DOĞU EROĞLU
[email protected]
@DoguEroglu

IŞİD ve El Nusra unsurları tarafından el yapımı patlayıcı (EYP) yapımında kullanılan malzemeler hakkında alınan önlemlere, gaz tüpleri ve amonyum nitrat içeren gübrelerden sonra, inşaat ve maden sektörlerinde kullanılan patlayıcı maddeler ve infilak fitilleri de eklendi. Patlayıcı madde sektörü içindeki isimlerden alınan bilgiye göre, nisan ayı içerisinde Emniyet Genel Müdürlüğü'nün talimatıyla, patlayıcı madde üretimi veya pazarlama firmalarının yer aldığı tüm kentlerde yerel emniyet birimleri, üretici ve pazarlamacılarla toplantılar yaptı. Yasal düzenlemeleri anımsatan emniyet yetkilileri bununla da yetinmeyip yerinde denetimler gerçekleştirdi. Firmaların depolarını ziyaret ederek, kayıtlarda görülen patlayıcı maddelerle depolarda bulunan miktarları karşılaştırdı. Satış yapılan inşaat ve madencilik firmalarındaki patlayıcı miktarları da kontrol edildi. Ancak sektör temsilcilerine göre, bu önlemler için artık “çok geç” Kaçakçılık şebekelerinin şu ana kadar hiçbir sorunla karşılaşmadığını kaydeden üreticiler, şu andan itibaren alınacak önlemlerin beyhude olduğunu, IŞİD ve diğer cihatçı örgütlere çok miktarda patlayıcı malzeme, fünye ve infilaklı fitilin götürüldüğünü kaydediyor.

Zamanlama IŞİD’i değil TAK’ı işaret ediyor

Türkiye’den IŞİD ve El Nusra unsurlarına giden patlayıcı maddelerin belgelerle ilk tespiti, 10 Haziran 2015’te Hatay Cilvegözü Sınır Kapısında yapıldı. Gümrük yetkilileri, 24 ton infilaklı fitilin karayoluyla Suriye’deki El Nusra unsurları kontrolündeki topraklara geçişine izin vermemişti. 9 Eylül 2015’te Urfa’da yakalanan 250 bin metre infilaklı fitilin de IŞİD’e gittiği anlaşılmış, Emniyet yine herhangi bir tedbir almamıştı. IŞİD ve El Nusra’ya sevkiyatların ortaya çıkmasına karşın tedbir almayan iktidar, TAK’ın şubat ve martta Ankara’da düzenlediği saldırılardan sonra patlayıcı maddelerin usulsüz ticaretini engelleme kararı aldı.

Sevkiyatta 5 şirketin adı var

Türkiye’den Suriye ve Irak’a uzanan patlayıcı madde sevkiyat zincirinde şu ana dek, patlayıcı madde üretimi veya pazarlaması yapan 5 şirketin adına rastlandı. Bu şirketlerden ikisi, Conflict Armament Research tarafından gerçekleştirilen saha araştırması sonrasında belirlendi. Kobane’deki kuşatması başarısızlığa uğrayan IŞİD’in, kuşatma sırasında oluşturduğu EYP imalathanelerinde bulunan infilaklı fitilleri inceleyen araştırmacılar, fitillerin bilinen son yasal satışının, Ankara merkezli iki firma tarafından gerçekleştirildiğini ortaya koydu. 8 Eylül 2015’te Urfa’da durdurulan bir kamyonda ise IŞİD’e götürülmek üzere istiflenmiş infilaklı fitiller ele geçirildi. Bu fitillerin de Türkiye’de faaliyet gösteren 2 firma tarafından üretildiği anlaşıldı. Bir başka firmanın ürettiği infilaklı fitiller ise 10 Haziran 2015’te Hatay Cilvegözü Sınır Kapısında durdurulmuştu.

Gaz tüpü ve gübreye TAK sonrası denetim

Özellikle IŞİD’in ortaya çıktığı andan itibaren çok yoğun olarak kullandığı, örgütün hem saldırılarında hem de geri çekilme manevralarında önemli yer tutan EYP’lerin ham maddelerinin Türkiye’den tedarik edildiği birkaç yıldır biliniyor. Bazı kimyasal gübrelerde de bulunan amonyum nitrat, uygun bir düzenekle tahrik edildiğinde EYP’nin patlamasını kuvvetlendiren bir unsur. Amonyum nitratlı gübrelerin EYP yapımında kullanılmak üzere Suriye’ye sokulduğu yerel ve ulusal basında yazılmış, konuyu uluslararası kamuoyunun gündemine taşıyansa 4 Mayıs 2015’te The New York Times’ta yer alan, gübrelerin Akçakale Sınır Kapısından sokulup IŞİD’e geçtiğini aktaran haber olmuştu.

Tüm tartışmalara rağmen hükümet amonyum nitrat bulunduran kimyasal gübre piyasasına o dönemde bir kısıtlama getirmedi. Öte yandan EYP düzeneğiyle donatılan araçlarda, tahrip gücünü artıran malzemelerden olan gaz tüplerinin de, özellikle Halep’te Esad rejimine karşı savaşan cihatçılar tarafından kullanıldığı, gaz tüplerinin Türkiye’den Suriye’ye sokulduğu biliniyordu. Bu duruma karşın alım-satımda herhangi bir tedbir uygulanmayan gaz tüpleri, TAK’ın kentlerde düzenlediği intihar eylemlerinde kullanılmasının ardından hükümetin dikkatini çekebildi. IŞİD ve diğer cihatçı grupların elinde silaha dönüşen bu malzemelerin iç piyasadaki satışları, 7 Haziran’da İstanbul Vezneciler’deki intihar eyleminin ardından kısıtlandı.

Kaynak: Birgun.net