Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Zonguldak Valisi Ali Kaban'ı ziyaret etti. Gazetecilerin sorularını cevaplandıran Bakan Özhaseki, HDP'nin TBMM çalışmalarını durdurma kararı sorulması üzerine, şöyle dedi:

"Nasıl durduracaklarmış merak ediyorum. Meclis çalışır. Biz gideriz, görevimizi yaparız. Yasal faaliyetimizi sürdürürüz. Zaten çirkinleştirmek adına yapmadık oyun bırakmıyorlar. Milletvekili olarak Meclis'e ilk gittiğimde şaşırdım, sonra da utandım. Ben 21 yıl belediye başkanlığı yaptım. Meclisleri de idare ettik. Meclise vardığımızda gördüğümüz manzara bizi hem utandırdı ve biraz ürküttü. Bir yasa maddesi görüşmek için orada 3-4 defa adeta affedersiniz horoz dövüşü yapıyorsunuz. Gündem dışı konuşmalar, önergeler. Maddeye geçemiyorsunuz bile. Sataşmalarla, kavgalarla 4 saat milleti meşgul ediyorlar. Bu Meclis'i durdurmak zaten. Bir günde bir kanun maddesini zor geçirir hale geldik. Bu Meclis'i durdurmak, zaten yapıyorlar bunu. Bunun dışında yapacakları bir şey yok zaten. Yapacakları çirkinliklerin hepsini zaten şu anda icra ediyorlar. Millet de bunları görüyor ve nefretle kınıyor."

ARA SEÇİM TARTIŞMALARI

HDP milletvekillerinin tutuklanmasıyla başlayan ara seçim tartışmalarını da değerlendiren Bakan Özhaseki, "Arkadaşlar o senaryoların hiçbirine bakmayız. İşimize bakıyoruz, çalışıyoruz. Şu anda biz iktidarız, kanunları uyguluyoruz. Doğru işler yaptığımıza inanıyoruz. Bakın çok önemli günler geçirdiğimiz halde Allah'a hamdolsun bu ülke dimdik ayakta. Sayın başbakanın çok güzel sözü vardı. Daha 40 gün dolmadı ama başımıza gelen pişmiş tavuğun başına gelmedi' diyor. Darbe yaşanıyor. Dış güçlerle, teröristlerle müthiş bir mücadele veriliyor. Darbe akşamından sonra biliyorsunuz bütün iş yerleri açıktı. Resmi kurumlar açıktı. Ne döviz fırladı ne borsa çöktü. Allah'a hamdolsun işin başında çok güzel bir hükümet var. Bundan sonra inşallah gidecektir" dedi.

'HUKUK GEREKENİ YAPIYOR'

HDP milletvekillerinin tutuklanmasına değinen Bakan Özhaseki, "Kandil ile kol kola girmenin bir hesabı var herhalde. Çukurları açıp öz yönetim ilan etmenin bir hesabı var herhalde. Bağımsızlık yoluna giden Türkiye'yi bölücülük noktasında atacakları adımın mutlaka bir hesabı var. Eğer bu hesabı bu iktidar, bu yargı sormazsa bu insanların yüzüne bakamayız. Şu anda hukuk işliyor. Hukuk gerekeni yapıyor. Kimsenin bir şey yaptığı yok. Orada kanunlarda ne yazıyorsa onlar uygulanıyor. Türkiye'yi bölme noktasında bu ülkenin en önemli değerlerini yok ederek Türkiye'yi iç savaşa sürükleme noktasında bir çaba varsa, bunun da hesabının verilmesi lazım. Çıkıp siz iç savaş çığırtkanlığı yapacaksınız, bir sürü insan ölecek. Sonra da 'ben bunların hesabını vermem' diyeceksiniz. Hayır öyle bir şey yok arkadaşlar" dedi.

"ONLARIN CANINA OKUMAK BİZİM BİRİNCİ İŞİMİZ"

Bakan Özhaseki, daha sonra Zonguldak'ta partisinin İl Başkanlığı ziyaretinde konuştu. Özhaseki, "Bu ülkede her çeşit siyasi partili yaşayabilir, her çeşit ırktan insanlar yaşayabilir, dinden, mezhepten, inançtan insanlar yaşayabilir. İstediği yaşam biçimini tercih edebilirler. Hükümet olarak bunların hepsinin garantörü biz olmalıyız. Arkalarında durmalıyız, hiçbirini ayırmadan hizmet etmeliyiz. Ama bu ülkeye hainlik eden, teröre girişen, onu destekleyen kim varsa onların da canına okumak bizim birinci işimiz olmalı. İşte bunu yapmaya çalışıyoruz" dedi.

Ardından partisinin İl Danışma Meclisi toplantısında da konuşan Bakan Özhaseki, şöyle dedi:

"Ulusal medyada süslü basında dikkat edin bunlara 'Cici çocuk, çiçek çocuk' muamelesi yapıldı. Sazlar çaldırdılar, türküler söylettiler. Şimdi baskın yapılan Cumhuriyet gazetesini hiç unutmuyorum. Gidip Kandil'de röportajlar yapıp bunların ne kadar çiçek, kibar ve nazik insanlar oldukları anlatıldı. Yani askerimizi vuran, çocuklarımızı vuran bombalar atıp vuranları 'çiçek çocuk' gibi takdim ettiler. Bunlar yere izmarit atmazlarmış. Bunlar ufacık bir çöp bile kırmazlarmış, çok çevrecilermiş. Sevsinler sizi. Sonra bu pompalamayla İstanbul'un en sosyetik kesimlerinden oy alarak yüzde 10'u aştılar."

CANİKLİ: YASAMA FLİYETLERİNE OLUMSUZ YANSIMAZ

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli de HDP'nin aldığı kararın yasama faaliyetlerine olumsuz yansımayacağını savundu.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr