Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) 2015'i kapsayan yıllık raporunu açıkladı. Raporda insan hakları ihlallerinin dünya çapında büyük tehdit altında olduğu uyarısında bulunuluyor.

Örgütün genel sekreteri Salil Shetty, "Sadece haklarımız değil aynı zamanda onları koruyan kanunlar ve sistem de tehlikede. 70 yılı aşkın süren yoğun çalışma ve ilerleme risk altında" dedi.

Hükümetlerin, insan haklarını güvenlik, kanun ve "ulusal değerlere" karşı bir tehdit olarak gösterdiklerini söyleyen örgüt, "milyonlarca insan devletlerin ve silahlı grupların elinde eziyet görüyor" dedi.

BBC Türkçe servisinde yer alan habere göre, Uluslararası Af Örgütü'nün dünya geneli için yayınladığı ve bugün açıkladığı rapora göre 2015'te en az 122 ülke kişilere yönelik işkence veya kötü muamelede bulundu.

En az 30'u mültecileri, tehlike altında olabilecekleri ülkelerine geri gönderdi ve en 19 ülkede hükümet veya silahlı gruplar savaş suçu işledi.

Birleşmiş Milletleri (BM) de sert bir dille eleştiren rapor, BM'nin bir an önce "yeniden hayata dönmeye" ihtiyacı olduğunu belirtiyor.

'PKK İLE ÇATIŞMALAR İNSAN HAKLARI İHLALLERİNİ ARTIRDI'

Raporun Türkiye ile ilgili bölümünde ise PKK ve güvenlik güçleri arasında yeniden başlayan çatışmalı sürecin insan hakları ihlallerini de artıran bir etki yarattığı vurgulanıyor.

Raporda, "İnsan haklarının durumu Haziran'daki genel seçimlerin ve Temmuz'da Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ve Türk silahlı kuvvetleri arasındaki şiddetin patlak vermesinin ardından ciddi biçimde kötüye gitti" deniliyor.

Basının, hükümet tarafından "eşi benzeri görülmemiş bir baskıyla karşı karşıya" kaldığı değerlendirilirken, insan hakları ihlallerinde cezasızlığın devam ettiği vurgulandı.

İfade özgürlüğü başlığı altında Cumhurbaşkanına hakaret davaları ve gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül'ün tutuklanmasına, Samanyolu Yayın Grubu'na ait 13 televizyon ve radyonun Türksat, yedi kanalın Digitürk platformlarından çıkarılmasına vurgu yapılıyor.

Tahir Elçi'nin öldürülmesi ile ilgili arka planı da aktaran Af Örgütü, CNN Türk kanalında ifade ettiği görüşleri nedeniyle kanala 700 bin TL ceza kesildiğini hatırlatıyor.

Af Örgütü gazetecilerin ise ağırlıklı olarak Güneydoğu'da haber yaparken "polisler tarafından rahatsız edildiği ve saldırıya uğradığını" tespit ettiğini aktardı.

Raporda aynı zamanda IŞİD tarafından yapıldığı belirtilen intihar saldırılarının yanı sıra, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın odasında rehin alındıktan sonra öldürülmesi de silahlı grupların yaptığı ihlaller başlığı altında aktarıldı.

Af Örgütü, PKK'nın ise "Diyarbakır'da arabasının vurulmasıyla hayatını kaybeden doktor Abdullah Biroğul da dahil olmak üzere birçok sivilin ölümüne sebep olduğunu" belirtti.

Örgütün Türkiye'yi eleştirdiği başlıklardan biri de, mültecilerin ve sığınmacıların gözaltına alınmaları ve ülkelerine geri gönderilmeleri oldu.

An az 200 Suriyeli mültecinin başkalarıyla görüşmelerine izin verilmeden Türkiye'nin çeşitli yerlerinde "gizlice gözaltına" tutuldukları ve bunların bir kısmının ülkelerine geri dönmeleri için baskı yapıldığı belirtildi.

Örgütün Türkiye ile ilgili diğer başlıkları arasında ise aşırı güç kullanımı, cezasızlık, toplanma özgürlüğüne yönelik ihlaller, işkence ve kötü muamele bulunuyor.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr