CHP’de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “kapının önüne koyarım” sözleri ve MYK’de Mersin Milletvekili ve PM üyesi Fikri Sağlar’a ilişkin “disiplin” sürecinin başlatılması talebi, referandumun ardından partiyi karıştırdı. Gündemde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylığından çok, CHP’nin parti içi tartışmaları konuşuluyor.

Edinilen bilgiye göre, muhalif kanat olağanüstü kurultay için imza toplamayacak. Ancak Genel Merkez’den gelen “olağan kurultay sürecini başlattık” açıklamalarına karşın olağanüstü kurultay sürecinin başlatılmasında hiçbir hukuki sıkıntı olmadığı belirtiliyor. Olağanüstü kurultay için ilerleyen zamanda da ısrarcı olacak olan muhalifler, tüzük kurultayının da yapılarak, “Cumhurbaşkanı adayı nasıl belirlenecek” sorusuna bir an önce yanıt verilmesi gerektiğinin altı çiziliyor. Muhalifler bunun iki turlu olması ve tüm üyelerin oy kullanmasını önerisini getiriyor. En çok oyu alan iki aday arasında ise ikinci tur yarışın yapılması gerektiği belirtiliyor. Bu önerinin altında yatan en büyük nedenin ise 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde partinin sürpriz adayı MHP İstanbul Milletvekili Ekmeleddin İhsanoğlu’nun partide yeterince tartışılmadan belirlenmesi olduğunun altı çiziliyor.

Erken seçim ihtimali

Muhaliflerin en çok dikkat çektiği konuların başında ise erken seçim olasılığı geliyor. Erken seçim kararı çıkması durumunda referandumdan geçen ve Cumhurbaşkanına sınırsız yetki sağlayan yeni anayasa değişikliği 2019 beklenmeden yürürlüğe girecek. Genel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimi aynı anda yapılacak. Muhalifler buna CHP’nin hazırlıksız yakalanma riskini vurguluyor. Meclis’e gelmesi beklenen uyum yasalarının OHAL sürecinde KHK ile çıkartılabileceğinin altını çizen muhalifler, olası bir erken seçimde CHP’nin hazırlık yapma alanının sınırlanacağını belirtiyor.

Doğru aday

2018 Ocak ayında yapılacak olağan kurultayda PM ve genel başkanlık yarışı ile tüzük değişimi tartışmalarının referandumda yüzde 48.6’lık hayır oyunu gölgede bırakacağı belirtilirken, seçimlerden birinci parti çıkarak doğru Cumhurbaşkanı adayı ile parlamenter rejime geçilmesinin hedeflenmesi gerektiği savunuluyor.

Muhalif kanat, parti içi meselelerin medya önünde tartıştırılması eleştirisinin de haksız olduğunu, bunların gerek kapalı grup gerekse PM toplantılarında gündeme getirildiğini, ancak tüm tartışmalara karşın bir sonuç alınamadığı için en son aşamada sesin medyadan yükseltilmesine ihtiyaç doğduğunu kaydediyor.

Uzlaşmacı dil talebi

CHP’de muhaliflerin imza toplama düşüncesi olmamakla birlikte, Kılıçdaroğlu’ndan olağanüstü kurultayı toplamasını bekliyor. 2019 için bir an önce hazırlıklara başlanması gerektiğini düşünen muhalifler, “disiplin tehdidi” değil, uzlaşmacı bir dil olması gerektiği görüşünde.

Sağlar’ın durumu

MYK’de alınan Sağlar’ın disipline sevk edilmesi talebiyle PM’ye gönderilmesi kararı da parti içinde tartışılıyor. PM’ye “liste delerek” giren bazı isimlerin Sağlar’ın ihracına karşı çıkabileceği ve daha ılımlı bir karar çıkabileceği belirtiliyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr