Özel uçakla Trabzon’a gelen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, havalimanı VIP salonu önünde kemençe ile karşılandı. CHP lideri daha sonra da Atatürk Alanı’nda halka hitap etti. Anayasa değişikliği ve referandum sürecine ilişkin konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Ayın 16’sında sandığa gideceğiz. Bir partiye oy vermek için değil, Türkiye’nin geleceğini oylayacağız. Nasıl Anayasamız olsun? Bu Anayasa hepimizin. A partisinin de, B partisinin de, C partisinin de, hiçbir partiye üye olmayan vatandaşlarımızın da. Yani 80 milyonun Anayasası olacak. Dolayısıyla sandığa giderken bayrağımızı, vatanımızı, çocuklarımızı, geleceğimizi ve demokrasimizi düşüneceğiz, ona göre oy vereceğiz. Benim anlattığım gerçekler hepimizin bilmesi gereken gerçeklerdir. Bu çerçevede düşünüp sandığa gitmemiz gerekiyor" dedi.

KILIÇDAROĞLU'NA TRABZON'DA COŞKULU KARŞILAMA-FOTO GALERİ 

‘CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMI HEPİMİZİN ORTAK DEĞERİDİR’
Farklı görüşlerden de olsa bir arada ve huzur içerisinde yaşamak istediklerini kaydeden Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:

“Sevgili Trabzonlular; siz Sayın Cumhurbaşkanın taraflı mı, tarafsız mı olmasını istersiniz? Bugüne kadar Cumhurbaşkanları hep tarafsız olmuştur. Neden tarafsız olur? Çünkü Cumhurbaşkanlığı makamı 80 milyonu temsil eder. Bayrağımızı temsil eder. Cumhurbaşkanlığı makamı hepimizin ortak değeridir. O nedenle 16 Nisan’da sandığa gidecek bütün partili arkadaşlarımıza ve 80 milyon vatandaşımızın tamamına sesleniyorum; ‘bu ülkeye tarafsız bir Cumhurbaşkanı gerekiyor’ diyorsan sandığa gideceksin. Onurla, gururla 'hayır' oyunu kullanacaksın. Bunun seçimlerle ilgisi yok, partilerle de ilgisi yok. Bunu sanki parti rekabetiymiş gibi anlatmaya çalışıyorlar. Oysa burada partilerin bir işi yok. Cumhurbaşkanı tarafsız olsun. Saadet Partisi için de tarafsız olsun, CHP’li, MHP’li, BBP’li için de tarafsız olsun. Tarafsız olsun ki benim bayrağımı temsil etsin. Beni de, 80 milyonu da temsil etsin. Farklı görüşlerden de olsak bir arada huzur içerisinde yaşamak istiyoruz.”

‘CUMHURBAŞKANI BİR PARTİNİN GENEL BAŞKANI OLURSA 2 ŞAPKASI OLACAK’
Yargının bağımsızlığının önemine değinen ve yeni Anayasa değişikliğini eleştiren Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Cumhurbaşkanı getirilmek istenen yeni rejimde, ‘aynı zamanda bir partinin de Genel Başkanı olsun’ deniyor. Cumhurbaşkanı aynı zamanda bir partinin genel başkanı olursa 2 şapkası olacak. Yani çift başlı bir devlet olacak. Hem Cumhurbaşkanı, hem de partinin Genel Başkanı aynı zamanda hâkim tayin edecek, savcı tayin edecek, vali, kaymakam, müftü tayin edecek. Bir partinin genel başkanı hâkim tayin ederse ne olur? Yargı bağımsızlığı bunun için önemlidir. Bir partinin genel başkanı hâkim tayin etmemeli. Hep birlikte buna karşı duyarlı olmalıyız.”

'ARKADAŞ, KILIÇDAROĞLU SİZE NE YAPTI?’

Kendisiyle mücadele edildiğini dile getiren Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

“İstanbul’dan geldim. Gelirken şunu gördüm; yer gök 'evet' levhalarıyla dolu. Her tarafta bizimle mücadele etmek istiyorlar. Bizimle derken partiyle değil, doğrudan benimle mücadele etmek istiyorlar. Miting yapıyorlar. Sabah Kılıçdaroğlu, öğle Kılıçdarooğlu, akşam Kılıçdaroğlu. Ya arkadaş, Kılıçdaroğlu size ne yaptı? Merak ediyorum Kılıçdaroğlu size ne yaptı? Söylüyorum, onlar da duysunlar; Kılıçdaroğlu haram yemedi, kul hakkı yemedi, düzgün davrandı ve millete doğruları anlatıyor. Eğer siz benimle hesaplaşmak istiyorsanız çıkarsınız karşıma, hesaplaşırsınız. Bundan da çekinmiyorum. O zaman bütün Trabzonlu kardeşlerimin düşünmesini istiyorum; mazlumdan mı yana olacağız, zalimden yana mı olacağız? Haklıdan yana mı olacağız, haksızdan yana mı olacağız? Devletin malını kişisel çıkarları için kullanandan mı yana olacağız, yoksa milletin parasını millet için harcayanlardan mı olacağız? Buna karar vereceğiz.”

‘BANA YAPILAN HAKARETLERİN HİÇBİRİSİNE CEVAP VERMEYECEĞİM’
Kendisine yönelik eleştirilerin hiçbirine yanıt vermeyeceğini belirterek açıklamalarını sürdüren Kılıçdaroğlu, “Devletin parasını kullanıyorlar, arabalarını kullanıyorlar. Uçaklarını kullanıyorlar. Valilerini, kaymakamlarını kullanıyorlar. Devletin forsunu kullanıyorlar. Bir de kalkıyorlar; sabah, öğle, akşam her türlü hakareti yapıyorlar. Ben bana yapılan hakaretlerin hiçbirisine cevap vermeyeceğim. Onu, bu yüce milletin vicdanına havale edeceğim. Hatta geçen arkadaşlara dedim. 'Acaba, bu 18 maddenin içinde Kılıçdaroğlu ile ilgili bir düzenleme mi var?’ Yani adım geçiyor mu? ‘Bir bakın bakalım, belki bizim gözümüz görmemiş olabilir' dedim. 'Efendim, yok' dediler. Yoksa bunlar niye bu kadar benden bahsediyorlar? Anayasa değişikliğini anlatsınlar. Vatandaş niye 'evet' diyecek, onu anlatsınlar. Bırakmışlar onu anlatmayı, benimle uğraşıyorlar. Yahu devlet imkânları elinde. Uçaklar emrinde, valiler emrinde, kaymakamlar emrinde. Yahu benden ne istiyorsun arkadaş? Ne istiyorsunuz benden? Çünkü onlar benim konuşmamdan rahatsızlar. Çünkü onlar da çok iyi biliyorlar ki Kılıçdaroğlu millete doğruları söylüyor. Ama ne olursa olsun millete ahtım var, millete sözüm var. Sonuna kadar doğruları söyleyeceğim, her ortamda doğruları söyleyeceğim” diye konuştu.

‘GÜÇ SAYIDA DEĞİLDİR, GÜÇ AKILDADIR AKILDA’
Milletvekili sayısının 550’den 600’e çıkarılmasın ön gören Anayasa maddesini eleştiren Kılıçdaroğlu, bu konuda da şunları söyledi:

“Milletvekili sayısını 600’e çıkarıyorlar. Kabul ediyor musunuz? Çağrı yapalım, duyarlar mı bilmiyorum. 600 milletvekiline çıkarıyorsun. Diyorlar ki, ‘600’e çıkarıyoruz, güçlü parlamento’. Daha güçlü yap, o zaman bine çıkart, bin 500’e çıkart. Dünyanın en güçlü parlamentosu olsun. Güç sayıda değildir, akıldadır akılda. Bunu öğretmemiz lazım. Sayıyla güç olmaz. Siz parlamentoyu güçlü kılmak istiyorsanız yetkilerini artıracaksınız. Parlamentonun feshine ne diyorsunuz? Buna 'evet' diyor musunuz? Hep birlikte ‘hayır’ diyeceğiz. Çünkü meclis bu yetkiyi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bile vermemiştir.”

‘TEKLİK ALLAH'A MAHSUSTUR’

Tekliğin Allah’a mahsus olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Bu meclis milli kurtuluş savaşını yöneten meclistir. Bu meclis gazi meclistir. Bu meclis, Kıbrıs barış harekatını yöneten meclistir. Bu meclis, 15 Temmuz darbe girişimini püskürten meclistir. Şimdi, ‘bu meclisin yetkilerini alalım, bir kişiye verelim.' Bütün Trabzonlu kardeşlerime sesleniyorum; Teklik Allah'a mahsustur. Biz 'tek adam olacağım, tek kişi olacağım, bütün yetkiler bende olacak. 80 milyonun düşünmesine gerek yok, her işi ben yaparım' anlayışında değiliz. Bu anlayış, Türkiye'yi felakete sürükler. Örnek mi; Esad'a bakın, Saddam'a bakın, Kaddafi'ye bakın, Çavuşesku’ya bakın, Hitler'e bakın. Bütün bu ülkelerde tek adam vardı ve o tek adam memleketleri felakete sürükledi ve binlerce insan yok oldu, binlerce insan acı ve gözyaşı döktü. Tek adam uygulaması bizim tarihimizde, Osmanlı dâhil, Osmanlı'da padişah vardı; ama Vezir-i Azam vardı, vezirler vardı. Hiçbir zaman tarihimizde tek adam dönemi olmamıştır. Şimdi ‘bütün yetkileri tek adama verelim’ diyorlar. Tek adam olunca o bir adamı kandırdığınızda, aldattığınız ve satın aldığınızda, Türkiye Cumhuriyeti devletini 24 saat içerisinde birilerine teslim edersiniz. Buna ‘evet’ diyecek misiniz? Türkiye Cumhuriyeti devleti büyük bir devlettir, hata kabul etmez. Bir kişiye bütün bu yetkileri verirseniz ülkeyi felakete sürüklersiniz” diye konuştu.

HAYIR ÇIKARSA, 'MİLLET DİRENDİ, DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKTI" DENİR
CHP lideri Kılıçdaroğlu anlattıklarının hiçbir partiyle ilgisinin bulunmadığını belirterek, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bu anlattıklarım hepimizle ilgili. Birlikte karar vereceğiz. Çocuklarımız için, huzurlu bir gelecek için birlikte sandığa gideceğiz ve hayırlı bir iş yapacağız, hayırın altına mührümüzü basacağız. Annelerin hayırı şiir gibi, destan gibi yayılsın istiyorum. Diyorlar ki, 'eğer hayır çıkarsa kaos olur'. Hayır çıkarsa hiçbir şey olmaz. Hayır çıkarsa bütün dünyaya şu mesajı vermiş oluruz; Türkiye'de demokrasiye kaldırmak istediler, parlamentonun yetkilerini bir kişiye vermek istediler. Valisiyle, kaymakamıyla her türlü baskıyı kurdular. Ama millet direndi ve demokrasiye sahip çıktı. Yaşasın Türk milleti diyecekler. Doğruları söylemeye devam edeceğiz. Rahatsız oluyorlar. Yine ana gündem maddesi Kılıçdaroğlu olacak. Siz lütfen 18 maddeye bir bakın. Orada bir Kılıçdaroğlu maddesi var mı, yok mu? Varsa bana haber verin. Zahmet olacak. Çünkü ben olmasam vallahi miting de yapamayacaklar. Emin olun miting de yapamayacaklar. Zalimin karşısında, zulmün karşısında duracağız. Haktan yana olacağız. İnsandan da tabiattan, güzellikten, güzel yaşamaktan yana olacağız. Hep birlikte güzel Türkiye’de onurumuzla yaşayacağız.” 

"BİZİM TARİHİMİZDE HİÇBİR ZAMAN TEK ADAM DÖNEMİ OLMAMIŞTIR" 

Anayasa değişikliğiyle TBMM'nin yetkilerinin elinden alınacağını savunan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "'Bu Meclis'in yetkilerini alalım. Bir kişiye verelim'. Teklik Allah'a mahsustur. Biz 'tek adam olacağım, tek kişi olacağım, bütün yetkiler bende olacak, 80 milyonun düşünmesine gerek yok, her işi ben yaparım' anlayışında değiliz. Bu anlayış, Türkiye'yi felakete sürükler. Örnek mi; Esad'a bakın, Saddam'a bakın, Kaddafi'ye bakın, Hitler'e bakın. Bütün bu ülkelerde tek adam vardı ve o tek adam memleketleri felakete sürükledi. Tek adam uygulaması bizim tarihimizde, Osmanlı dahil, Osmanlı'da padişah vardı; ama vezirler vardı. Hiçbir zaman bizim tarihimizde tek adam dönemi olmamıştır. Şimdi bütün yetkileri tek adama verelim, diyorlar" diye konuştu.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr