Adalet Yürüyüşü'nün 15.gününde Sakarya'nın Hendek ilçesinde bulunan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk'te Nagehan Alçı ve Deniz Zeyrek'in sorularını yanıtlıyor.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:

* İstanbul Maltepe'de umarım güzel bir miting gerçekleştireceğiz. Bir ülkede adalet yara almışsa o ülkenin kendi içinde barışı sağlaması mümkün değil. 

* Doktor arkadaşlarımın önerisi var, tempoyu koruyun diye. Bazen dozu kaçırıyorum daha hızlı yürüyorum. Biraz daha yavaşlıyoruz uyarı üzerine sonra belli bir tempoda devam ediyoruz. 

* Şantajla kaybedecek zaman yok. Varsa elinizde bir koz, savcı orada hâkim orada. Hâkim ve savcı sizin zaten. Alırsınız yargılarsınız. Ne olacak? Biz çekinecek miyiz? 

* Siz Gülen cemaatinden şikayet ediyorsunuz. Gülen cemaatini devletin içine yerleştiren kim? Bir kişi hâkim olacaksa, savcı olacaksa, kaymakam, vali olacaksa nereye gidiyordu? Önce Pensilvanya’dan izin alıyorlardı. Bunların tayinini kim yaptı? Keşke bir araştırma yapsalar da biz ne söylemişiz onlar söylemiş görsek

"KONTROLLÜ DARBE"

* Bakın kontrollü darbeden şunu kast ediyoruz. Bilinen, önlenmeyen ve sonuçlarından yararlanılan darbeye kontrollü darbe denir. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra 'Hangi önlemleri alacaksanız parlamentoya getirin' dedik. Yapmadılar. Açlık grevi yapan iki öğretmen var, ne ilgileri var FETÖ ile. Yüzlerce örnek verebilirim. Biz adaleti savunuyoruz. Siyasetçiler suçluyu belirleyemezler. Biz suçlunun kim olup olmayacağını siyasete bıraktık. Savcı hemen iddianameyi hazırlıyor, hakim hemen kararını veriyor. 

* Ben üç darbeyi yaşadım. O darbe döneminde yaşananların bir benzeri bu dönemde de var. Hepsini söyledim. 15 Temmuz'un soruşturulması lazım ama iktidar bunu araştırmayı değil, kapatmayı yeğledi. Darbeyi en iyi bilen iki kişi parlamentoya gelip bilgi vermedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr