması, özellikle Türkiye’nin aralarında olduğu kırılgan piyasaları olumsuz etkiliyor. Genel olarak gelişen ülke para birimlerinde olumsuz bir hava hâkimken, iç riskler nedeniyle TL’nin dolar karşısındaki kaybı yüzde 2’ye ulaştı. Lira böylece gelişen ülke para birimleri içinde en kötü performans gösteren para birimi oldu.

Fed’in faiz kararı açısından kritik kabul edilen tarımdışı istihdam verisinde artış beklentilerin altında kalsa da alt kalemlerin güçlü gelmesi üzerine dolardaki düşüş iyice hızlanarak 3.1570’lere kadar geldi, HDP Eş Genel Başkanlarının tutuklanmasının ardından 3.1620’yi gördü. İç piyasada dolar, 3.1560 TL’den günü tamamladı.

10 yıllık tahvilin faizi 20 baz puan artışla yüzde 10.38’e çıktı ve 21 Temmuz’dan beri en yüksek seviyeyi gördü. HSBC Portföy Yönetimi Stratejisti İbrahim Aksoy, “Son gelişmeler Türkiye piyasalarına dair risk algısının yüksek seyretmeye devam edebileceğine işaret ediyor. TL adına iç siyasi taraftan gelen haberle yorum yapmak daha doğru olur. Tamamen kendi gündemimizle yön buluyoruz” dedi.

ING Bank Döviz Masası Müdürü Burçin Metin de yabancı yatırımcı açısından milletvekilleriyle ilgili gelişmelerin önemli olacağını söyledi.

‘Kur bir risk faktörü değil’

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, mevcut kur düzeyinin bir risk faktörü olmadığını söyledi. Canikli, İstanbul’da düzenlenen Sermaye Piyasaları Kongresi’ndeki panelde, “Dolardaki gelişmeleri iç piyasa dinamikleri ile ilişkilendirmemek gerekiyor. Kur bir risk faktörü değil. Aşırı oynaklık kabul edilip müdahale gerektirecek bir durum görmüyoruz” dedi. Canikli’nin konuşmasından başlıklar şöyle:

* Yatırımın önünde en büyük engel yüksek finansman maliyetleridir, yatırımcının finansa makul fiyatta erişebilmesi gerekir.

* Bankaların faizlerde başlattığı düşüş trendi sürmek zorunda, umut ediyorum sürecek.

* Bankalarımızın bu tür rasyonel kararlar vermeleri son derece anlamlıdır, önemlidir.

* Hem faizsiz finans hem de klasik finans araçlarının sayısını artırarak gereken her türlü talebe cevap vermeye gayret ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz.

‘Yatırımcı niye gelsin’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sermaye Piyasaları Kongresi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’de faiz oranlarının yüzde 15-16 olduğuna işaret ederek, “Bununla yatırımcı bu piyasaya nasıl girsin? Böyle bir sıkıntının içerisinde bu iş yürümez. Sermaye piyasaları olarak adım atmamız lazım” dedi

“Parayı yastık altında saklamak nasıl gafletse, finans sektörünün kasalarda tutması o denli gaflettir” diyen Erdoğan, faize dayalı küresel finans sisteminin, sukuk gibi, altyapı gayrimenkul yatırım ortaklığı gibi insaflı finans araçlarıyla yeni bir yörüngeye oturtulmasına ihtiyaç olduğunu savundu. Parayı ucuza mal edemediği için yatırımcıların sıkıntılar çektiğini söyleyen Erdoğan, “Faizden değil yatırımdan para kazanın bunun üzerinde duralım” diye konuştu.

Citi’den uyarı

Dolardan art arda rekorlar gelirken, Citigroup özellikle likidite koşulları nedeniyle Türk Lirası için karamsar görüşünü korudu. Bankanın stratejisti Luis Costa dün yayımladığı notta, Merkez Bankası’nın yerel para birimi likidite koşullarını kur için son çıpa olarak bilinçli şekilde sıkı tuttuğunu, mevduat faizlerinin indirilmesinin bankaları zorlayabileceğini söyledi. Buna rağmen hükümetin kararname yoluyla mevduat faizleri indirebileceğini söyleyen Costa, bu durumda Türk Lirası’nda düşüşlerin artabileceğine işaret etti.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr