BURCU CANSU [email protected]

Doğum yapan kadın çalışanlara esnek çalışma getiren Torba Yasa Tasarısı, dün gece Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. Gelir Vergisi Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik öngören ve kamuoyuna ‘müjde’ olarak lanse edilen tasarıdan, kamuoyunda ‘kiralık işçilik’ olarak bilinen düzenleme çıktı. Önergeyle tasarıya eklenen ve kabul edilen düzenlemeye göre patronlar, doğum sonrası yarı zamanlı çalışmak isteyen kadın işçinin yerine işçi kiralayabilecek. İşçi annenin yarı zamanlı çalışma dönemi bittiğinde, yerine alınan yedek işçinin sözleşmesi otomatik olarak feshedilecek.
Yarı zamanlı çalışmak isteyen kadın işçilere ise eşinin çalışması şartı kondu. Eşi çalışmayan işçi bu düzenlemeden yararlanamayacak.
Meclis’te kabul edilerek yasalaşan tasarıya sendikalar tepkili. Gazetemize konuşan DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, “Kadının istihdama katılımı adı altında aslında güvencesizliği kadınlardan başlayarak bütün işçi sınıfına yaymayı hedefliyorlar” derken, KESK Eş Genel Başkanı Şaziye Köse ise “AKP hükümeti samimi olsaydı, öncelikle a-tipik çalışan, yani yarı zamanlı, taşeron, gündelik işlerde çalışan kadınların da annelik haklarından yararlanmasını öngören 183 sayılı ILO sözleşmesini imzalardı” diye konuştu.

‘HEDEF GÜVENCESİZLİK’
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu: Bu paket daha önce de gündeme getirildi. 64’üncü hükümetin emek alanına ilişkin hedeflerine baktığımızda şunu görüyoruz: ‘Güvenceli esneklik’ adı altında çalışma yaşamını daha da güvencesizleştirecek, esnekleştirecek bir dizi düzenlemeyi hedefliyorlar. Bunlardan bir tanesi de kadın işçiler ve kadın kamu çalışanları ile ilgili olan düzenleme… Bu düzenleme kadınların en az 3 çocuk doğurmasını hedefleyen, ama bunu yaparken de evden yarı zamanlı, kısmi zamanlı, güvencesiz çalıştırılmasını hedefleyen bir yaklaşımın ürünü. Davos’ta gerçekleşen toplantıda Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ‘Dünyayı kadınlar kurtaracak. Kadınların istihdama katılımını artıracağız, bu şekilde de kapitalizm kendi krizine çözüm bulacaktır’ demişti. Kadınları daha esnek daha güvencesiz, daha düşük ücretle çalıştırılacak büyük bir işgücü deposu olarak görüyorlar. Kadının istihdama katılımı adı altında aslında güvencesizliği kadınlardan başlayarak bütün işçi sınıfına yaymayı hedefliyorlar. Şimşek’in sözleri bunun bir itirafıdır. O nedenle biz bu düzenlemeye ilk günden bu yana karşıyız. Kadın çalışanlar diğer tüm çalışanlarla eşit haklara sahip olmalıdır.

‘ILO 183’Ü İMZALASINLAR’
KESK Eş Genel Başkanı Şaziye Köse: AKP 13 yıldır iktidarda ve ILO’nun 183 sayılı ‘Anneliğin Korunması Sözleşmesi’ hâlâ imzalanmayı bekliyor. Sözleşme imzalanmadığı için, düşük ücretle ev içi işlerde vb kayıtdışı çalışan milyonlarca kadın haklarından yararlanamıyor. Türkiye önce a-tipik çalışan; yani yarı zamanlı, taşeron, gündelik işlerde çalışan kadınların da annelik haklarından yararlanmasını öngören ILO’nun 183 Sayılı Anneliğin Korunması Sözleşmesi’ni imzalamalı. Sözleşme imzalanmadan bu tasarının Meclis’ten geçirilmesi, iktidarın samimiyetinin sorgulanmasına neden oldu.


***

Yasa ne getiriyor?

Meclis’te kabul edilen Torba Tasarı’da yer alan maddelerden bazıları şöyle:
>> Kadın memurlara doğum yapmaları halinde analık izni sonrasında birinci doğumda 2, ikinci doğumda 4, sonraki doğumlarda ise 6 ay süreyle günlük çalışma süresinin yarısı kadar, ‘mali ve sosyal haklarda herhangi bir kesinti yapılmaksızın’ çalışma getiriliyor. Çoğul doğumlarda söz konusu sürelere birer ay ilave edilecek.
>> Doğum sonrasında kadın memurların analık izni bitiminde başlayan 24 ay aylıksız izin, istekleri halinde 2,4 ve 6 aylık yarı zamanlı çalışma süresinin bitiminde de başlatılabilecek.
>> Çocuğu olan memur anne ve baba, çocuğun mecburi ilköğretim çağının başladığı tarihi takip eden aybaşına kadar normal çalışma süresinin yarısı kadar çalışabilecek.
>> Memurlara doğum sonrası aylıksız izinde geçirdikleri her yıl için bir kademe ilerlemesi ve her 3 yıl için bir derece yükselmesi verilecek.

Kiralık işçi uygulaması
>> Kadın işçiler de doğum yapmaları halinde analık izni sonrasında birinci doğumda 60, ikinci doğumda 120, sonraki doğumlarda 180 gün, günlük çalışma süresinin yarısı kadar ücretsiz izin kullanabilecek. Bu hükümden faydalanacaklar süt izninden yararlanamayacak. Ücret ve primlerinin çalıştıkları süreye tekabül eden kısmı işverenden, çalışmadıkları süreye tekabül eden kısmı ise İşsizlik Fonu’ndan karşılanacak.
>> Kadın işçinin doğum sonrası veya evlat edinmede yarım çalışma ücretinden yararlanabilmesi için işçinin adına doğum tarihinden önceki son üç yılda en az 600 gün işsizlik sigortası primi bildirilmiş olması gerekecek.
>>Analık izni ve yarı zamanlı çalışma sonrasında çocuk ilköğretim çağına gelene kadar işçi anne ya da baba kısmi süreli çalışabilecek. Eşi çalışmayan ebeveynler düzenlemeden yararlanamayacak. Kısmi süreli çalışmaya başlayan işçi aynı çocuk için bir daha bu haktan faydalanmamak üzere tam zamanlı çalışmaya dönebilir. Kısmi süreli çalışmaya geçen işçinin tam zamanlı çalışmaya dönmesi durumunda, yerine işe alınan geçici işçinin iş sözleşmesi kendiliğinden sona erecek.

Kaynak: Birgun.net