Merkez Bankası (TCMB), TL’de son dönemde görülen sert değer kayıplarının ardından bankalara verdiği gecelik borcun faizi olan koridorun üst bandında 25 baz puan, haftalık vadede borç verme faizi olan politika faizinde ise 50 baz puan artırıma gitti. Karar ile Merkez, politika faizini yüzde 7.5’ten yüzde 8’e, koridorun üst bandını yüzde 8.25’ten yüzde 8.5’e yükseltti. Merkez, koridorun alt bandını yüzde 7.25 düzeyinde sabit tutarken, geç likidite penceresi çerçevesinde borç verme faizini de yüzde 9.75’ten yüzde 10’a çıkardı. Koridorun alt bandı, elinde likidite fazlası olan bir bankanın bunu Merkez Bankası’na yatırarak elde edeceği gecelik faizi gösteriyor. Geç Likidite Penceresi ise Merkez’in gün sonunda, son borç veren makam olarak bankalara uyguladığı borç alma ve verme imkânı demek.

İlk kez yükseltti

Merkez’in sürpriz hamlesi sonrası dolar/TL’de sert düşüş yaşansa da etki kalıcı olmadı. Kur, TCMB’nin faizlerde beklentilerin üzerinde artışa gitmesiyle önce 3.4070’ten 3.3680’e kadar gerilerken, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye ile müzakereleri geçici dondurma çağrısı ardından yeniden 3.39’un üzerine çıktı. Dolar/TL 3.4432 ile yeni tarihi zirvesini gördü. Türkiye piyasalarında dolar 3.4280 TL’den kapansa da geç saatlerde 3.4499 ile yeni rekor geldi. Avro/TL ise 3.64’ü geçti. Liranın dolar karşısındaki değer kaybı yüzde 1.5, Avro karşısındaki düşüşü yüzde 1.7’yi buldu. 11 Nisan 2016’da TCMB Başkanı olan Murat Çetinkaya, göreve geldiğinden beri koridorun üst bandını 225 baz puan indirmişti. Merkez, art arda yedi ay faiz koridorunun üst bandını indirdikten sonra geçen ay kısa vadeli tüm faizleri sabit tutmuştu. Bu ay ise Çetinkaya, ilk kez faizi yükseltmiş oldu. Ekonomistlerin çoğu Merkez’in politika faizinde 25 baz puan artırım yapmasını, koridorun alt ve üst bandının ise sabit tutmasını bekliyordu.

Enflasyona dikkat

Diğer yandan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faizlerin yüksekliği konusundaki eleştirilerine devam etmesi, faizlerde herhangi bir değişim olmayabileceği ihtimalini de oluşturmuştu. Merkez’in faizi artırmasının üç etkisinden söz edilebilir: Bunlar enflasyon, döviz kuru ve krediler. Enflasyon ve döviz kurunda düşüş beklenirken, bankalar, maliyetleri artacağı için kredi faizlerini yükseltebilir. Merkez’in açıklamasında, toplam talepteki yavaşlamanın enflasyondaki düşüşü desteklediği belirtilerek “Bununla birlikte yakın dönemde küresel belirsizliklerdeki artış ve yüksek oynaklıklara bağlı yaşanan döviz kuru hareketleri enflasyon görünümünde yukarı yönlü risk oluşturuyor. Kurul, söz konusu gelişmelerin beklentiler ve fiyatlama davranışları üzerindeki olumsuz etkisini sınırlamak için parasal sıkılaştırma yapılmasına karar verdi” denildi. Gelecek dönemde enflasyonu etkileyen unsurlar yakından izlenerek temkinli duruşun sürdürüleceği belirtildi.

1.5 milyar dolar

Merkez ayrıca yabancı para zorunlu karşılık oranlarını tüm vade dilimlerinde 50 baz puan indirdi. Bu değişiklikle finansal sisteme yaklaşık 1.5 milyar dolar ilave likidite sağlanacak. Öte yandan 31 Aralık’a kadar vadesi dolan ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetler reeskont kredileri için azami 31 Mart 2017’ye kadar vade uzatılabilmesine karar verildi.

Rezevler eridi, yabancı kaçtı

Merkez Bankası verilerine göre, 11 kasım’da 106.27 milyar dolar olan brüt döviz rezervi, 18 kasım itibarıyla 101.28 milyar dolara geriledi. Altın rezervleri 16.78 milyar dolardan 16.23 milyar dolara inerken, TCMB’nin toplam rezervi 117.51 milyar dolar olarak gerçekleşti. Merkez’in altın rezervi 2015’te 2.5 milyar dolar azalırken, brüt döviz rezervi 13.4 milyar dolar eridi. Öte yandan yabancı yatırımcılar geçen hafta da hisse ve tahvilde 573 milyon dolarlık satış yaptı. 18 kasım ile biten haftada yurt dışında yerleşik kişiler hisse senedinde net 201.4 milyon dolar, devlet tahvilinde (DİBS) 371.6 milyon dolar, özel sektör tahvil ve bonosunda (ÖST) ise 42.3 milyon dolarlık satış gerçekleştirdi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr