Gazeteciler Erdem Gül, Can Dündar ve CHP’li Enis Berberoğlu’nun mühimmat yüklü MİT TIR’ları haberleri nedeniyle yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, Berberoğlu’na “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk maksadıyla açıklamak” suçundan 25 yıl hapis cezası vererek tutuklanmasına karar verdi. Berberoğlu’nu kaçma şüphesi ile tutuklayan mahkeme, Berberoğlu, Gül ve Dündar’ın örgüte üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme suçu yönünden dosyasını ayırdı. Gazetemizin Ankara Temsilcisi Erdem Gül, eski Genel Yayın Yönetmenimiz Can Dündar ve CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun mühimmat yüklü MİT TIR’ları haberlerine ilişkin yargılandıkları dava karara bağlandı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya Erdem Gül, Enis Berberoğlu ve avukatları ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MİT Müsteşarlığı’nın avukatları katıldı. Gizlilik kararı nedeniyle kapalı görülen duruşmada seyirciler hüküm açıklanırken salona alındı. Ali İhsan Horasan başkanlığındaki mahkeme heyeti, kararında, siyasi ve askeri casusluk maksadıyla devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri açıklama suçlamasıyla Berberoğlu’na önce müebbet hapis cezası verdi. Cezanın Berberoğlu’nun geleceği üzerindeki olası etkisi hafifletici sebep kabul edilerek ceza 25 yıla indirildi.

Kaçma şüphesi varmış

Heyet, Berberoğlu’na yöneltilen suçun dosya içerisindeki HTS kayıtları, baz bilgileri, Can Dündar’ın açık kaynaklardan ve kitabında geçen beyanları dolayısıyla sabit olduğunu kaydetti. Hükmedilen cezanın haddi itibarıyla kaçacağı ve saklanacağı hususunda somut emarelerin bulunduğunu iddia eden heyet, tutuklama koşullarının düzenlendiği Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 100. maddesi uyarınca Berberoğlu’nun tutuklanmasına hükmetti.

Dosya ayrıldı

Heyet, aynı zamanda örgüte üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme suçu yönünden de yargılanan Berberoğlu, Gül ve Dündar’ın dosyasını da ayırarak, başka bir esas numarası üzerinden yürütülmesine karar verdi.

Bunu yaratanlar utansın

Berberoğlu tutuklama kararının ardından adliyedeki polis merkezine götürülürken açıklama yaptı. Berberoğlu, “İlk defa gelmiyoruz adliyeye. Adından başka adaletle hiçbir alakası olmayan bir sarayın odalarında hukukun katledildiğini defalarca gördük. Biliyorum ki siz beni unutmayacaksınız, ben de sizi unutmayacağım. Biz buraya mağdurlar, masumlar için geliyorduk. Bugün kendim için geldim. Olmadık bir işten, bir haberden böyle bir mağduriyet yarattılar, bunu yaratanlar utansın” dedi.

Apar topar mütalaa

Mayıs 2016’da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Gül’e 5 yıl, Dündar’a da 5 yıl 10 ay hapis cezası vermiş, bugün görülen “silahlı terör örgütüne üye olmaksızın yardım etme” suçundan yapılan yargılamanın da ana dava dosyasından ayrılmasına hükmetmişti. Eylül 2016’da bu suçtan yargılama başlayınca dokunulmazlığı kaldırılan Berberoğlu, hakkında düzenlenen iddianame ile bu dosyanın sanığı yapılmıştı. Dava kapsamında duruşma savcısı Mehmet Yeşilkaya Ocak 2017’de tanıklar dinlenmeden apar topar mütalaasını açıklamıştı. Mütalaada, “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk maksadıyla açıklamak” suçundan Enis Berberoğlu için müebbet hapis cezası talep edilmişti. Savcı, Berberoğlu, Gül ve Dündar için ayrıca, “silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme” suçundan 15’er yıla kadar hapis istemişti.

Kanıtlayamadılar

Berberoğlu’nun eşi Oya Berberoğlu tutuklama kararının ardından şoke olduğunu belirterek, “Dosyada delil yok. Belki vicdanlara da hitap eder mahkeme heyeti diye umuda kapılmıştım. Böyle bir suç yok. Bir şey kanıtlayabilmiş değiller. İddianamede iki şey var, FETÖ’ye üye olmak ve yardımcı olmak gibi bir şey. Onu da ispat edemediler. İkincisi de haber... Zaten her yerde olan bir haberdi. Enis içeriye giriyor ancak burada CHP tutuklanmıştır” diye konuştu.

Ben bu işten alacaklı çıkarım

Kararının ardından adliyenin önünde açıklama yapan Erdem Gül, ‘Bu bariz bir gazetecilik davasıdır. Ortada sadece iki haber var ve bunun karşılığında bugün bir müebbet ceza gördük. Tipik bir haberciliği ve gazeteciliği cezalandırma davasıdır. ‘Haber yazmayın, gazetecilik yapmayın’ kararıdır. Tutuklanırken Berberoğlu’nun yanındaydım. Mesajları var. Diyor ki, ‘‘Ben bu işten alacaklı çıkarım. Bunun da üstesinden gelirim. Yeter ki ülke bu kâbustan kurtulsun. Ülkenin bu kâbustan kurtulması için bir değil, binlerce müebbete de razıyım. Kimse üzülmesin. Tek isteğim insanlar düşünsünler. Türkiye’yi bu noktadan kurtarmak için harekete geçsinler. Türkiye’yi özgür, demokratik bir ülke haline getirsinler” dedi. Berberoğlu’nun avukatı Murat Ergün ise hukuk adına utanç duyduklarını söyledi. Ergün “Sabit ikametgâhı var, iyi uyuyamıyor, uykusu kaçıyor denen damatların serbest bırakıldığı yerde her duruşmaya gelen, öğle yemeğinde şu arkadaki kafede tost yiyip tekrar duruşmaya gelen İstanbul milletvekili kaçma şüphesiyle tutuklandı. Tutuklamanın benim vicdanımda, aklımda, hukuk bilgimde yeri yoktur. Yapılan hukuksuzluğu Türk milletine şikâyet ediyorum” dedi

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr