Kanun Hükmünde Kararname ile Eskişehir'deki Anadolu Üniversitesi'nden 28, ESOGÜ'den de 16 akademisyen ihraç edildi. ESOGÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu, barış bildirisine imza attıkları için ihraç edildiklerini söyledi.

Kaptanoğlu şöyle konuştu: "Üniversiteden atıldık, uzaklaştırıldık kısacası. Ama bunun bir süredir Türkiye'de yaşanmakta olan, bir temizleme operasyonunun bir parçası olarak bir gün olabileceğini düşünüyorduk. Çok çeşitli gerekçelerle öğretim üyeleri, memurlar, öğretmenler, askerler atılıyor, işsiz kalıyor. Barış için Türkiye'de insanlar sokakta öldürülmesinler, kendi özgürlükleri ve haklarıyla ilgili olarak demokratik mücadele yollarında bir şeyler yapabilsin istiyorduk. Ama buna imkan vermeyen bir savaş ortamını ortaya çıkmaya başladığını gözlemledik. Çok sıcak bir şekilde Güneydoğuda başlamıştı. Bu dönemde bir grup akademisyen arkadaşımız bir metin hazırladı. Ve dediler ki 'Biz bu suça ortak olmayalım. Burada bir suç işleniyor. İnsanlar ölüyor. Uzlaşmacı, müzakereci bir yol olsun, barış olsun' dediler. Biz de onların hazırladığı metne bu duygularla imza attık, katıldık bu fikirlere. Üniversitenin yapması gereken de buydu zaten. Üniversite yapması gerekeni yaptı bizler ve o arkadaşlar üzerinden."

Üniversiteler barışı savunamadı

Barışı savundukları için üniversiteden atıldıklarını ifade eden Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu, ancak üniversitenin barışı savunanları savunmadığını söyledi.

Kaptanoğlu şöyle devam etti: "Bugün barış bazı insanlar için, bazı yöneticiler için savunulmaması gereken bir değer. Biz barışı savunmaya devam ediyoruz. Barış çünkü çok kıymetli. O anlamda bugün barışı savunduğumuz için üniversiteden atılıyoruz, atıldık. Gerekçe bu olunca da üniversitenin barışı savunanları savunması beklenir. Üniversiteler Türkiye'de barışı savunanları savunamadı yeterince. Pek çok üniversiteden akademisyen, öğretim görevlisi arkadaşımız barışı savundukları için atılıyorlar, atıldılar. Bu da Türkiye'deki üniversitelerin durumu ile ilgili önemli bir ipucu veriyor. Çünkü üniversiteler barış, adalet, eşitlik, özgürlük, insan hakları, demokrasi ve bütün sivil özgürlükler, siyasal özgürlükler o alanlarda ödünsüz olmalı. Bütün herkes sussa da üniversiteler o alanlarda fikrini söylemeli. Bir ülkede 2017 yılında barışı, özgürlüğü, insan haklarını savunduğu için öğretim üyeleri toplu halde üniversitelerden temizleniyor. Bu son derece trajik bir durum."

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr