HDP ve bazı CHP milletvekilleri, dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili anayasa değişikliğine ilişkin yasanın iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle yüksek mahkemeye başvurmuştu. Başvurular, anayasanın 85. maddesi uyarınca yapılmıştı. 85. madde, Meclis tarafından dokunulmazlığı kaldırılan ya da milletvekilliği düşürülen kişilerin 7 gün içinde AYM’ye iptal başvurusu yapabileceğini öngörüyordu. CHP ve HDP 70 başvuru yaptı. Başvuruları tek dosyada birleştiren AYM, başvuruların “görevsizlik” gerekçesiyle reddedilmesine karar verdi. Mahkeme gerekçesinde, dokunulmazlığın 85. madde uyarınca kaldırılmadığına vurgu yaparak, bu başvuruların mahkemenin görev alanına girmediğini bildirdi. Vekillerin bu kez de bireysel başvuru yoluyla AYM’ye gitmeleri bekleniyor.

AYM alelacele baskıyla karar verdi

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, AYM’nin gerekli inceleme süreçlerini tüketmeden alelacele karar vermesinin son derece manidar olduğunu belirtti. AYM’nin işlettiği hızlı süreçte mahkemenin nasıl baskı altına alındığını kamuoyunun gördüğünü kaydeden Baluken, mahkemenin büyük bir panikle hızlı bir karar verdiğini ifade etti. HDP’nin hukuk mücadelesinin bitmediğini söyleyen Baluken, dokunulmazlığın kaldırılmasını düzenleyen anayasa değişikliğinin AYM’ye yeniden başvuru yapmak için 110 vekilin imzasının olacağı başvuruyu imzaya açacaklarını kaydetti. Baluken AYM’ye bireysel başvuru haklarını da kullanacaklarını ve son olarak da AİHM’ye başvuruyu gerçekleştireceklerini ifade etti.

Talimatla verilmiş

HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş da verilen bu kararın talimatla verilmiş bir karar olabileceğini kaydetti. Anayasaya aykırı bir durum için başvuru yerinin AYM olduğunu kaydeden Beştaş, “AYM kendisine verilen talimatlar doğrultusunda bu kararı vermişse; bunu hukuk devleti açısında çok büyük bir handikap olarak değerlendiriyoruz. AYM siyasi bir kurum değildir, mahkemedir görevi de iktidarın keyfi anayasa değişikliklerini önünü almaktır” değerlendirmesini yaptı. AYM’nin verdiği ret kararına karşı bireysel başvuru ve AİHM’e başvuru kararlılığının sürdüğünü ve gerekli çalışmaların yapıldığını kaydetti.

Erdoğan değerlendirmeli

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuya müdahil olma biçiminin yargıyı baskı altına aldığını kaydetti. Bilgen, “Evrensel hukuk ilkeleri çerçevesinde hareket ediliyor olsaydı böyle bir tabloyla karşı karşıya kalmazdık” diye konuştu. Hukukun aynı zamanda toplumsal vicdanı ve evrensel hukuk kurallarını gözeterek yeni siyasal krizler üretmeyecek bir tutum sergilemek olduğunu söyleyen Bilgen, “Cumhurbaşkanı’nın konuyu ülke yararı açısından bir kez daha değerlendirmesinin zorunluluk olduğunu ifade ediyoruz” dedi.

Alınan karar doğru

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, anayasa değişikliğine karşı ancak usul açısından bir başvuru yapılabileceğini belirterek “Burada kişisel bir başvuru imkânı yoktur. Bu konuda mahkeme süreci başladıktan sonra yargı süreci başlayacaktır. Anayasa Mahkemesi’nin aldığı karar doğrudur” dedi. Vural, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın düzenlemeyi bir an önce onaylamasını da istedi.

Anayasaya Mahkemesi topu taca atmak istiyor

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök şöyle dedi: “AYM’nin anayasaya aykırı olan bu anayasa değişikliği konusunda kendisinin görev alanını daha geniş bir yorumla tarif ederek incelemesi gereken bir konu olduğunu düşünüyorum. Topu taca atmak istiyor. Bu karar, AYM’nin özgürlüklere, anayasada yapılan hatalara, kanuni hatalara olan bakış açısının çok daha geniş olmasını gerektiren anlayışla örtüşen bir karar değildir.”

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr