CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Kulübünün ev sahipliğinde "15 Temmuz ve Parlamenter Sistem" adlı konferansta konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle: "Darbenin ikinci üçüncü günü Başbakan aradı, OHAL getireceğiz destek verir misiniz dedi. Biz OHAL'e evet demeyeceğiz dedik. OHAL uygulaması parlamentodan geçti. Uygulama meşru mu meşru, anayasaya uygun mu uygun. Neden siz evet oyu vermediniz sorusu aklınıza gelebilir. Darbe girişimine karşı ilk kez olağanüstü bir uzlaşma var. Başbakan'a şunu söyledik. Bu kadar büyük bir uzlaşma varken, darbecileri yargılamak için düzenleme getiriyorsanız hepsini yasalaştıralım. Parlamentoyu devre dışı tutmanın bir gerekçesi yok. Hayır dendi, uygulama geçti. Yapılan uygulama meşru mu, hayır. OHAL'in çıkış gerekçesi Türkiye'yi normal döndürmekti. Üniversitelerde rektör atamasını kaldırdılar ne ilgisi var bunun darbeyle? Bir üniversite hocaları rektörü seçemeyecekse o üniversitede demokrasiden söz edebilir misiniz? Şu noktaya geldik. İyi ki OHAL uygulamalarına biz evet dememişiz.

Parlamentoda yaptığım konuşmada darbe girişiminde bulunanların adil bir şekilde yargılanmaları gerekir dedik. Kişi sanık dahi olsa onun yargılanmasının hukuk ölçüleri içinde olması lazım. Kimse onlar yargılandı, yargı bağmsız değildi demesin. BM siyasi medeni haklar sözleşmesi var, Türkiye de buna taraf. 13 maddesine çekince kondu, OHAL nedeniyle. Bu sözleşmenin maddelerinden biri adil yargılamadır. Türkiye buna çekince koydu. Siz hukukun üstünlüğünü bir tarafa bırakıp, ben adil yargılama yapmaycağım diye BM'ye dilekçe veriyorsanız Türkiye'nin imajını zedelersiniz. İnsanca davranma maddesine çekince kondu. Ben bunlara insanca davranmayacağım, işkence yapacağım diyor. Türkiye'de bu yeteri kadar tartışılmadı. Yetkililer çıktı dedi ki, bizde de OHAL var, Fransa'da da var. Fransa üç maddeye çekince koydu ama bu maddeler yok. Fransızları yalanlıyoruz senin OHAL'in de bize benziyor diyoruz. O da ben sizin gibi yapmıyorum diyor.

Biz Türkiye'nin hızla normalleşmesini bekledik, bir başkanlık tartışması başladı. Bunun bir rejim değişikliği olduğunu söyledim. Sayın Binali Yıldırım değişikliği 1923'te bıraktık dedi. Daha sonra belediye başkanı var, Türkiye'nin de başkanı olacak dedi. TDK'da rejem nedir? Bir ülkenin yönetim biçimine rejim denir. Başkanlık gelince rejim değişiyor. Parlamenter demokratik sistem 140 yıllık birikimimizdir.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr