Balıkesir'de 21 sivil toplum kuruluşu; dernek, sendika, oda, siyasi partiler ve bağımsız bireylerin oluşturduğu Balıkesir Demokrasi ve Emek Platformu (BALDEP) bileşenleri Tabip Odası'nda basın toplantısı düzenleyerek, anayasa değişikliği ve referanduma ilişkin görüşlerini açıkladı.

Hazırlanan basın açıklamasını okuyan Behiç İstanbulluoğlu, anayasa değişikliğinin rejim değişikliğine neden olacağını ileri sürdü. Parlamenter sistemin tek adam yönetimine çevrilmek istendiğini savunan İstanbulluoğlu, referandumda 'hayır' oyu kullanacaklarını ifade etti. İstanbulluoğlu, “Bizler Balıkesir Demokrasi ve Emek Platformu bileşenleri olarak yapılacak anayasa değişikliğine 'hayır' diyoruz. Çünkü yapılmak istenenin rejim değişikliği olduğunu görüyoruz. Ve biliyoruz ki; iktidar partisi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin desteğiyle parlamenter sistemi tek adam yönetimine çevirerek 150 yıllık demokratikleşme sürecimizi geriye döndürmek istiyor. Ancak bir şeyi gözden kaçırıyorlar; insanlık tarihi hep ileriye akar, bazı dönemlerde ileriye gidiş durdurulabilir ama geriye döndürülmez, kaldığı yerden devam eder. Bütün yetkilerin her türlü denetimden uzak bir kişinin elinde toplanması, Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun yarısını, Anayasa Mahkemesi'nin 15 üyesinden 12'sini bir kişinin seçmesi, madenlerin, akarsuların birilerine peşkeş çekilmesi, madenlerde, inşaatlarda emekçi ölümlerinin fıtrata bağlanması, yetiştirme yurtlarında çocuklara tecavüz edilmesi, bir türlü bitmeyen kadın cinayetlerinin önlenememesi, başbakanlığın kaldırılması, meclisin feshedilmesi Sayın Başbakana göre 'ballı kaymaksa' bizim için, halkımız için zehir-katrandır" dedi.

"15 YILDIR İKİNCİ BİR BAŞ VAR MI?"

Başbakan Binali Yıldırım'ın başkanlık gelirse çift başlılık ortadan kalkacak şeklindeki sözlerine de tepki gösteren İstanbulluoğlu, "Soruyoruz; 15 yıldır bu ülkeyi tek parti yönetmiyor mu? İkinci bir baş var mı? İstikrar gelecekmiş. 7 Haziran seçimini kaybedince, 'tek başına iktidarı verin terör bitsin, ekonomi düzelsin' dediler. Ne terör bitti, ne de ekonomi düzeldi. İflaslar arttı, işsizlik had safhada ve herkes borçlu, fakir halk çocukları hala şehit oluyor. Adı ve mevkii ne olursa olsun; meclisi fesih etme, yüksek yargı mensuplarının ağırlıklı bölümünü seçme, bakanları, ekonomide ve devlet idaresinde yüksek bürokratları tek başına atama yetkisi hiç kimseye verilemez. Hakimiyet milletindir, milletin egemenliğini TBMM temsil eder. Milletin egemenliği bir kişiye, zümreye veya sınıfa terk edilemez" diye konuştu.