ABD destekli, YPG liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Rakka’nın ardından Mınbıc’ı IŞİD’den kurtarma operasyonunda ilerliyor. Mınbıc operasyonunun başını yerel Arap savaşçıların çektiğini duyuran SDG, Fırat Nehri’nin batısına yüzücü köprülerle savaşçı ve tank taşımasının görüntülerini yayımladı. Ankara’nın “kırmızı çizgim” dediği Fırat’ın batısına geçenler arasında YPG bayraklı araçlar ve savaşçılar da vardı. Sosyal medyada yüzücü köprülerin ABD yapımı olduğu iddiaları paylaşıldı.

Dün SDG ile müttefikleri Mınbıc Askeri Meclisi ortak bir açıklama yayımlayarak “Mınbıc topraklarını son karışına dek kurtarıncaya kadar operasyonun devam edeceğini” duyurdu. Açıklamayı Fırat kıyısında Mınbıc Askeri Meclisi komutanı Adnan Ebu Emcad okudu. Mınbıc halkına SDG ile işbirliği çağrısı yapan açıklamada kurtarıldıktan sonra kentin kontrolünün sivil halk meclisine devredileceği güvencesi verildi. Önceki gün de Reuters’e konuşan ABD’li yetkililer “Anlaşma, Mınbıc alındıktan sonra YPG’nin orada kalmayacağı yönünde… Dolayısıyla Suriyeli Araplar geleneksel olarak Suriyeli Arap olan bölgeyi kontrol etmiş olacak” demişti.

Mınbıc’ın 20’ye yakın köyünü aldığı ve kent merkezine 12 km yaklaştığı ileri sürülen SDG-Mınbıc Askeri Meclisi ile IŞİD arasında çatışmalar şiddetlendi. Bölgeden Sputnik’e konuşan Kobaneli araştırmacı yazar İdris Nassan, çatışmalarda bir ABD askerinin de hafif yaralandığını ileri sürdü.

‘Kürtler çok az’

Daha önce Kobani Kantonu Dışişleri Bakanı olan Nassan “Mınbıc Askeri Meclisi operasyonun öncülüğünü yapıyor. Bu meclisin içinde Araplar çoktur. Türkmenler, Kürtler ve Çerkesler de vardır. Kürtler çok azdır” dedi. Stratejik öneme sahip olan Mınbıc’ın alınmasıyla Afrin ile Kobane kantonunun birleşemeyeceğini dile getiren Nassan, bunun için El Bab, Mare ve birkaç kasabanın daha alınması gerektiğini, Mınbıc’dan sonra bunun kolaylaşacağını belirtti.