Türkiye Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu Başkanı Kuddusi Müftüoğlu, 2015-16 sezonu değerlendirmesini yaparken çok çarpıcı ifadeler kullandı, Milliyet Gazetesi'nden Cemal Ersen'e önemli açıklamalarda bulundu.

İŞTE O RÖPORTAJ

İşte on aylık görev süresince yaşadığı sıkıntıları, geleceğe yönelik planlarını ve Türk hakemliğini getirmek istedikleri noktayı net bir şekilde dile getiren MHK Başkanı ile gerçekleştirdiğimiz söyleşi:

Önce şunu sormak istiyorum. Yıllarca üst düzey hakemliğin ardından MHK Başkanı oldunuz. Bu kadar güç olabileceğini düşünüyor muydunuz?

- Çok açık ve net söyleyeyim. Hiç de dışarıdan göründüğü gibi değilmiş. Yaşadıkça, insanları tanıdıkça, olaylara tanıklık edince anlıyorsunuz bunu. Gözünüzde büyüttüğünüz nice insanın küçüldüğünü, ya da tam tersini yaşayabiliyorsunuz. Çünkü o insanlarla bizim ideallerimiz farklı. Biz Türk hakemliğini bugünkü noktadan daha ileriye nasıl taşıyabiliriz diye çaba harcarken, herşeyi hakemler üzerinden sorgulayan ve hakemi suçlu göstermeye çalışan bir kitle ile karşılaşıyorsunuz.

Son dönem iyiydi

Biraz açar mısınız bu konuyu? Kim bu kitle?

- Türk futbolunda en önemli sorunumuz bu. Kulüpler, yöneticiler, oyuncular, teknik adamlar ve taraftar sürekli hakemle ilgili olumsuz bir algı yaratmaya çalışıyorlar. Hepimiz büyük bir “küfün” üzerinde oturuyoruz. Futbolumuzda bir Kuruntu Üretme Fabrikası var. Yıllardır aynı sistemle çalışıyor. Ve sistemden nemalanan, bununla yaşayan bazı aktörler var. Türk futbolunu bu küften kurtarmalıyız. Bir örnek vereyim. Karabükspor Başkanı sezonun son haftalarında ne iddialar ortaya attı. Sonra ne oldu? Hepsi boş ve asılsız çıktı. Aynı şekilde Adana Demirspor benzer şeyler ileri sürdü. Sonra? Onların da içi boş çıktı. Daha ataması yapılmadan hakem üzerinden polemik yaratan bir toplum olmuşuz. Neymiş efendim hakem bir takımı şampiyon yapar, hakem öteki takımı düşürürmüş. Hakem çıkar, vicdanı, yeteneği ile maçını yönetir. 10 aydır bunu yaşıyorum. 43 tane Süper Lig hakemimiz var, hepsine teker teker kefilim. Tersi olsa zaten içimizde barındırmazdık.

Geride kalan sezonda hakemlerin performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? Memnun musunuz?

- Önce şunu söyleyeyim. Elbette canımızı sıkan hatalar oldu. Kim ister olmasını? Türk hakemliği bir değişim içinde. Doğal olarak bazı sancılar yaşandı. Ama özellikle son haftalarında şampiyonluğu belirleyen ve küme düşmeyi ilgilendiren maçlarda hakemlerimizin en ufak bir etkisi olmadı.

Şahan’a yapılanlar...

Talimatı açıkladınız. Yeni sezonda hakem kadroları önemli bir değişime girecek. Bu değişim hakemleri olumsuz etkiler mi?

- Her klasmanın ayrı bir kadrosu olacak. Süper Lig’i 20 veya 22 olarak planladık. 1. Lig ise 18 hakemden oluşacak. Bu yardımcı hakemler için de geçerli. Alt liglerde 160 kişilik bir havuz vardı. Bunu bozduk. Kategoriye göre hepsinin sayısı azalacak. Kimse endişe etmesin. UEFA’da olduğu gibi sezon içinde iki kez klasman değerlendirmesi yapacağız. Tüm hakemler ya yerini korumak, ya iyi performans gösterip bir üst kategoriye yükselmek için çalışacak. Her hakem kendi klasmanında ayda en az iki maç yönetecek. Tıpkı UEFA’daki gibi...

Ya profesyonellik. Ciddi eleştiriler almıştı uygulama?

- Süper Lig kadrosunda olacak tüm hakemler ile tek tek görüşüp koşulları konuşacağız. Amacımız bu kadrodaki tüm hakemlerin yeni sezonda profesyonel olması. Diğer klasmanlara gelince... Bunu da kademeli olarak yapacağız ama bu sezon değil. Önümüzdeki bir kaç yıl içinde sistemden memnun kalırsak uygulamayı genişleteceğiz. Tabii yardımcı hakemler içinde söz konusu bu. Öncelikle süper lig kadrosundakiler. Hakem çok sayıda maç yöneterek yetişir. Bunu sağlamaya çalışıyoruz.

Bu sezon MHK başkanı olarak en üzüldüğümüz maç hangisi oldu?

- Trabzon’da oynanan Gaziantepspor maçı. Çağatay Şahan ve yardımcılarına yapılanlara çok üzüldüm.

Tekrarlanırsa...

Ya Galatasaray- Trabzonspor maçı? Hakem Deniz Ateş Bitnel’in yönetimi?
- O maça da üzüldük elbette. Hakem için şanssız bir karşılaşma idi. Bir de yarım kalan Trabzonspor-Fenerbahçe müsabakası var. Altıncı hakeme tribünden inen bir şahsın saldırısı beni çok etkiledi.

Ama bunlara MHK olarak açık tepki vermediniz?
- Vermez olur muyuz? Son olarak maçlara 1 dakika geç çıkma fikri bizim, federasyonun ve kulüpler birliği vakfının ortak çalışması idi. Aklımızdan bile geçirmiyoruz ama tekrarlanırsa benzer olaylara bakış açımız daha farklı olacak.

‘Hepsine kefilim’

Her dönem olduğu gibi kulüplerin MHK’den şikayeti var. Kurul içinde bir değişim söz konusu mu?
- Kesinlikle değil. Biz inandığımız ve güvendiğimiz arkadaşlarımızla yola çıktık. Hepsine kefilim ve çalışmalarından memnunum. Eleştiriler doğal ve olacaktır. Kurul olarak herkesin gördüğünü gören ve çalan, her statta aynı standartta maç yöneten hakem profili yaratmaya çalışıyoruz.

Yani kurul olarak kendinizi başarılı buluyorsunuz?
- Bunu benim değerlendirmem doğru olmaz. Konuya nereden baktığınıza bağlı. Samimiyetle doğru olanı yapmaya çaba harcıyoruz. Sıfır hatayla maç yönetmek ve onların yöneticisi olmak mümkün mü? 306 maçın 5 veya 10 tanesinde hata yapıldı diye geri kalan tüm maçları kapsayacak biçimde hakemler başarısız denebilir mi?

Devre arası söyleşimizde ‘Başarılı olamazsam bırakır giderim’ demiştiniz. Neydi sizi motive eden?
- Haklarını vermem gerek. TFF başkanımız ve yönetim kurulu bizim yanımızda bu kadar kararlı ve net durmasaydı belki bazı şeylere tek başımıza göğüs geremezdik. Bize ve sisteme inandılar. Mükemmel bir destek verdiler. En büyük şansımız başkan ve yönetimidir.

‘4 hakeme dönmek istiyoruz’

Sanırım Süper Lig’deki 6 hakem uygulaması bitiyor?
- Geçen sezon 5 ve 6 yardımcı hakem uygulaması istediğimiz düzeye hiç ulaşmadı. Bunun sebebi açık. Yeteri kadar bu deneyime sahip hakemimiz yok. MHK olarak düşüncemiz 4 hakeme dönmek. Tabii oturup Federasyon başkanımız ve yönetim kurulumuz ile konuyu görüşeceğiz. Onların da görüşü önemli. Birlikte karar vereceğiz.

Çizgi hakemliğinin yerine ikame edeceğiniz bir sistem hazır mı?
- Hayır bu sezon için değil. İki seçenek var. Gol teknolojisi ve video hakemliği. Bununla ilgili çalışma ve incelemelerimiz sürüyor. İkisi de test aşamasında. Alınacak sonuçlardan sonra değerlendirmemizi yapacağız. Hollanda kupa maçlarında uygulayacak, takip ediyoruz. Ama yeni sezonda bu teknolojiler ligimizde olmayacak. Belki 2017-18 sezonunda uygulayabiliriz.

‘Yeni Cüneyt’ler yetiştirmeliyiz’

UEFA eğitimcisi olarak Uilenberg gitti, Roberto Rozetti geldi. Bir farklılık olacak mı sistemde?
- Rozetti 15 günde bir burada olacak. Hem eğitimlere devam edecek hem de hakemlerin bireysel gelişimi ile yakından ilgilenecek. Cüneyt Çakır gibi Avrupa ve dünyada söz sahibi olacak yeni isimlerin kazandırılması için projemizi devam ettireceğiz. Bu konuda iddialı ve istekliyiz. Cüneyt’in taşıdığı bayrağı devralacak hakem yetiştirmemiz şart.

Hakemliğinin ardından Merkez Hakem Kurulu’nun başına oturan Kuddusi Müftüoğlu, gelecek sezon daha başarılı olcaklarını söyledi.

Röportajın tamamı için tıklayınız

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr