MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Doç. Dr. Semih Aktekin, 100 binin altında öğretmen ihtiyacı bulunduğunu, 1 milyon öğretmenin de atama beklediğini belirterek, “Her üniversite bitiren iş beklentisiyle hayata atılıyor. Bu arkadaşlarımızın öğretmen olamazlarsa başka hangi tür sektörlerde çalışacaklarını düşünüp müfredatı ona göre hazırlamamız lazım. Rakamlar ortada. Örneğin tarihte ihtiyaç yok, felsefede yok. Tarih bitiren ne olabilir? Antalya turizm şehri, turist rehberi olarak çalışabilir” dedi.

Doç.Dr. Aktekin, Türkiye Özel Okullar Derneği’nce düzenlenen “Eğitimde Öngörüler’’ başlıklı sempozyumda verdiği konferansta, 92 eğitim fakültesinde yaklaşık 230 bin öğrenci okuduğunu belirterek şöyle devam etti: “Önümüzdeki dönem lisans öğrencilerinin, eğitim fakültelerinde okuyanların kamuda öğretmen olarak istihdam edilme şansı yok, bu diğer bölümler için de geçerli. Mühendislik için de, ziraatta öyle ama öğretmenlikle ilgili algı; öğretmen istihdamı büyük oranda kamuda gerçekleştiği için bazı dönemlerde ihtiyacın altında olduğu için garantili iş alanı olarak görülüyordu. Kontenjan artınca her bölüme daha fazla sayıda öğrenci katılıyor.

Eğitim fakültelerinden mezun olan ama KPSS’de başarılı olamadığı için kamuya atanamamış ya da özel okullara atanamayanlar kendilerini “atanamayan öğretmen” olarak tanımlıyor. İş arayan üniversite mezunu mu bunlar, atanamayan öğretmenler mi? ‘Sen atanamazsın’ dediğimizde zihnen başka alternatiflere kendilerini kilitliyor. Fizik KPSS’de Türkiye birincisi olan biri o sene kamuda alım olmadığı için ‘Türkiye birincisi oldum atanamıyorum’ diyor. Kendi alanında birinci olan kişinin tek alternatifi kamuda memur olmak mı? 10 yıl sadece KPSS’ye giren arkadaşlarımız var. Zihnen arkadaşları ‘öğretmensin başka şey olamazsın’ diye şartlandırdığımız için kötülük yapıyoruz. Kavramsal olarak tanımları değiştirmeliyiz.

Eğitim fakültesi mezunu herkes hem reel şartlardan ötürü, ihtiyaç azlığından öğretmen olamaz, hem de eğitim fakültesini bitiren herkesin yapı, altyapı, kişilik olarak öğretmenliğe müsait olmayacağı gerçeğini kabul etmeli.” 653 bin 899 lisans öğrencisinin öğretmen olmak umuduyla beklediğini, önceki mezunlarla 1 milyon civarında öğretmen adayı bulunduğuna dikkat çeken Aktekin, “Bu arkadaşlarımızın öğretmen olamazlarsa başka sektörlerde istihdamı için seçmeli derslerle transfer edilebilir beceriler edinmelerini düşünmemiz lazım. Felsefe okuyan herkes felsefe öğretmeni olamazsa dört yıllık lisans eğitim sonrası iş ihtiyacı varsa hangi sektörlerde çalışacağının simülasyonunun yapılması lazım’’ dedi.

İş arayan mezun

Kavramsal değişim ihtiyacı: Atanamayan öğretmen mi? İş arayan üniversite mezunu mu?

Eğitim fakültesine yeni misyon: İş garantili memur yetiştirme kurumu mu? Serbest rekabet ortamında yarışacak nitelikli mezun verecek kurum mu?

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr