TV'de yayınlanan bir evlilik programının fenomen damat adayı Doğukan Özkan, izdivaç programlarının arka planına ilişkin vatandaşların en çok merak ettiği soruların cevaplarını verdi.

"ALDATMANIN ALASI OLUYOR"

Adayların dışarıda kaçamak yaptığını belirten Özkan, "Halk bu programları pür dikkat izlediği için adaylardan birini dışarıda gördüklerinde fotoğrafını çekip direk kanala gönderiyorlar. Kanal da bunu yakalarsa tabii ki deşifre edip sizi rezil ediyor" ifadelerini kullandı.

Programın arka planında erkeklerin 'askeriyede' gibi birbiriyle dost olduğunu ancak araya kadın aday girince kavga, dövüşler çıktığını vurgulayan Doğukan Özkan, "Talibini aldatan da oluyor. Çok örnek verebiliriz. Talibini alıyor çaya götürüyor o sıra başka bir talibiyle mesajlaşıyor. Öbür gün programda olaylar çıkıyor. Hakikaten de aldatmanın alası oluyor. Bazen kavgalar nedeniyle yayının kesildiği de oluyor. Mesela bir konuşmanın yarısından fazlası argo konuşmalar yüzünden sansürleniyor. Kuralları dinlemeden birbirleriyle tartışıyorlar kavga ediyorlar" dedi.

"EVLENMEK İSTEYENLER BİR ELİN PARMAKLARINI GEÇMEZ"

Seyircilerin en çok "Orada yaşananlar gerçek mi?" sorusunun yöneltildiğini vurgulayan Özkan, ekibin senaryo kurgulaması yapmadığını, adayların zaten rol yapıyor olması sebebiyle buna gerek kalmadığını dile getirdi: Gündeme gelmeye çalışıyorlar. Amaçları evlilik değil. Reklamda, dizide göründüğünüz kadardan daha çok görünüyorsunuz. İnsanlar bunu kullanıyorlar. Bir hayalle hevesle geliyor. Baya hayal kırıklığına uğrayıp geri gidiyorlar. Diğer deyişle kullanılıyorlar. Evlenmek isteyenler zaten bir elin parmaklarını geçmez.

"PROGRAMLARA GÜVENİLİRLİK SARSILDI"

Fenomen damat adayı Doğukan Özkan, masrafların giderilmesi için adaylara program tarafından 'harçlık' olarak nitelendirilebilecek miktarda haftalık para verildiğini açıkladı. Şehir dışından gelen adayların 5 yıldızlı otelde konakladığını ve masrafların program tarafından karşılandığını ifade eden Özkan, evlilik programlarında sunucuların aldığı en düşük aylık ücretin 1 milyon TL olduğunu ileri sürdü.