Altı yıldır savaşan Suriye hükümeti ve isyancıların çözüm için ilk kez aynı masaya oturduğu Astana görüşmeleri dün başladı. Rusya, İran ve Türkiye’nin inisiyatifi ile Kazakistan’ın ev sahipliğinde düzenlenen görüşmelerin basına açık yapılan açılış toplantısında taraflar yuvarlak masa etrafında oturdu. Sputnik muhabirine göre Suriyeli temsilcilerin önünde “hükümet” ya da “muhalefet” değil, “Suriye Arap Cumhuriyeti” yazılı kartlar vardı.

Gelgelelim isyancılar, basına kapalı olarak devam eden görüşmelerde hükümetle yüz yüze müzakere etmeyeceklerini söyledi. Sözcü Yahya Aridi, ordunun Şam çevresinde devam eden bombardımanını gerekçe göstererek ilk oturumda hükümetle doğrudan görüşmeyeceklerini belirtti.

Muhaliflerde top Ankara’da

Bazı kaynaklar tarafların sonraki oturumlarda bir araya gelebileceğini dile getirirken Rusya B planını açıkladı. Moskova’da basına konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Rusya’nın desteğiyle görüşmelerin moderatörlüğünü yapacak. Türkiye, De Mistura’ya muhaliflerle kurulan temaslarda, İran ise hükümet temsilcileriyle kurulan temaslarda yardımcı olacak” diyerek görev dağılımı yaptı.

BM arabuluculuğundaki Cenevre görüşmelerinde isyancıları siyasi muhalifler temsil etmiş, hükümetle aracılar üzerinden yürüttükleri mekik diplomasisi sonuç vermemişti. Astana’ya gelen 14 kişilik muhalif heyetin tümünün silahlı isyancıların komutanlarından oluşması da bir ilk teşkil etti.

Muhalif heyetinin baş müzakerecisi, Riyad destekli İslam Ordusu liderlerinden Muhammed Alluş, açılış konuşmasında önceliklerinin geçen ay Rusya ve Türkiye’nin girişimleriyle yürürlüğe giren ateşkesi güçlendirmek olduğunu söyledi. BBC’nin haberine göre hükümeti ateşkesi ihlalle suçlayan Alluş, siyasi çözümü tercih ettiklerini “ama bunun tek çözüm olmadığını” belirtti.

Şam’ın Alluş rahatsızlığı

Şam heyetinin başındaki Suriye’nin BM Büyükelçisi Beşar Caferi de Astana görüşmelerinin amacının “ateşkesi sağlamlaştırmak ve hükümetle silahlı muhalifler arasında güveni güçlendirmek” olduğunu dile getirdi. Diğer yandan da Alluş’un “provokatif ve ciddiyetsiz” konuşmasının diplomatları rahatsız ettiğini kaydetti.

Yeniden Nusra vurgusu

 Suriye yönetimi, isyancılara silah bırakmaları karşılığında hükümet affı teklif ederek savaşa “kapsamlı” siyasi çözüm getirmeyi umduğunu ifade etmişti. 440 gazetecinin takip ettiği görüşmelerin bugün sona ermesi bekleniyor.

Sputnik’in haberine göre Astana’da kabul edilmesi planlanan ortak bildirinin taslak metninde, Suriye’deki tüm gruplara IŞİD ve Nusra’dan ayrılma çağrısı yineleniyor. Rusya ve Türkiye bu iki örgüt ile ortak mücadele edeceklerini belirtirken silahlı muhaliflerin şubattaki Cenevre görüşmelerine katılmasına destek veriyor. Astana’ya davet edilmeyen YPG’den ise buradan çıkacak kararların tanınmayacağı çıkışı geldi.

Masada yer alan silahlı muhalif cepheden dün ilk olarak Şam heyeti ile bire bir görüşme yapmayacakları çıkışı geldi. Oturum aralarında ise BM’nin Özel Temsilcisi De Mistura, Suriye elçisi Caferi’nin (solda) yanı sıra muhaliflerin baş müzakerecisi İslam Ordusu lideri Alluş’un da aralarında olduğu isyancılarla ayrı ayrı sohbet etti.

ANKARA’NIN UMUDU CENEVRE

Görüşmelere katılan Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Sedat Önal başkanlığındaki Türk heyeti, “Astana’dan elde edilebilecek güven artırıcı adımların Cenevre’deki siyasi sürece katkı sağlayacağı inancındayız. Cenevre’deki süreçle Astana arasında bu şekilde bir irtibat tesisinin yararı ortadadır” mesajı verdi. Rejimle muhalefet heyetinin açılışta bir arada olmasına dikkat çeken Türk diplomatlar, ateşkesin güçlendirilmesiyle beraber insani yardım akışının sağlanmasını da vurguladı. Öte yandan Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Astana sürecinden umutlu olduklarını belirtmekle birlikte “Masada 6 yıldır savaşan taraflar var. 1-2 günde sonuç çıkmasını beklemek yanlış” diye konuştu.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr