Deniz Baykal, bayram geleneğini bozmadı. Antalya'da Kaleiçi'ndeki Tekeli Mehmet Paşa Camii'nde bayram namazını kılan Baykal, cami çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Yakın zamanda yaşanan darbe teşebbüsünün birçok şeyi sorgulamaya, anlamaya sevk ettiğini ifade eden Baykal, "Ülkede uzun süredir doğrular yanlış, yanlışlar doğru muamelesi görüyor. Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyebilmek işin özü. Bu konuda çok büyük hatalar yapılıyor" dedi.

YANLIŞLIKLARIN KAPISI AÇILMAMALI

Türkiye'de bayram sevincini birçok ailenin yaşamaktan uzak olduğunu kaydeden Baykal, 10 binlerce aileye işinden atılmışlık, tutukluluk gibi sıkıntıyı beraberinde getirdiğini söyledi. Milletin başına dert açıldıysa bu derdi açanların bedelini ödemeleri gerektiğini aktaran Baykal, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin geleceğini tehdit eden darbe girişimini yapanlarını gereği yapılmalıdır. Ama olay bu kadar basit değil. İyi niyetle yanlışlıkları ortadan kaldıracağız, suçluları yakalayacağız, ülkeyi bu hale getirenlerden bunun hesabını soracağız derken yeni yanlışlıkların kapısını açmamaya özen göstereceğiz. Yeni adaletsizlikler, haksızlıklar yapmamaya özen göstereceğiz.Bunun için temel alınması gereken bir anlayışa milletimizin, ülkeyi yönetenlerin dikkatini çekmek istiyorum."

KARİNE DELİL DEĞİL

Deniz Baykal suçluluğu tespit ederken, emare ve karinenin mutlaka dikkate alındığını belirterek, suçluluğun emare ve karineyle tespit edilemeyeceğini vurguladı. Kanıtla, delille suçun tespit edilebileceğini aktaran Baykal, "Eğer emare kanıtın yerine geçmeye başlamışsa büyük bir yanlış yapıyoruz demektir. Emare ve karineyle yola çıkarsınız. Büyük bir ihtimalle karinenin işaret ettiği ele alınması gereken bir yanlışlık vardır. Ama karine delil değildir. Yapılmakta olan yanlışların büyük bir kısmı karineyi delil olarak kabul etme anlayışından gelmektedir" diye konuştu.

YANILMA HAKKI

Suç ve cezanın şahsi olduğunu hatırlatan Deniz Baykal, 'suçluyu yakalayacağız' diye suç işlemediği bilinen birinin üzerine giderek bu yolla suçluya ulaşmaya çalışmanın büyük yanlış olduğunu söyledi.

Deniz Baykal, insanların yanlışı görmeden, bilmeden yanlış yapma niyeti olmadan bazen bir yanlışın parçası olabileceğini kaydetti. Baykal, "Bu durumlarda özellikle ülkeyi yönetenler yanılma aldanma hakkını sadece kendilerinde değil, iyi niyetle, masum duygularla bir suç örgütün parçası haline geldiğini bilmeden, davranan, hareket eden geniş kitleye de aldanma hakkını kendilerine tanıdıkları gibi tanımalıdırlar" dedi.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr